Ulusçuluk Gericilik mi?

Ulusçuluk Gericilik mi?

Prof. Dr. Kemal Arı

Artık iyice bu memlekette, kafa karıştırıcılığı yapan bir kesim var.
Bilinçli biçimde, kavramları ve kafaları karıştırmakla kendilerini görevli sayıyorlar.
Tutturmuşlar; Ulusçuluk gericiliktir diye…

Dikkat ettiniz mi; “Milliyetçilik” demiyorlar, “Ulusçuluk” diyorlar.
Sözümona, ulusçuluk, milliyetçilikten ayrı bir şeymiş gibi…
Sorun burada zaten.
Milliyetçilik deyiminin Türkçe’deki karşılığı ulusçuluktur.
Bir kişi, “Ben ulusçuyum” diyorsa; milliyetçidir zaten ve “milliyetçiyim” diyen de ulusçudur…
Aradaki fark ne?

Beyler/hanımlar.. Kafa karıştırmayın.

Ulusçuluk = Milliyetçiliktir.

Bu kadar basit…
Peki milliyetçilik ne? Yani ulusçuluk?
Yurtseverlik!…
Evet, karşılığı yurtseverliktir.

Bir ortak kimlik etrafında kenetlenmiş bir toplumsal yapıyı anlatır.

Ama bu toplumsal yapının bir özelliği var:
Tarım düzenini aşmış, endüstrileşmiş toplumların ideolojisidir milliyetçilik…

Bizde, yani Atatürkçüler’deki milliyetçiliğin ölçüsü ne?
Şu:
Antiemperyalist duruş!
Yurdumuzu sevmek ve onu savunmak. Onun haklarını korumak.
Ve ulusumuzun da elbette. Ama bunu yaparken, emperyalist olmamak;
hatta emperyalizm karşıtı olmak…

Var mı buna karşı olan?
Var elbette…
Damat Feritler karşıydı mesela…
Anlayana çok şey söyler Damat Ferit; aynaya baksalar hemen görecekler de;
işlerine gelmiyor.

Olsun, fark etmez yine de.
Millet görsün, yeterli…

KEMAL ARI

Ulusçuluk Gericilik mi?” hakkında bir yorum

  1. Rıza GÜNER

    “SEN İLERİCİLİĞİ NE YAPACAKSIN?”

    Mevlana’ya bir adam gelir, “ben rahat huzur duyamıyorum, bana bir akıl ver,” der.

    Mevlana adama bakar, “duyduğuma göre sen bir kralsın… Halktan veremyecekleri kadr çok vergi istiyor ve alıyorsun,” demiş.

    “Devletin ihtiyacına göre vergi alıyorum, vergi devletin hakkı!..” demiş Kral hazretleri,

    “Sen çok da zalim bir hükümdarsın… Astığın astık, kestiğin kestik…” demiş Mevlana…

    “Ben bir kral olduğuma göre, halka nasıl davranacağıma, onları nasıl yöneteciğime ben karar veririm… Bu da benim hakkım!..” diye cevap vermiş Kıral.

    “Oğlun da memlekette ırzına geçmedik kız bırakmamış,” diyecek olmuş Mevlana.

    “O da gençtir, gençlerin de kusuruna bakılmaz…” deyince Kral, Mevlana;

    “SEN AKLI NE YAPACAKSIN?” demiş ve adamı yolcu etmiş.

    “Bize, Türk Ulusuyla, Kürt Milliyetini eşit gördüremezsiniz?” diyen Birgül Ayman Güler, acaba ilericiliği ne yapacaktır?

    İlericilik, Türk Ulusu’yla, en ilkel insan topluluğunu eşit kabul etmektir. İlericilik, Turk Ulusu’nda hangi büyük meziyetler varsa, en ilkel insan topluluğuna o büyük meziyetlerini kazandırarak, o ilkel insan topluluğunu Türk Ulusu’nun seviyesine çıkarmaktır.

    Gericilik de; daha gelişmiş, daha güçlü olan bir ulusun, gelişemeyen zayıf ulus ve halkları ezmesi, geri bıraktırması ve ortadan kaldırmasıdır.

    Türk Milliyetçilerinin ilericiliği; Alevilere, Sosyalistlere, Komünistlere, Ermenilere, Rumlara ve nihayetinde Kürtlere verdikleri değerle ölçülür!..

    Türk milliyetçileri, şimdiye kadar, bu insanlara ve bu insan topluluklarına ya bölücü, ya yıkıcı ya da hem bölücü, hem yıkıcı dediler… Sözde Ermeni Tehçiri’yle Ermenilerden, Rum Tehçir ve Mübadelesiyle Rumlardan, Dersim 3. Büyük Alevi Soykırımıyla Alevilerden, 68 ve 78 Kuşağının ezilmesiyle sosyalist ve komünistlerinden kurtulmak istediler… Ve dünyanın en ilkel, en vahşi, en barbar gericiliğini kimsye bırakmadılar.

    Türk Milliyetçilerinin ilerici bir istekleri, yaptıkları ilerci bir iş ise asla görülmemiştir…

    Bu nedenle, bütün Türk Milliyetçilerine, Mevlana gibi, “SEN İLERİCİLİĞİ NE YAPACAKSIN?” demek gerekmektedir.

    Cevapla

Rıza GÜNER için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir