Etiket arşivi: türbana yasal güvence

Çarşaflı yargıca, sarıklı polise ne diyeceksiniz?

Zülal Kalkandelen
Zülal Kalkandelen
zulal.kalkandelen@cumhuriyet.com.tr
14 Aralık 2022, Cumhuriyet

 

AKP, son 20 yılda defalarca (kezlerce) deldiği anayasayı bir kez daha hançerleme hazırlığında. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ortaya attığı türbana yasal güvence teklifini, anayasa değişikliğine çevirdiler ve tekliflerini TBMM’ye sundular.

Anayasaya aşağıdaki fıkranın eklenmesini öneriyorlar.

“(24. maddeye ek)

Madde 1- Temel hak ve hürriyetlerin kullanılması ile kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılması, hiçbir kadının başının örtülü veya açık olması şartına bağlanamaz.

Hiçbir kadın; dini inancı sebebiyle başını örtmesi ve tercih ettiği kıyafetinden dolayı eğitim ve öğrenim, çalışma, seçme, seçilme, siyasi faaliyette bulunma, kamu hizmetlerine girme ile diğer herhangi bir temel hak ve hürriyeti kullanmaktan ya da kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanmaktan hiçbir surette yoksun bırakılamaz. Bu nedenle kınanamaz, suçlanamaz ve herhangi bir ayrımcılığa tabi tutulamaz. Alınan veya verilen bir hizmetin gereği olan kıyafet söz konusu olduğunda devlet, ancak dini inancı sebebiyle kadının başını örtmesini ve tercih ettiği kıyafetini hiçbir surette engellememek şartıyla gerekli tedbirleri alabilir.”

Türban düzenlemesini yaparken araya aile birliğini katıp, evliliğin sadece bir erkek ile bir kadın arasında olabileceğini 2. maddeye yazarak malum çevrelere de mesaj vermişler.

AKP’NİN TEKLİFİ BİRÇOK AÇIDAN ANAYASAYA AYKIRI

1- Şekil açısından anayasaya aykırı. Anayasanın 94. maddesi “TBMM Başkanı, Başkanvekilleri, üyesi bulundukları siyasi partinin veya parti grubunun Meclis içinde veya dışındaki faaliyetlerine katılamazlar” diyor. AKP’nin türban teklifini imzalayan TBMM Başkanı Mustafa Şentop ise yasayı değiştirerek “faaliyetlerine” kelimesini “toplantılara katılamazlar” olarak yorumluyor. Bir partinin Meclis içindeki en önemli faaliyetlerinden biri, anayasa/yasa değişikliği teklifi vermektir!

2- Anayasanın 2. maddesindeki laik devlet ilkesine aykırı. Çünkü bu teklif, anayasanın bu maddesinin dolaylı yoldan değiştirilmesi anlamına geliyor; peçe ve çarşaf da serbest kalıyor.

3- Anayasanın 24. maddesine aykırı. Bu madde, “Kimse, devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasi veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz” diyor.

Oysa AKP’nin düzenlemesinde, kamu hizmetlerinden yararlanma ya da hizmetlerin sunumunda en belirleyici kriter (ölçüt) din olarak öne çıkıyor. Teklifte “verilen bir hizmetin gereği olan kıyafet söz konusu olduğunda bile, dini inanç sebebiyle kadının başını örtmesinin engellenemeyeceği” yazıyor.

4- Anayasanın 14. maddesine aykırı. Bu madde, “Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve laik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz” diyor. Bir kişinin dini inancın simgesi olan türban ile yargı, Emniyet ve TSK içinde görev yapması, açıkça laikliğe aykırıdır.

5- Anayasanın “kanun önünde eşitlik” başlıklı 10. maddesine aykırı. Bu maddede şu ifadeler yer alıyor: “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. 

Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz. Devlet organları ve idare makamları, bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.” 

Bu durumda sadece (yalnızca) Müslüman kadınların dini (dinsel) inançlarının simgesi olan türbanla kamu hizmetleri açısından ayrıcalık kazanmasına yol açacak bir düzenleme, kadın ile erkek arasında kanun (yasa) önünde eşitlik maddesine de aykırı.

‘YETMEZ AMA EVET’ HORTLADI!

İyi Parti, teklifte ileride problem yaratacağını düşündükleri bazı ifadelerin olduğunu söylese de anayasaya aykırı düzenlemeye “Yetmez ama evet” diyecekmiş. Altılı masadaki partiler de onlara katılma eğiliminde.

Bu konuyu yeniden siyasetin gündemine sokan CHP’nin ne yapacağını merak edenler var. Referanduma kalırsa AKP’ye yarar korkusuyla evet diyebilirler.

Merak ediyorum; cinsiyet eşitliğine aykırı düzenleme Anayasa Mahkemesi’ne giderse, mahkeme de bunu erkeklere de aynı konuda özgürlük verecek şekilde genişletelim derse ne olacak? İki yıl önce türbanlı yargıç konusunda, “Ya çağın neresindeyiz biz ya? Kişi başörtüsü takar takmaz, o onun tercihidir”diyen Kılıçdaroğlu, bu kez de sarıklı komutanlara, peçeli polislere karşı çıkmaz herhalde!

İKTİDARIN ALEVİ – BEKTAŞİ AÇILIMI (!!)

