DEMOKRASİLER, DİKTATÖRLÜKLER ve KÜRESEL ZORBALIKLAR

Prof. Dr. Halil ÇİVİ
İnönü Üniv. İİBF Eski Dekanı

Yeryüzünde, tarihsel olarak her devirde ve her ülkede siyasal yönetimlerin hep iki tür güç (kuvvet) kaynağı olmuştur.

Birinci tür güç kaynakları; hak, hukuk, adalet, temiz vicdan, güzel ahlak, adil paylaşım, sevgi, barış kardeşlik ve birlikte yaşama istenci (iradesi);

İkinci tür güç kaynakları ise cebir, şiddet baskı, zulüm, işkence, haksızlık, hukuksuzluk, kötülük, ayrıştırma, düşmanlaştırma ve yok sayma arzusudur.

Demokrat ruhlu ve düşünceli (fikirli) siyasal güç sahibi olan siyasal yöneticiler her zaman birinci tür güç kaynaklarını yani olumlu yaptırım araçlarını;

Tersine, otoriter, totaliter ve diktatör ruhlu ve düşünceli siyasal yöneticiler ise ikinci tür güç kaynaklarını, yani olumsuz yaptırım araçlarını kullanırlar.

Demokrasilerle diktatörlüklerin temel siyasal yönetim farkları, kullandıkları yaptırım araçlarının nitelikleri ile anlaşılır.

Ne yazık ki, evrensel ya da küresel dünya siyaseti düzleminde de her zaman en güçlünün
(la loi de plus fort) ya da oligarşik küresel güçlerin borusu ötmektedir.

Yeryüzünde tarihsel olarak da küresel zorbalar ve zorbalıklar hiç eksik olmamıştır.

İnsanlık alemi ise daha uygar bireyler, daha ahlaklı toplumlar, daha adil devletler ve daha hukuka uygun ve adil olarak yaşanabilir, en güçlülerin ya da zorba küresel güçlerin değil
her toplum ve her ulus için daha çağdaş ve sürdürülebilir bir dünya düzeni kurmak istiyor.

Ne demişti M.K. Atatürk?

  • “Yurtta barış, dünyada barış!”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir