Dostlar,
ADD Bilim Kurulu Başkanı, Savunma Sanayisi Em. Müsteşarı büyüğümüz
Sayın Prof. Dr. D. Ali Ercan, bu site izleyenlerinin yakından tanıdığı çok seçkin bir Nükleer Fizik uzmanıdır. Geçtiğimiz hafta 11.1.13 günü, bizim katılamadığımız bir panelde (Ankara Barosu salonunda) ÇEVRE ve ENERJİ konusunu eminiz yetkinlkle işlemiştir. Lütfedip, çoook öğretici ve düşündürücü, 7+ MB oylumlu sunumunu bizimle de paylaştı. Kendi takdimi ile bu önemli dosyayı size sunuyoruz.
Takdim yazısında çok önemli iletiler var, aman kaçırmayalım..
Web sitemizin kurgusu en çok 7 MB büyüklükte dosyaları yükleyebiliyor.
O yüzden, “birlikte” epey kısaltmak ve sadeleştirmek zorunda kaldık….
Teşekkürler Sayın Prof. Ercan..
Bu panelin bir başka ve belki de temel iletisi, ülkenin asıl gündemlerine
dikkat çekmek.. Ne denli yoz ve yapay gündemlerle oyalanıyoruz değil mi?
Bildğimiz kadar, 2012’de ülkemiz enerji için yaklaşık 50+ milyar $ harcama yaptı. Büyük ölçüde dışa bağımlı ve kaynak olarak da çok çeşitlendirilmemiş.
Ülkemizin enerji alanında da köklü ve ulusal temelli, bağımsızlık eksenli politikalara gereksinimi var.
Sevgi ve saygı ile.
Ankara, 19.1.13
Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net
==================================
Değerli arkadaşlar,
Dün (11.1.13) Ankara Barosu salonundaki “Enerji ve Çevre” konulu panelde sunduğum yansılardan birini sizlerle de paylaşmak isterim. Bu yansıda nüfusu
30 milyon üzerinde olan 40 kadar ülkenin kurulu elektrik güçlerine (GW) karşılık Gayri Safi Milli Gelirleri (milyar $) gösteriliyor.
- Hiçbir yeni potansiyel yaratmadan elde olan kurulu (~50 GW) güçle ve Almanların, Japonların enerji kullanım disiplinini uygulayarak Ulusal Gelir
tam iki katına çıkarılabilir.. - Dolayısıyla ne termik, ne nükleer, ne de hidroelektrik..
yeni santrallara gereksinimimiz yoktur.
- Unutmayalım, ne Dünya’da ne de Türkiye’de Enerji sorunu yoktur.
yurt içindeki hempalarının kazançlarını ençok kılmak (maksimize etmek) taktiklerinin sonucudur.
“….Ülkemizin bu alanda da köklü ve ulusal temelli, bağımsızlık eksenli politikalara gereksinimi var….”
mesele de bu, Sayın Saltık.. Saygılarımla. æ