Dostlar,
Rahmetli direniş şehidi Ethem Sarısülük için aşağıdaki yazıyı yazmıştık
18.6.13 günü. ADD’ye de sunduk ve www.add.org.tr’de yayımlandı.
(http://add.org.tr/ethem-sarisuluk-cinayeti-uzerine.html, 19.6.13)
Kendi sitemize de koyuyoruz elbette. Ancak bir vesile ile bu dosyanın erişkesini (linikini) vermek istediğimizde dosyaya erişemeyince, sitemizde yayımladığımızı gördük.
Üzüntümüzü belirterek bu görevi yerine getiriyor ve yazıya dokunmadan yayımlıyoruz.
Sevgi, saygı ve derin acı ile.
18.6.13, Ankara
Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
============================================
ETHEM SARISÜLÜK CİNAYETİ ÜZERİNE..
27 Mayıs 1960 Devrimi, öncesinde tek 1 üniversite öğrencisinin
(Orman Fak. öğr. Turan Emeksiz) polis kurşunuyla öldürülmesine
büyük ölçüde bağlıdır.
Taksim direnişi 3. haftasında ve resmen bilinen 5 kurbanımız var.
(1′i polis komiseri, belki de kaza ölümü..)
Aradan yarım yy. geçmiş ve hala vahşet, hala polis şiddetinin adam öldürmeye varması..
Bu durum kabul edilemez..
Ethem Sarısülük, apaçık, adı” A.Ş.” (Ahmet Şahbaz) olarak açıklanan o polis tarafından 4,8 m uzaklıktan kafasına hedef gösterilerek ateş edilmesiyle göz göre göre vurulmuştur (1 Haziran 2013; ölümü 15.6.13).. Tüm kamera kayıtları ile durum ortadadır ve 1 hafta – 10 gün içinde gelinen yer yalnızca polisin adının ve silahının savcıya verilmesidir.
Bu kişi hala serbesttir. CMK uyarınca SANIK bir yana, ŞÜPHELİ işemi bile görmemektedir.
Acaba kaçma olasılığı, kanıtları karartma olanağı var mıdır?
Neden hemen göz altına alınmaz, önlem için tutuklanmaz?
Ortada 1 genç masum insanın ölümü var..
Ergenekon vd. tertip davalarda yurtsever asker – sivil aydınların nasıl hukuk
ayaklar altına alınarak yıllardır tutuklu olduğu gözönünde..
Bu çifte standart, kamuoyunu yalnızca sızlatmamakta, oluk oluk kanatmaktadır.
İşlenen suç cinayet.. Eldeki kanıtlar nerdeyse SUÇÜSTÜ niteliğinde :
Bu polisin görüntüleri, video kayıtları ortalıkta dolaşıyor..
Aşağıdaki erişkelerden (linklerden) izlenebilir..
Bu cinayetin üstü hiçbir biçimde kapatılamaz.
16.6.13 günü bu konuda yazdığımız kapsamlı yazıya bakılmalıdır :
OHAL’e 1 adım kaldı : Yoksa her şey bu hedefe mi yönelikti??
(http://ahmetsaltik.net/ohale-1-adim-kaldi-yoksa-her-sey-bu-hedefe-mi-yonelikti-3/)
Başbakan RTE, bugünkü (18.6.13) parti grup toplantısında bu konuya
neden hiç değinmedi?
Rahmetli Ethem Sarısülük‘ün yakını bir kadın, olay yerinde son 15 saattir
(şu an : 18.6.13; saat 15: 26) hareketsiz yatarak olayı canhıraş protesto ediyor..
Konu dünya kamuoyunun gündemindedir.
Rahmetlinin ablası ve ağabeyi de bu eylemi desteklemekte.
Hükümetten ilgili bir bakanın derhal olay yerine giderek,
gerekli güvenceyi kamuoyu önünde açık olarak ve ivedilikle vermesi gereklidir.
İçişleri Bakanı kamuoyu önünde emniyete açık talimat vererek adli kovuşturmanın önünün açılmasını istemeli ve sağlamalıdır.
- Türk polisi yasa dışı bir cinayet örgütü değildir, olamaz!
Namuslu polis şefleri, bu cinayeti işleyeni elbette adalete teslim edeceklerdir.
Kendilerine yakışan ve kendilerinden beklenen budur.
Bu acı olayın faturası mutlaka ödenmelidir, ödenecektir.
Muhalefet de TBMM’de bu iğrenç cinayetin izlemcisi olmalıdır.
TBB (Türkiye Barolar Birliği), TTB (Türk Tabipleri Birliği), insan hakları örgütleri..
olayı özenle, adım adım izlemeli, demokratik baskı grubu işlevini sürdürmelidir.
Sarısülük ailesinin ve yakınlarının, ulusumuzun acısını paylaşıyoruz.
