Etiket arşivi: Halk Sağlığı Fakültesi

ANKA HABER AJANSINA HALK SAĞLIĞI HAFTASI DEMECİMİZ

PROF. DR. SALTIK’TAN HALK SAĞLIĞI HAFTASI MESAJI:

https://ankahaber.net/haber/detay/prof_dr_saltiktan_halk_sagligi_mesaji_saglik_bakanligi_izmirde_yeni_varyanti_saptayamadi_biz_halk_saglikcilar_yonlendiriyoruz%E2%80%9D_52707

  • “SAĞLIK BAKANLIĞI İZMİR’DE YENİ VARYANTI SAPTAYAMADI, BİZ HALK SAĞLIKÇILAR YÖNLENDİRİYORUZ”

HABER: CEM HAYAT – KAMERA: FATİH NAZIM EFE

Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Saltık, Halk Sağlığı Haftası’nda;

  • “Biz Halk Sağlıkçılar hastalığı değil, sorunu yönetmeye çalışıyoruz. Günlük 20-22 bin yeni tanı koyuyorsunuz, bu insanların 14 gün kadar sonra bu havuzdan çıkması gerekir. PCR pozitif hale gelen insanlar, uzun süre PCR negatifleşemiyorlar. Neden havuzda kalma süreleri uzuyor? 14 gün değil de 21 gün, 28 gün, 5 hafta, 6 hafta; bu daha önce böyle değildi.
  • Geçen hafta İzmir’de yapılan virolojik çalışmalarda neredeyse hastaların %30’unda yeni bir varyant saptandı. Bunu Sağlık Bakanlığı saptayamadı. İşte bunların yapılmasını, biz Halk Sağlıkçılar yönlendiriyoruz” dedi.

Prof. Dr. Ahmet Saltık’ın ANKA Haber Ajansı’na yaptığı açıklama şöyle:

“BİZ, TOPLUMUN COVID-19 HASTALIĞIYLA İLGİLENİYORUZ”

Covid-19 salgınında bilindiği gibi Halk Sağlığının, Epidemiyolojinin önemi çok iyi anlaşıldı. Bir enfeksiyon hastalıkları uzmanı, Covid-19 salgınında kendisine başvuran hastaya tanı koymak ve sağaltımını (tedavisini) yapmakla yükümlüdür. Biz Halk Sağlıkçılar ise tek tek kişilerin Covid-19 hastalığıyla ilgilenmiyoruz. Biz, toplumun Covid-19 hastalığıyla ilgileniyoruz. Toplumdaki Covid-19 sorununu nasıl yöneteceğiz, nasıl erken tanı koyacağız, nasıl bulaş zincirini kıracağız, hangi toplumsal ve tıbbi önlemler gerekir, hangi aşıları kullanmak gerekir, insanlar nasıl aşıya ikna edilir gibi??… O halde biz Halk Sağlıkçılar hastalığı değil, sorunu yönetmeye çalışıyoruz.

“GEÇEN HAFTA İZMİR’DE HASTALARIN %30’UNDA YENİ BİR VARYANT SAPTANDI”

Gece gündüz sürekli bir biçimde çalışarak salgın yönetimi için Epidemiyolojik stratejiler geliştirmeye çalışıyorum. Örneğin karşıma Türkiye’deki aktif hasta sayısını alıyorum. Dünkü rakamlarla birlikte ölüm sayısı 290’a ulaştı, 22 bini aşkın da yeni kayıt var. Bunlarla birlikte Türkiye’deki aktif hasta sayısı neredeyse 520 bini buldu. Öte yandan da günlük hasta sayısının grafiğini karşıma koyuyorum. Günlük hasta sayısındaki artış ile havuzdaki hasta sayısındaki artış arasında belirgin bir fark görüyorum. Aktif hasta sayısındaki artış, günlük yeni tanı alan hastaların çok üstünde. Peki bu nasıl oluyor? Günlük 20-22 bin yeni tanı koyuyorsunuz, bu insanların bir 14 gün kadar sonra bu havuzdan çıkması gerekir. Fakat havuz şişmeye devam ediyor, bu ne anlama geliyor? Ben buradan şunu çıkartıyorum: PCR pozitif hale gelen insanlar, uzun süre PCR negatifleşemiyorlar. Havuz şişiyor giderek. Bu son derece önemli epidemiyolojik bir ip ucu.

