Etiket arşivi: Sayıştay denetimine tabi tutulması

TBMM’Yİ “BÜTÇE HAKKI” na SAHİP ÇIKMAYA DAVET EDİYORUZ

Dostlar,

Gazi Üniv. İktisadi ve İdari Bilimler Fak. den dostumuz Sayın Prof. Dr. Aziz Konukman, oldukça kapsamlı bir makalesini lütfederek bizimle paylaştılar.
Teşekkür borçluyuz..

TBMM’Yİ “BÜTÇE HAKKI” na SAHİP ÇIKMAYA DAVET EDİYORUZ 

portresi_ekonomik_modelin_gelecegi_yok

 

 

 

 

 

Makale teknik düzeyde ayrıntılar da içeriyor ve toplam 13 sayfa.
O yüzden pdf olarak vereceğiz, meraklıları ayrıntıları, not ve dipnotları da okuyabilirler.

Bilindiği gibi 2013 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Yasası Tasarısı TBMM’ye hükümetçe sunulurken, önceki yıl Bütçesine ilişkin Sayıştay Raporu’nun da sunulması zorunluydu Anayasa gereği. AKP hükümeti Cumhuriyet tarihinde ilk kez bunu da yapmadı!

Biz de bu siteden, 2013 yılı Bütçe Yasası’nın anaysa ve hukuk dışı – İLLEGAL olduğunu yazdık (Başta Anayasa buyrukları md. 160 ve 164) :
(http://ahmetsaltik.net/akpnin-tbmmden-kacirdigi-sayistay-raporu/, 24 Ocak 2013)

AKP’nin TBMM’den Kaçırdığı SAYIŞTAY Raporu..

Aziz hoca da bu vahim ve kabul edilemez duruma gönderme yapıyor,
TBMM’yi “halkın Bütçe yapma hakkı”nı korumaya çağırıyor..

Ne var ki, AKP güdümünde parlamento işlevinden uzaklaştırılmış durumda.

Öyle bir dönemdeyiz ki, sağduyuya dayalı, hukuk içi çağrılar AKP iktidarı tarafından
ne yapsak duyulmuyor..

Ama bu durum sonsuza dek sürgit  götürülemez! 

  • Yapılanlar çok büyük ölçüde hukuk ve demokrasi dışıdır ve sistematiktir,
    rastgele değildir: Cumhuriyet rejimini yozlaştırma ve dönüştürme projesidir.

Hiçbir demokrasi, kendisini yok etme hakkını %100 oyla iktidara gelse de..
kimseciklere tanımaz. Bu durum oyunun kuralları içinde öngörümemiştir.

Sayın Prof. Konukman, makalesine şöyle giriyor :

  • “Kamu gider ve gelirlerinin belirlenmesinde halkın söz sahibi olmasına ‘
    Bütçe Hakkı‘ deniliyor. Bu hak, halkın yüzyıllar süren demokrasi mücadelesinin aşama aşama kaydettiği kazanımlarının ürünüdür (1). 19. ve 20. yüzyılda bir dizi bütçe ilkesinin benimsenmesi ve yerleşmesiyle bütçe hakkı tüm dünyada evrensel bir değer haline gelerek kurumsallaşmıştır. Halk, bütçe hakkını çağdaş demokrasilerde temsilcilerinin yer aldığı parlamento aracılığıyla kullanıyor.
    Süreç şu şekilde gerçekleşiyor: Halktan bütçe hakkı yetkisini alan parlamento, hükümetleri bütçe yapmakla görevlendiriyor. Hükümetler bütçeyi hazırlıyor ve parlamentoya sunarak izin ve onay istiyorlar. İlgili dönemin sonunda bütçe gerçekleşmeleri parlamentonun denetimine
    tabi tutuluyor.”

Devamla Sn. Prof Konukman;

  • “Çok açıktır ki, böylesi bir bütçe anlayışının geçerli olduğu bir ortamda
    halkın ve örgütlü temsilcilerinin önceliklerinin bütçeye yansıması
    geçmiş yıllarda olduğu gibi önümüzdeki dönemde de olanaklı olamayacaktır. Dolayısıyla halkın önceliklerini göz ardı edilerek bütçenin özle bütçe anlayışıyla hazırlanıyor olması ve bunun kurumsallaştırılmaya çalışılması, bütçe hakkının güçlendirilmesini zorlaştırmaktadır. “

Aziz hoca, TBMM’nin bu bağlamda yapması gerekenleri de özetlemekte :

“Meclis bütçe hakkına gerçek anlamda sahip çıkmak istiyorsa önünde üstlenmesi gereken önemli görev bulunmaktadır. Bunlar şu şekilde sıralanabilir: 

  • Halkın Meclis dışındaki örgütlü temsilcileri ile bütçe hazırlama süreçlerine denetimine aktif katılımının sağlanması(20),
  • Bütçenin hazırlanmasında toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle mücadele
    esas alınarak, 
    kadınların ekonomik kaynaklara, kamusal hizmetlere, eğitime, sağlığa ve sosyal koruma haklarına eşit erişiminin sağlanması(21). 
  • Bütçe performans denetimini olanaklı kılan raporların ve 5018’in zorunlu kıldığı öbür raporların Meclis’e sunulmasının bu yeni kurulacak Kesin hesap Komisyonu’nda müzakere edilmesinin gerçekleştirilmesi,
  • Anayasa gereği Sayıştay’ın da Sayıştay denetimine tabi tutulmasının sağlanması, 
  • Ödenek üstü harcamalara ayrım yapılmaksızın tamamlayıcı ödenek verilmeyerek bu tür giderlere neden olan sorumlulardan hesap sorulması.”

Ve makale şöyle sonlanıyor :

  • “… halkın Meclis dışındaki örgütlü temsilcilerinin muhalefetinin Meclis’teki muhalefetle ortaklaştırılabilmesi mümkün olamamaktadır. Meclis muhalefeti geçmişte var olan ve her seferinde yeniden üretilen bu kısır döngüyü
    mutlaka kırmalı ve Meclis dışındaki muhalefetle buluşabilmelidir.
    Aksi durumda, mevcut kısır döngü değişmeyecek ve
    bütçe hakkı kağıt üzerinde kalmaya devam edecektir.”

Tüm makale için lütfen tıklayınız :

BUTCE_HAKKI_Prof._Aziz_Konukman

Sevgi ve saygı ile.
17.7.13, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net