16.6.13 Pazar günü rahmetlinin cenaze töreni için Kızılay’da toplanılmasını engelleyen
yersiz ve hukuksuz polis şiddetini bir kez daha kınıyoruz. Aşırı şiddetle
oradaki yaklaşık 50 bin insan dağıtıldı.. Gazlandık, ilaçlı su sıkıldı!..
Tören dağıtıldı. Binlerce insan alana gelemedi ve Batıkent’te Cemevi törenine de katılamadı.. biz de Kızılay’dan döndük.
Rahmetli Ethem’in ağabeyinin TOMA’ya bedenini siper etmesi bile,
gözükara polis vahşetini durduramadı..
Çok yazık..
Sonsözü, direniş şehidi Ethem Sarısülük’e bırakalım :
Sevgi, saygı ve derin acı ile.
18.6.13, Ankara
Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
Bu konuda “ O POLİSİN ADI AÇIKLANDI” başlıklı yazımıza bakılmasını dileriz..
http://ahmetsaltik.net/o-polisin-kimligi-aciklandi/, 18.6.13
Omuzlanıp gönderilen o tabutlarda umutlar ve ergenlik düşleri de gömülüveriyorsa toprağa, o topraktan çıkacak her yeni filiz bir tomurcuktan özgürlüğe uzanan aydınlığın habercisi olarak yeniden can verecektir hayata.
Gün olur bu fırtına bu yangın, bu amansız tipi son bulur Mezarımız Kızılay meydanı, kahkahalarımız taksim parkını doldurur.
Değerli Adil Zaman,
Dileriz, hiç yoktan bu acılar insanlığı olgunlaştırsın..
Aklıyla ve duygularıyla..
Sevgi ve saygı ile.
3.7.13, Ankara
Dr. Ahmet SALTIK
http://www.ahmetsaltik.net
GELECEK VAAD EDEN ALEVİ GENÇLERİ HER ZAMAN BÖYLE ÖLDÜRÜLMÜŞ VE KATİLLER HER ZAMAN BÖYLE SERBEST BIRAKILMIŞTIR!..
Balıkesir ya da İzmir’de bir Alevi genci arabasıyla giderken, polisin açtığı ateşle beyninden vurularak öldürülür.
Alevi gencini arkadan, hareket halindeki arabanın içinde öldüren Sünni Polis kendini şöyle savunur : “Ben havaya ateş ettim. Tam o sırada ayağım kaydı, düştüm… Kurşun yön değiştirmiş ve gitmiş Alevi gencinin beynine saplanmış… Ben masumum.”
Sünni Hakim, bu ifadeye dayanarak Alevi gencini öldüren Sünni Polis’e ceza vermez.
Antalya’da bir Alevi genci motosikletiyle giderken, arkadan beynine sıkılan bir kurşunla öldürülür… Sünni Polis gene o beylik ifadeyi verir … Havaya etmiş, tam o sırada ayağı kaymış, kurşun yön değiştirerek gitmiş, Alevi gencinin beynine saplanmıştır… Sünni Polis gene masumdur. Sünni Hakim bu beylik ifadeyi kabul eder ve Sünni Polisi cezalandırmaz.
Ethem Sarısülük gelecek vaad eden bir Alevi gencidir. Gezi Parkı direnişlerine katılmaktadır. Bu sırada yetenekleri anlaşılmış ve mimlenmiştir. Sünni Polis Ahmet Şahbaz, belki de mübarek Şaban Ayında bir Alevi gencini öldürüp büyük sevap kazanmak ve kısa yoldan cennetlik olmak istemiştir… Kalkansız göstericilerin arasına elde silah dalar ve Ethem Sarısülük’ü beyninden vurarak öldürür.
Beylik ifade ve Beylik ifadeye inanarak karar verecek olan Sünni Hakim Mustafa Aydın hazırdır.
Sünni Hakim, Alevi gençlerini öldüren Sünni Polisleri masum çıkarmak için YAZILAN BEYLİK İFADEYİ İŞİN KİTABINA ŞÖYLE UYDURMUŞTU: Sünni Polis Ahmet Şahbaz sözde havaya ateş etmiş, o sırada göstericilerin attığı bir taş bileğine isabet etmiş ve kurşun gene yön değiştirmiş, gitmiş Ethem Sarısülük’ün beynine saplanmıştı. Sünni Polis masumdu, Sünni Hakim bu kadar adildi, ölen de nihayetinde bir Alevi genciydi… Hem Sünni Polis, hem Sünni Hakim mübarek Üç Ayların Şabanında sevap kazanmış ve Cennetlik olmuşlardı.
Evet… Ahmet Bey, 1514’ten beri gelecek vaad eden Alevi gençleri Ethem Sarısülük gibi hunharca katledilmekte ve her seferinde işi kitabına uyduran Sünni Hakimler, Sünni katilleri serbest bırakmaktadırlar.
Ekrem Sarısülük, ne öldürülen ilk Alevi gencidir, ne de son Alevi genci olacaktır.
Türkiye’de Aleviler için Adaletin a’sı bile yoktur. Olmamıştır, olacağı da söylenemez…