Etiket arşivi: Türkmen

GÜNCEL ALEVİLIK SORUNLARI ÜZERİNE DÜŞÜNCELER : ALİ’siz OLMAZ !!!

ŞİİR KÖŞESİ..

Prof. Dr. Halil Çivi / İMZA...Prof. Dr. Halil Çivi
İnönü Üniv. İİBF Eski Dekanı
Halk Şairi

Vatandaş sürekli iki şeyi soruyor :

Soru 1- Alevililik bir kültür müdür, yoksa bir inanç mı?
Soru 2- Ali’siz Alevilik olur mu?

Çok özet olarak, birincisinden başlayalım.

Yanıt 1 – Alevilik bir inançtır!
Alevilik kültürü Alevilik inancının bir çıktısıdır, bir sonuçtur. Eğer Alevi kültürü varsa, ki vardır. Bu kültürü doğuran Alevi inancı da var demektir. Nasıl ki, İslam dini olmadan İslam kültürü, Hıristiyanlık inancı olmadan Hıristiyan kültürü, Yahudi inancı olmadan Yahudi kültürü olamazsa; Alevilik inancı olmadan da Alevi kültürü oluşmaz.

İnanç öznedir, kültür nesnedir.

İnanç nedendir, kültür sonuçtur.

Bu denli net ve kesindir.

  • Kıssadan hisse; Alevilik bir inançtır, Cemevleri kültürevi değil, ibadethanedir.

Cemevlerinin Kültür Bakanlığına bağlanması, inançsal, sosyolojik ve bilimsel olarak kökten yanlıştır.

Alevi kültürünü kabul edip Alevi inancını yok saymak, kültürü kabul edip nedeni yani Aleviliği, o denli anayasal, evrensel ve buyurucu hukuka karşın Cemevlerini ibadethane saymamak sağlıklı bir düşüncenin ürünü olamaz.

Bu yanlıştan mutlaka vazgeçilmelidir.
***
Soru 2- Ali’siz Alevilik olur mu?
Yanıt 2- Bu sorunun yanıtını önce bir uzun şiirle vereyim.

ALİSİZ OLMAZ !!!

Ali İslam’daki özüm,
Ali kalbimdeki gözüm,
Ali Hakka dönük yüzüm,
Tüm yollar Ali’ye çıkar.
Ali’sizlik OCAK(×) yıkar.
Xxx
Ali konuşan Kur’andır,
Ali şaşmayan vicdandır,
Ali’siz inanç zindandır.
Tüm yollar Ali’ye çıkar,
Ali’sizlik Ocak yıkar.
Xxx
Ali Allah’ın aslanı,
Ali yiğitler sultanı,
Ali Alevinin canı,
Tüm yollar Ali’ye çıkar,
Ali’sizlik Ocak yıkar.
Xxx
Ali bilimin kapısı,
Ali inancın tapusu,
Ali adaletin sesi.
Tüm yollar Ali’ye çıkar,
Ali’sizlik ocak yıkar.
Xxx
Ali mazlumun kılıcı
Ali her derdin ilacı,
Ali insanlığın tacı.
Tüm yollar Ali’ye çıkar,
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
Ali Alevinin piri,
Ali imamlar serveri,
Ezelden ebede diri.
Tüm yollar Ali’ye çıkar,
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
Ali inancın temeli,
Ali edebin kemalı,
Ali velilere veli,
Tüm yollar Ali’ye çıkar,
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
İmamların atasıdır,
Ehlibeyt’in kotasıdır,
Akılcılık rotasıdır.
Tüm yollar Ali’ye çıkar.
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
Ali inancın gözesi,
Ali mazlumların sesi,
Ali vicdan terazisi.
Tüm yollar Alı’ye çıkar,
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
Ali aklın meyvesidir,
Ali ruhun gıdasıdır,
Ali yoksulun sesidir.
Tüm yollar Ali’ye çıkar,
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
Kadim inanç Ali’dendir,
Ali bu inanca candır,
Aleviler tek bedendir.
Tüm yollar Ali’ye çıkar
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
Aklın, ahlakın sesidir,
Ozanların nefesidir,
Bilgelerin en hasıdır.
Tüm yollar Ali’ye çıkar,
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
Ali, Muhammed’in dili,
Ali Ehlibeyt’in gülü,
Ali Hakka varma yolu,
Tüm yollar Ali’ye çıkar.
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
Garipleri kayırandır,
Öksüzleri doyurandır,
Adaletle buyurandır.
Tüm yollar Ali’ye çıkar,
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
Alisizlik şaşkınlıktır,
Cehalettir, taşkınlıktır,
Yoldan azma, düşkünlüktür.
Tüm yollar Ali’ ye çıkar,
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx
Halil Çivi der, yolumdur,
Hem özümdür, hem dilimdir,
Alisiz olmak zulümdür.
Tüm yollar Ali’ye çıkar,
Alisizlik ocak yıkar.
Xxx   08 Kasım 2022, Çiğli / İZMİR