Şimdi soru şu: Neden insanların havuzda kalma süreleri uzuyor? 14 gün değil de 21 gün, 28 gün, 5 hafta, 6 hafta; bu daha önce böyle değildi. Daha önceki verilerle karşılaştırdığımda uzayan hastalıktan ne sorumlu olabilir? Bakın soru soruyu doğuruyor. Acaba hastalığın uzamasındaki etmenler neler, farklı bir varyant mı söz konusu? Buradan hareketle meslektaşlarımızla konuşuyoruz. Geçen hafta İzmir’de yapılan virolojik çalışmalarda neredeyse hastaların %30’unda yeni bir varyant saptandı. Bunu Sağlık Bakanlığı saptayamadı. İşte bunların yapılmasını, biz halk sağlıkçılar yönlendiriyoruz.

“BİZ EPİDEMİYOLOG OLARAK BAKANLIĞA
YOL GÖSTERMEYE ÇALIŞIYORUZ”

Kliniklere soruyoruz, ‘2-3 haftada tedavi ettiklerimiz, 5-6 haftaya çıktı, ölümlerde de bir artış var’ diyorlar. Peki bu insanlardaki varyant tipi ne? Ağırlıklı olarak Delta varyantı. Enfeksiyoncu klinisyen arkadaşlara ‘Başka varyantlar olsa yakalayabilir miydiniz?’ diye soruyoruz, ‘Biz onu bilemeyiz, ona mikrobiyoloji laboratuvarı, viroloji laboratuvarı karar verecek’ diyorlar. Dönüp viroloji laboratuvarındaki arkadaşlarımızla konuşuyoruz,

‘Elimizdeki PCR testleri, Sağlık Bakanlığı’nın standart testleridir. Şu şu, şu varyantları yakalayabiliyor, başka varyant varsa yakalayamayız’ diyorlar. Demek ki biz Epidemiyolog olarak yukarıdan kuş bakışı bir biçimde salgının bütün boyutlarını yakalamaya çalışarak, yani salgınların yönetimi ve keza öbür sağlık sorunlarının da matematiğe dayalı modellemelerle yönetim araçlarını kullanarak Bakanlığa yol göstermeye çalışıyoruz.

Biz Halk Sağlıkçılar her yıl 3-9 Eylül arasında Halk Sağlığı Haftası’nın kutlanmasından mutluyuz. Ancak Sağlık Bakanlığı’nın web’ini incelediğimde 2018 Halk Sağlığı Haftası ile ilgili veriler var. Üç yıl geçti aradan, 2019 ve 2020 yok. Demek ki salgın nedeniyle arkadaşlarımız çok yoğunlar, bu haftayla ilgili orada bir etkinlik göremedim.

“REFİK SAYDAM HIFZISSIHHA ENSTİTÜSÜ TEKRAR AÇILMALI, BİR HALK SAĞLIĞI FAKÜLTESİNE DÖNÜŞMELİ”

Halk sağlığı, ABD’de fakülte düzeyinde örgütlenmiştir. ABD’de 25 Halk Sağlığı Fakültesi var. Bizde ise, tıp fakültesi dekanlığının altında bir Ana Bilim Dalı durumunda. İngiltere’de 2 Halk Sağlığı Fakültesi var. Hindistan’da 11. O bakımdan ülkemizde de hızla Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü’nün tekrar açılması ve ulusal bir Halk Sağlığı Fakültesine, Enstitüye dönüşmesinin çok uygun olduğunu düşünüyorum.”
***
Bizimle bu söyleşiyi yapan ANKA Haber Ajansı emekçilerinden Sn. Cem Hayat’a teşekkür ederiz.

