Sendikacılar aynı hatayı tekrarlamamalı
Hükümet 8 Şubat 2016’da TBMM Başkanlığı’na “İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”nı sundu.
Tasarının, özel istihdam bürolarına işçi kiralama (geçici iş ilişkisi kurma) yetkisi veren hükümleri işçi sınıfı açısından son derece sakıncalıdır. Bu konu Aydınlık’ta çıkan haberlerde ayrıntılı olarak ele alındı. Sendikaların bu düzenlemeye kesinkes karşı çıkmaları gerekiyor. Zulüm karşısında susan dilsiz şeytandır. Ancak kanun tasarısının 2. maddesi son derece önemli ve olumlu.
UZAKTAN ÇALIŞANLAR, İŞ KANUNU KAPSAMINA ALINMALI
Bu madde uzaktan çalışmayı düzenliyor. Maddeye göre, “uzaktan çalışmada işçiler, esaslı neden olmadıkça salt iş sözleşmesinin niteliğinden ötürü emsal işçiye göre farklı işleme
tabi tutulamaz.”
Bu maddeyle, evlerde veya işyerleri dışında herhangi bir yerde bir işverenden aldığı işi yapan kişiler, İş Kanunu kapsamına alınıyor.
Böyle bir düzenleme 2011 yılının ilk aylarında gündeme geldi. 6111 sayılı Torba Yasa olarak kabul edilen tasarının 76. maddesi “evden çalışmanın usul ve esasları” konusundaydı.
Bu madde, bu tarihe kadar İş Kanunu kapsamında kabul edilmeyen kişileri İş Kanunu kapsamına alıyordu. Önemli bir olumlu adımdı. Bu düzenleme, TBMM genel kurulundaki görüşmeler sırasında, sendikaların isteğine uyularak, metinden çıkarıldı. Sendikacıların bilgisizliği ve bilinçsizliği nedeniyle, eve-iş-verme sistemi içinde evlerde çalışan
on binlerce insan, İş Kanunu’ndaki haklardan yoksun bırakıldı.
Türk-İş, 13 Şubat 2011 günü yayımladığı bildiride, Torba Kanun Tasarısındaki 76. maddeyi (evden çalışmanın usul ve esasları) çıkartmayı başardığını söylemekteydi.
Sendikacıların bu yanlış tavrını, “İşçinin Ayağına Kurşun Sıkan Sendikalar” başlığıyla Aydınlık’taki köşemde eleştirmiştim (13 ve 15 Mart 2011).
UZAKTAN ÇALIŞANLAR ZATEN İŞÇİ KABUL EDİLİYOR
Halbuki bu tarihlerde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu, Resmi Gazete’nin 4.2.2011 tarihli sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmişti. Türk Borçlar Kanunu’nun 461-469. maddeleri “evde hizmet sözleşmesi” konusundadır. Sendikacılar bu düzenlemenin farkında bile değildi. Bu biçimde çalışan işçilerin herhalde hiçbiri de, Türk Borçlar Kanunu’na göre işçi sayıldığını bilmiyordu. İşçilerin bilmemesi ayıp değil; ancak sendikacıların bu konuyu bilmemesi
büyük ayıp.
Türk Borçlar Kanunu, evlerde parça başı ücretle çalışan ve istisna sözleşmesiyle
(eser sözleşmesiyle) çalıştığı kabul edilerek İş Kanunu kapsamı dışında bırakılan işçilerin hakları açısından olumlu bir adım atmıştı.
Hükümetin 8.2.2016’da TBMM Başkanlığı’na sunduğu tasarıda çok büyük olumsuzluklar var. Ancak 2. maddede uzaktan çalışma konusunda getirilen düzenleme, Türk Borçlar Kanunu’ nun 461-469. maddelerine açıklık getiriyor; mevcut haklardan daha ileri haklar sağlıyor.
Sendikaların yapması gereken asıl iş, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nda gerekli değişikliklerin yapılarak, uzaktan çalışma veya eve-iş-verme sistemi içinde çalışan kişilerin sendikalaşma, toplu pazarlık ve grev haklarını kullanmalarının sağlanmasıdır.
Sendikacılar!
Artık bu işleri biraz öğrenin ve sakın ha aynı hatayı tekrarlamayın!
Hükümetin işçi aleyhine attığı adımları değil, işçi lehine attığı adımları destekleyin!
Bu işçilerin İş Kanunu kapsamına alınmasına bu defa engel olmayın!
Kıdem tazminatının bugünkü durumunu savunmak yerine, herkesin yararlanabileceği ve
(12 Eylül öncesindeki gibi) tavanın uygulanmadığı kıdem tazminatı hakkı için mücadele edin!
=======================================
Dostlar,
Sevgili dostumuz Sayın Yıldırım Koç‘un işçi hakları – sendikacılık konusundaki uzmanlığı
ve bilgi birikimi tartışma dışıdır.
Uyarılarına kulak vermek gerekir. Dahası, sık sık danışarak yararlanmak gerekir.
TBMM’deki özel istihdam bürolarına işçi kiralama (geçici iş ilişkisi kurma) yetkisi veren yasa tasarısı, bu boyutuyla çağcıl (modern ya da post-modern!) köle pazarları anlamına gelmektedir. Bunu engellemeye çalışmak gerekir vargüçle..
TÜRK-İŞ, DİSK, HAK-İŞ bu yaşamsal konuda olsun ortak davranabilseler..
Birkaç miting yapsalar birlikte, AKP iktidarı sallanır ve önerisi geri çeker..
Deneyin ve görün..
Ya da geçtiğimiz hafta sonu Van’dan gelen 130’a yakın işten çıkarılmış garibanı Polis zorla otobüslere bindirerek Van’a geri yollar ve Anayasa suçu işler.. Hak arama özgürlüğünü çiğner, toplantı gösteri yürüyüşü hakkını çiğner, gezi özgürlüğünü çiğner… çiğner de çiğner…
Bütün ülkelerin ezilen emekçileri birleşin!
Ya da AKP faşizmi böyle diz çöktürür..
Sevgi ve saygı ile.
15 Şubat 2016, Ankara
Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com