(×)- Anadolu’daki Aleviler OCAK SİSTEMİ ile örgütlenmiştir. Her Türkmen ya da başka soydaki bir Alevi oymağının mutlaka bağlı olduğu bir Ocağı vardır. Dedeler bu Ocakların doğal önderleridir. Alevi cemlerini Ocakzade olarak dedeler yönetir.

Soy kütüklerine dayanılarak Alevi dedeleri “Evlad-ı Resul” olarak tanınır ve 12 İmamlar kanalıyla Hz. Ali soyu ile bağlantılandırılır.

Ali’siz Alevilik, Ali ile birlikte, Ehli Beyt‘in, 12 İmamların, Kerbela‘nın, Ocakların, Alevi ozanları,
Alevi deyişleri, Alevi uluları yani hem inanç ve hem de kültür olarak 14 yüzyıllık Alevilik tarihini ve deneyimini yok saymak, halk deyimi ile Alevi ocaklarına incir dikmektir.

  • Ali’siz Alevilik kısa bir dönem sonra Alevilerin asimilasyonu ve ateizme yolculuktur.
    Aman dikkat…

Taliban: Söz/işlem/eylem

15 Ağustos akşamı Taliban silahlı güçlerinin Kabil’e girişi, uluslararası ilişki ve dengeleri yeniden biçimlendirecek. Bu yazıda, dünden bugüne Afganistan üzerine saptamalar ile yetinilecek.

Cumhurbaşkanı (CB) Gani kaçtı, fakat Afganistan’da kalan CB 1. başkan vekili E. Salih, vekalet yetkisinin kendisine ait olduğunu öne sürüyor.

Taliban’ın açıklamaları, Afganistan İslam Cumhuriyeti Anayasa’nın neresinde?

Fiili yönetime sıcak mesajlar gönderen Ankara, işlemi görmek için Anayasa’ya saygı çağrısında bulunma yerine, Taliban’ı ilk tanıyan yönetim olma hevesinde.

Tarihi kısa bilgiler, Taliban üzerine somut ipuçları sağlıyor.

İŞGALLER ve DARBELER TARİHİ

1747. İlk Loya Jirka (Büyük Kurul), Afganistan’ın ilk kralını seçti.

İngiliz işgaline karşı verilen savaşlar (1839-1842; 1878-1880) ardından 1919 Bağımsızlık savaşı, Kabil Anlaşması (1921) ile sonuçlandı ve Britanyalılar ülkenin bağımsızlığını tanıdı. Kral Emanullah ve Mustafa Kemal arasındaki dayanışma biliniyor. 1924’te Anayasa kabul edildi. Ankara Hükümeti, Afganistan modernleşmesine katkıda bulundu.

1928’de mollalar başkaldırdı.

1931 Anayasası, bakanların Şura önünde sorumluluğunu öngördü.

1963’e kadar on yıl süreyle başbakanlık yapan Kral’ın kuzeni prens Davut, 1973’te askeri darbe yoluyla Cumhuriyet ilan etti ve CB oldu.

1977’de Loya Jirka yeni bir Anayasa kabul etti.

1978’de Sovyet yanlısı darbe sonucu Davut öldürüldü ve M. Taraki CB oldu.

1979’da Taraki, boğazlanarak öldürüldü; SSCB Afganistan’ı işgal etti. (ABD ve Fransa, İslamcıları destekledi).

1989’da Sovyet kuvvetleri çekildi.

