Etiket arşivi: TÜBİTAK raporunu 28 HAFTA geçmesine karşın mahkemeye göndermedi

TÜBİTAK’a açık mektup

Sahte belgelerle yıllardır tutuklu bir emekli Ordu komutanı.. TÜBİTAK, 1 hafta içinde sahteliği kezlerce yurtiçi ve yurt dışı bilirkişi incelemeleriyle kanıtlanan dijital verileri 28 haftadır raporlamıyor!? Niçin ? Bu utancın altından kimler kalkabilir?

Oda TV ve Balyoz davası avukatları, bilirkişilere seslendi:

Dosyayı bilimsel namusunuza emanet ediyoruz

TÜBİTAK’a açık mektup

Oda TV davasında bilgisayarlara virüs aracılığıyla girilip girilmediğini saptamak için çalışan TÜBİTAK, raporunu 28 HAFTA geçmesine karşın mahkemeye göndermedi.

Oda TV ve Balyoz davası sanık avukatları TÜBİTAK bilirkişilerine yazdıkları
açık mektupta, raporun Balyoz davasının sonuçlanacağı 16 Ağustos’tan önce gönderilmesini isteyerek,

“Sizden beklediğimiz, bizim düşüncemiz doğrultusunda değil, bilimsel gerçekler doğrultusunda rapor vermenizdir.” dediler.

Oda TV davasında bilgisayarlara virüs aracılığıyla izinsiz girildiğine ilişkin
TÜBİTAK raporunun 28 haftadır mahkemeye gönderilmediğine dikkat çeken avukatlar,

“Bu raporun gecikmesindeki ana neden Balyoz davasında karara çıkmasının
beklenmesi olabilir mi?” diye sordular.

16 Ağustos’ta Balyoz davasının son duruşmasının yapılacağını belirten avukatlar,
TÜBİTAK bilirkişilerine yazdıkları açık mektupta;

“Sizden beklediğimiz raporunuzun 16 Ağustos 2012 gününe değin sunulmasıdır.”
şeklinde çağrıda bulundular.

Balyoz davasında Çetin Doğan’ın ve Oda TV davasında Soner Yalçın ve öbür
Oda TV çalışanlarının avukatlığını yapan Celal Ülgen ile Hüseyin Ersöz,
TÜBİTAK bilirkişilerine açık mektup yazdı.

Ülgen ve Ersöz, Oda TV bilgisayarlarına “Trojan” adlı virüs gönderilerek,
bilgisayarlara izinsiz girildiğine ilişkin TÜBİTAK bilirkişilerinden
rapor istendiğini anımsattılar.

Uzmanlar 1 haftada tamamladı

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 8 Ocak 2012 günü TÜBİTAK’tan inceleme istediğini belirten avukatlar, “En son 2012 Mart ayında dosyanın ve verilerin bilirkişi kuruluna teslim edildiği tarafımızdan bilinmektedir. Bu dosya içinde dijital verilerin imajları üzerinde yaptırdığımız incelemeler en çok 1 hafta içinde bitirilmiştir.

Ancak şu anda dosyanın ve imajların size teslim tarihinden itibaren
28 hafta geçmiş bulunmaktadır..” şeklinde açıklama yaptılar.
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün TÜBİTAK’tan sorumlu olduğunu
ifade eden avukatlar,

“Bakan Ergün, Oda TV raporunun 1-1.5 ay içinde mahkemeye ulaşacağını açıklamıştı.
Bakan Nihat Ergün’ün verdiği süre de doldu, söz yerine gelmedi.” dediler.

Bilgisayarlara ilişkin raporun “Soner Yalçın, Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan’ın özgürlüğünün kısıtlanması ile ilgili olduğunun” altını çizen avukatlar;

“Bu raporun gecikmesindeki ana neden, Balyoz adı verilen davanın kararının çıkmasının beklenmesi olabilir mi” diye sordular.

Balyoz davasına bakan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin istemlerini
reddettiğine dikkat çeken avukatlar, mektuplarında şu ifadelere yer verdiler:

“16 Ağustos 2012’de Balyoz davasının son duruşması yapılacaktır.
Özel yetkili mahkeme savunmayı da bertaraf ederek hükme gitmek istemektedir.
Sizden beklediğimiz, raporunuzun 16 Ağustos 2012 gününe değin Oda TV davasına bakan İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulmasıdır.”

Avukatlar açık mektuplarında TÜBİTAK bilirkişilerine,

“Bu konunun ivedi olduğunu bilim namusunuza emanet ediyoruz.
Sizden beklediğimiz bizim düşüncemiz doğrultusunda değil, bilimsel gerçekler doğrultusunda rapor vermenizdir. Bilimsel gerçekler neyi gösteriyorsa onu istiyoruz.
Asla fazlasını değil.” şeklinde çağrıda bulundular.
(Cumhuriyet, 14.8.12)

Yaklaşık 2 yıldır Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan gazeteci Soner Yalçın..
Sitemizde 2.8.12 günü Yalçın’ın yazısına yer vermiştik . Kimse Var mı Orada ??
Serar Akinan AKŞAM’daki köşesini S. Yalçın’a bırakmıştı o gün.. Ve birkaç gün sonra Başbakan RTE Akşam Ve Güneş patronlarını kamuoyuı önünce açıkça azarladı, tehdit etti.. 8 yazar işinden kovuldu.. Soner Yalçın ise 2 yıldır hücrede, çift kamera ile 24 saat gözetleniyor ve ışıklarını söndüremiyor.. Ruh sağlığını da yitirme riski ile karşı karşıya.. Türkiye seyrediyor..