Demecimizin kısa video kaydı için lütfen tıklayınız :
https://abone.ankahaber.net/static/video/62d78704-f4a1-4205-a836-808a6fac49ed-720.mp4 

ANKA Haber Ajansı’nın servis ettiği demecimizi birçok yayın organı da alıntıladı. Örneğin Cumhuriyet Gazetesi
https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/prof-dr-saltik-izmirde-hastalarin-yuzde-30unda-yeni-bir-varyant-saptandi-1865815

Gerçek Gündem :

https://www.gercekgundem.com/guncel/297112/bakanlik-saptayamadi-izmirde-hastalarin-yuzde-30unda-yeni-bir-varyant-goruldu

Sağlık Antropolojisi (Tıbbi – Medikal Antropoloji)

Sevgili AÜTF genç çalışma arkadaşlarımız,
(Halk Sağlığı AbD Asistanlarımız),
Sevgili AÜTF öğrencilerimiz
Site okuru Dostlarımız,

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı‘nda asistanlarımıza
(Halk Sağlığı dalında Tıpta uzmanlık eğitimi alan genç meslektaşlarımıza)
verdiğimiz eğitimler kapsamında bizim sunduğumuz bir konu da,

  • SAĞLIK ANTROPOLOJİSİ – TIBBİ / MEDİKAL ANTROPOLOJİ

Tıbbi_Antropoloji_kapak_yansisi

Konu güncel ve çok da ayrımında olmadığımız boyutlar taşımakta.

Gelişmiş ülkelerde Halk Sağlığı bilimleri bizdeki gibi Tıp Fakültesi’nde bir Anabilim Dalı olarak değil, AYRI BİR FAKÜLTE olarak örgütleniyor, başında Dekan var! Ve;

– Tıbbbi Epidemiyoloji
– Biyoistatistik
– Tıbbi Demografi
– Çevre Sağlığı
– Bulaşıcı Hastalıklar
– Toplum Hekimliği
– Sağlık Sosyolojisi (Tıbbi – Medikal Sosyoloji)
– Sağlık Antropolojisi (Tıbbi – Medikal Antropoloji)
– Sağlık Ekonomisi
– Uluslararası sağlık
– Toplum Beslenmesi
– İş ve Meslek Hastalıkları
– Hijyen, Sanitasyon, Ekotoksikoloji
– Toplumsal Genetik
– Sağlık Politikaları ve Yönetimi
…..

gibi bilim dalları yer alıyor.
ABD’de bu yapıda 25 tane Halk Sağlığı Fakültesi var..

Temel amaç toplum – halk sağlığını geliştirmek, koruyucu sağlık hizmetlerini örgütleyip sunmak.. Bu yolla ekonomi sağlamak ve sağaltımı etkin kılmak.

Biz bu bağlamda, Texas School of Public Health‘te çalışma olanağı bulmuştuk (1986).

Gerek burada, gerekse üniversitenin yerel dallarında Galvestone, San Antonio ve Dallas’ta, Houston‘dakine ek olarak Tıp Fakültesi birimlerinden biri olarak
Department of Medical Humanities” çok dikkatimizi çekmişti.

Bu birimlerde Tıpta Sosyal Bilimler çok disiplinli (multidisipliner) bir anlayışla
takım (ekip) çalışması olarak sürdürülüyordu.

Değindiğimiz seminer için epey emek verdik. 100 yansıdan oluşan kapsamlı bir sunu oluştu. Bu yansıları bir kez daha güncelleyerek aşağıda sunuyoruz. Yüz yansıdan oluşuyor (4,138 KB). pdf dosyasını çağırmak için lütfen erişkeyi (linki) tıklayınız..

Tıbbi_Antropoloji

Konu bütünlüğü bakımından, aşağıdaki sunularla birlikte değerlendirilmesini öneririz:

Saglik_Sosyolojisi

Saglik_Sosyolojisi’ne_Giris

Saglik_ve_Kultur_Etkilesimi

Sağlık ve Kültür Etkileşimi, Ekim 2003

Toplumsal_Etmenler_v_ Sagiık_Etkilesimi

Toplumsal_Etmenler_v_ Sagiık_Etkilesimi

Yararlı olması ve Türkiye’mizde de bu bilim alanlarının gelişmesi dileğiyle..

Sevgi ve saygı ile.
15.4.2016, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com