1992’de İslamcı direniş, Kabil’de iktidarı aldı; ama direnişin farklı hizipleri arasında savaş sürdü.

1996’da Taliban Kabil’i aldı. CB Necibullah, burularak bir jipin arkasına bağlanıp sürüklendi.

2001’de New-York ikiz kuleler saldırısı ardından ABD, Taliban yönetimine son verdi ve ülkeyi işgal etti; 2002’de NATO güçleri Afganistan’da konuşlandı.

2004’te, Afganistan İslam Cumhuriyeti Anayasası, Loya Jirka tarafından kabul edildi..

ULUSAL EGEMENLİK VE HAKLAR

Anayasa’ya göre; Afganistan’da egemenlik, kendini doğrudan veya seçilmiş temsilcileri aracılığıyla ifade eden ulusa aittir.
Afgan ulusu Peştun, Hazara, Özbek, Türkmen, Beluc, (…), Arap, Kırgız, Kızılbaş, (…) ve diğer boyları kapsar.

Afganistan yurttaşları, kadınlar ve erkekler, yasa önünde eşit haklara ve ödevlere sahiptirler.

İnsan özgürlüğü ve haysiyeti dokunulmazdır. Devlet, özgürlüğe ve insan haysiyetine saygı gösterir ve onları korur.

CB makamının boşalması durumunda, Başkanın görev ve yetkilerini, 1. başkan vekili üstlenir.

CUMHURİYET ve EMİRLİK

Fiili Taliban topluluğu açıklamaları üzerine niyet okuması yapılıyor. Oysa işlemi öne çıkarmak daha önemli. İslami şeriata göre yönetme iradesi yeterli değil. Örneğin kadın statüsü: İslam, yirmi yılda değişti mi?

Değişen Taliban ise eğer, bunun hukuki çerçevesi belirlenmeli. Bunu belirleyen ise, Anayasa. Talibanı, İslam Cumhuriyeti Anayasası’na saygıdan alıkoyan ne? Neden “İslam Emirliği” tercih edildi?

Kaldı ki, Taliban’ın evrildiği görüşünü, aynı dönemde halkın kazanımları ile birlikte değerlendirmek gerekir. Toplumun kazanımları nasıl korunacak?

Öte yandan, eğer Taliban, uzlaşmacı tavrını kanıtlamak istiyorsa, en azından, Doha Anlaşması gereği CB 1. başkan vekilini göreve çağırmalı; yeni Anayasa hazırlanıncaya kadar en azından 2004 Anayasası’na bağlı kalacağını açıklamalı.

ANKARA NE YAPMALI?

TSK unsurlarının NATO’nun Afganistan’da icra etmekte olduğu Kararlı Destek Misyonu ve devamı kapsamında yurt dışına gönderilmesi,” gerekçesi artık ortadan kalkmış olduğuna göre, Ankara, Kabil’deki güvenlik güçlerini 31 Ağustos’a kadar geri çekeceğini derhal açıklamalı.

Taliban yönetimini tanımak için, şu 3 aşamalı süreci beklemeli:

-Güvenlik güçlerini geri çekmek,
-Fiili yönetimin hukuki işlemini görmek,
-Uygulamasını izlemek.

YA TÜRKİYE?

  • Türkiye Cumhuriyeti -kamu tüzelkişiliği olarak-, dünyevi hukuk düzenine dayanmakta ve Devlet’in dini yoktur.

Bu nedenle, demokratik cumhuriyetçiler, Afganistan-Türkiye ilişkisi ile Taliban-AKP ilişkisi birbirinden ayırmalı; Taliban’dan esinlendiklerini saklamayan “siyasal İslamcıları” yakından izlemeli.

Sonra, göçmenlere karşı izlenecek yol ve yöntem ile Afganistan halkını algılama tarzı birbirinden ayrılmalı.

Nihayet, demokratik cumhuriyetçiler ile monokratik siyasal islam ve milliyetçiler arasında giderek derinleşen ayrışmada Afganistan dersleri,

  • Yurttaşlık-eşitlik ve laiklik kazanımlarını her zamankinden daha güçlü bir biçimde sahiplenmek için esin kaynağı oluşturmalı.