Etiket arşivi: Sağlık sistemi alarm veriyor

Sağlık dikiş tutmuyor

GÜNCEL19.08.22, BİRGÜN

Yeni düzenlemeler yapıldıkça başka sorunlar ortaya çıkıyor. Geçtiğimiz hafta çıkan ek ödeme yönetmeliği Sağlık Bakanı tarafından çok iddialı biçimde sunuldu, ileride şöyle denecekmiş: “Bir gün bir yönetmelik okuduk. Türkiye’de doktor olmanın anlamı değişti.

İnanılır gibi değil, Sağlık Bakanlığı, “taban ödemesi” adı altında bir miktar döner sermaye ödemesiyle Türkiye’de hekimliğin anlamını değiştirdiğini ilan ediyor. Dahası bunun bir “Beyaz Reform” olduğunu anlatıyor. Yıllardır döner sermaye ödemesi alamayan yüzbinlerce sağlık çalışanının yalnızca bir bölümüne değişen miktarlarda yapılacak bir ödemeden söz ediyoruz. Durumu biraz olsun rahatlayanlar olacaktır ama sağlıkta biriken devasa sorunlara bakınca, Beyaz Reform olarak tanıtılabilecek nesi var, belli değil.

Sağlık Bakanı yönetmeliği şöyle duyuruyor: “Kitap gibi sağlam yönetmelik! Tıkla oku”. Zamanın ruhu mu demeli, Yönetmelik bir halkla ilişkiler, PR çalışması haline geliyor.

FİŞİ ÇEKİLEN NE?

Sağlık Bakanı “Bir süredir bitkisel yaşamda olan Performans Sistemi’nin fişi çekildi” diyor. Oysa “bitkisel hayatta” dediği performans sistemi, iktidarın bir süredir dillendirmekten vazgeçtiği, vaktiyle üzerine makaleler yazıp dünyaya örnek gösterdiği Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın ana ögelerinden biriydi.

Aslına bakarsanız performans mantığından vazgeçildiği yok, mesai içi ve dışı çok çalıştırıp puan toplatmaya yönelik çaba sürüyor. Yalnız adı değişip “teşvik ek ödemesi” olmuş.

Yönetmeliğe titizlikle konan tanımlara bakınız: Bireysel hedef katsayısı, hizmet etkinlik katsayısı, hizmet verimlilik katsayısı, kurum hedef katsayısı, teşvik ek ödemesi dönem ek ödeme katsayısı, kaynak kullanım verimliliği, finansal sürdürülebilirlik, kurum hedeflerine ulaşma…

  • Her biri devlet hastanesinin bir işletmeye dönüşmesinin kanıtlarıdır.

Yıllardır Türkiye’de sağlık bu mantıkla yönetiliyor ancak işlerin iyi gitmediği, yurttaşlara yaramadığı belirginleşiyor.

Yönetmelik salt devlet hastanelerinde çalışanların bir bölümünü kapsıyor. Farklı kurumlarda hekimler, sağlık çalışanları devre dışı. Değişik meslek kümelerine yapılan ödemeler yeni huzursuzluk kaynağı oluşturuyor; memurlar, hemşireler, eczacılar mutsuz.

ÇOK ÇALIŞ Kİ TEŞVİK ALASIN

Artırımlı ücret alacak personelin tanımına bakınız: “Mesaisini tamamlayan, 32 saat ve üzeri nöbet tutan ve karşılığında izin kullanmayan personel”. İşte hekimlere, sağlıkçılara “hayatınız değişecek” diye sunulan budur.

Yönetmelik kendince kurallar, katsayılar, tanımlar getirmede eşsiz (!).

Ücretiniz kesilmeden yıllık izin kullanma hakkınız 12 gün, rapor hakkınız 7 gün olarak tanımlanıyor. Zaten hekimler döner sermaye alamayacakları için yıllardır izinlerini kullanamıyorlar, sıkıntının büyüyeceği görülüyor. Dinlenme hakkına bir saldırı da oradan geliyor.

Sağlık Bakanlığı hizmetten ne anladığını “doğrudan gelir getiren faaliyet” olarak ortaya koyup, koruyucu sağlık hizmetlerini ve temel bilimleri değerli görmediğini bir kez daha gösteriyor.

  • Sistem çok hastalık, çok muayene, çok ameliyat ve tıbbi işlem, nihayet çok puan denklemi üzerine kurulu.

Sıkıntıları Sağlık Bakanı’nın da kısa sürede fark ettiğini şu ifadesinden anlıyoruz:

  • “Yönetmelik geri bildirimlere göre düzenlenebilen esnek kurgusu sayesinde mevcut veya doğabilecek pek çok sorunu çözme iradesi veriyor.”

Buradan bir slogan da üretilmiş durumda: “Beyaz reform yeni bir statüko değildir, sürekli reformdur”.

Yönetmelik iktidarın sağlığa bakışını gösteriyor. Hekimlere, sağlık çalışanlarına güvenceli, emekliliklerine yansıyacak, hakkaniyetli ödeme sistemi getirmemekte ısrar ediyorlar. Sürekli yeni tanımlar, karmaşık formüller, ödemelerde kaydırmalarla günü kurtarmaya, sağlık çalışanlarında oluşan huzursuzluğu yatıştırmaya çalışıyorlar. Şiddet, iş yükünün fazlalığı bezdirmiş durumda. Yurttaşlar ise bir türlü randevu alamamak, gereksinim duyduğu sağlık hizmetine erişememek nedeniyle bunaldı.

İçtenlikten uzak her düzenleme, birlikte başka sorunlara yol açıyor.

  • Sağlık sistemi alarm veriyor,
  • yeniden bilimsel, akılcı ve sağlık hakkını gözeten biçimde ele almak gerekiyor.