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, BSc, LLM
Hekim, Hukukçu-Sağlık Hukuku Uzmanı, Mülkiyeli
ADD Bilim Kurulu 2. Başk.
www.ahmetsaltik.net            profsaltik@gmail.com
facebook.com/profsaltik      twitter : @profsaltik

AKP iktidarı, yönetemediği ve olağanüstü ağır sorunlara sürüklediği Türkiye’mizde yalpalamayı (saçmalamayı!) sürdürüyor..

AKP = RTE, kendini herkeslerden daha akıllı sanma hastalığından kurtulmuş değil hala.
Öncelikle anlaşılması, kabul edilmesi gereken gerçeklik şu :

  • Alevi-Bektaşilk bir “kültür” değil, bir mezhep, bir İslam mezhebi.
    Tıpkı egemen – baskın mezhep Sünnilik gibi bir İslam yorumu.

Dolayısıyla başta Sünni İslam anlayışı olmak üzere, tüm inançlar gibi eşit hak ve yetkilere sahip.
Bu olguyu artık heeeeeeerkeslerin daha çok, ayak sürümeden içselleştirmesinde çok yarar var.
Seçim ortamında ucuz kimi politik manevraları kimse yutmaz, bu eylemlerin özneleri küçülür ve oy yitirir. İşte LAİKLİK, bir anlamda tam da budur..

  • Öncelikle altını çizelim ki, DEVLETİN DİNİ OLMAZ!
  • Bu gerçeklik öyle yalın ki, Dinler insanlar içindir..
    Kitaplı 4 dinde de hedef doğallıkla insandır.

Son kitaplı din İslam, günümüzden 1400 yıl önce gelmiştir. O dönemlerde doğru dürüst “devlet” kavramı bile yoktur. Dağınık Bedevi kabileler söz konusudur Arabistan çöllerinde.
Avrupa’da feodal derebeyliklerin sonlandırılarak merkezileşmiş devletlere dönüşüm ancak
5-6 yy geriye tarihlenmektedir.

  1. Devletin tüm inanç kesimlerine eşit uzaklıkta, aktif bir yansızlık içinde olması,
  2. Tüm inanç kümelerinin özgürce din ve vicdan özgürlüklerini
    KAMUSAL ALAN DIŞINDA yaşaması,
  3. Hiçbir inanç kümesinin öbürleri üzerinde baskı kurmasına izin verilmemesi..
  4. Ve devletin tüm düzeninin, hukukun, hiçbir din – inanç kümesi kuralları temeline
    dayanmayıp tümü ile akla – bilime dayanan seküler bir kurguya oturtulması..

İşte laikliğin 4 ana kolonu bunlardır.

AKP = RTE‘nin daha fırınlarca ekmek yemesi mi gerekiyor bu nesnel gerçekliği kavramaları için!? Hayır, tablo yalındır..

Türkiye’de açıkça Laik rejim, demokrasi karşıtı, gerici bir siyasal islamcı kadro, 20 yıldır iktidardadır.

Öyle ki, Anamuhalefet CHP lideri K. Kılıçdaroğlu’nun “türbana yasal güvence sağlayalım” yollu yasa önerisi saçmalaması karşısında, iğrenç bir siyasal fırsatçılık (oportünizm) ile çıtayı daha da yukarı çekerek “türbana ANAyasal güvence sağlayalım..” hamlesi gelmiştir.

AKP kurmayları o gece sabahlara dek çalışmış ve Reislerinin önüne bu politika önermesini koymuşlardır. RTE’ye göre, bu pasın gole çevrilmesi gerekmektedir (!)
Aklıevvel kimi AKP’liler zinhar hata yapılmamasını, bu anayasa değişikliğinin MHP yedeğinde “tek maddeli” olması gerektiğini sofraya telaşla yetiştirmişler ve CHP’nin böylelikle “samimiyet testine” alınmasını buyurmuşlardır.

Siyaset bilim ve sanatı, en yalın benzetme ile satranç hamlelerini çağrıştırır. Hamlenize rakibin olası hamlelerini hiç olmazsa birkaç basamak kestirebilme / öngörebilme beceriniz olacak..
Bu İhvan’cı AKP kadrosu ve anlayışıyla ne sayıları 20-25 milyona varan Alevi – Bektaşi yurttaşlara temel din – vicdan özgürlüğü tanınır ne de “türbana yasal / anayasal güvence” yolculuğuna çıkılabilir.

Bakalım CHP bu taktik politik hatasından nasıl sıyrılabilecek, birkaç puan oy yitirmeden?

Anayasanın 2, 24 ve 174. maddeleri CHP’ye göre de mi “kadük” olmuştur; yoksa vargüçle
savunulması mı gerekmektedir?

İkinci seçenek doğu ise, nasıl bir ucube hukuksal mantıkla “türbana yasal güvence sağlayalım” içerikli yasa önerisi yapılabilmiştir??

Seçimler yaklaşırken CHP’nin devasa politik hatalar yapmaya başlaması
yalın bir rastlantı mı??

Sevgi, saygı ve kaygı ile.

Not : ADD web sitesinde de pdf olarak yayınlanmıştır..
IKTIDARIN-ALEVI-–-BEKTASI-ACILIMI.pdf (add.org.tr)