Etiket arşivi: Saddam’la El Kaide ayırt edilemez

Selçuk Erez : Vatandaşları korkutarak…

Prof. Selçuk Erez
İstanbul Tabip Odası Başkanı
Cumhuriyet, 06 Ağustos 2015 

Vatandaşları korkutarak…

Bugünlerde olup bitenlere baktıkça aklıma ABD yönetiminin Irak’a saldırmadan önce halkı nasıl korkutup, sonra bir öcü belirleyip bu saldırıya hazırladığını anımsıyorum.

2003’te ABD’de Bush yönetimi, Irak’ın kitleleri yok etme silahlarına sahip olduğunu
ve çeşitli ülkelerde terörü desteklediğini ileri sürerek Irak’ı işgal etmişti.

Sonra bütün iddiaların asılsız olduğu anlaşıldı.

Yönetim, ABD halkının, bu savaşı benimsemesi için neler yapmıştı?
Çok şey yaptı; birkaçını anımsayalım:

17.9.01: ABD’de birçok adrese zarf içinde antraks (AS: Şarbon!) mikrobu yollanmaya başlandı.
3.12.01: Terör alarmı verildi.
12.2.02: ABD başsavcısı, “Bütün Amerikalıların en yüksek düzeyde alarm durumunda bulunmaları gerekiyor.” dedi.
12.3.02: Renkli alarm kodları yürürlüğe kondu: Sıkça “Şimdi kırmızı alarm var”,
“Şimdi de turuncu alarm!”
uyarıları yayımlanmaya başlandı.

24.3.02: Cumhurbaşkanı yardımcısı Cheney, CNN’de Saddam’ın nükleer silahlara
sahip olduğunu söyledi.

26.8.02: Hükümet yetkilileri, Saddam Hüseyin’in kitleleri yok etme silahlarına sahip olduğu konusunda kuşkularının kalmadığını açıkladılar.
FBI, demiryollarına, Brooklyn Köprüsü’ne ve Hürriyet Anıtı’na saldırılacağını bildirdi. Hemen güvenlik önlemleri alındı.
25.9.02: Bush, “Terörle savaş bahis konusu olduğunda Saddam’la El Kaide
ayırt edilemez.”
dedi.

21.10.02: New York’ta altı Yemen kökenli ABD vatandaşından oluşan bir hücrenin varlığının saptandığı -kanıt yetersizliğine karşın- açıklandı.

Milli Savunma Politikaları Danışma Komitesi Başkanı M. Perle,
“Birleşmiş Milletler’in Irak’a giden uzmanları silah bulamadılar çünkü kandırıldılar” dedi.

2003 başında CBS’nin yaptığı anket, Amerikalıların % 64’ünün Irak’la savaşılmasını onayladıklarını yansıttı. Savaş başladı.

ABD halkı işte böyle korkutula korkutula gereksiz bir savaşa sürüklenmişti.

Bu taktik yeni değildi; Nazi liderlerinden Goering, Harp Suçluları Mahkemesi’nde, insanların böyle kandırılabileceklerini söylemiş,

“Hiçbir ülkenin halkı savaş istemez. Ancak ülkeyi yönetenler gerekirse,
saldırıya uğranıldığını, barış için arabuluculuk yapanların vatan haini olduklarını söyleyerek halkı savaşa sürükleyebilir.”
demişti.

Bunların ardından şunu da anımsıyorum: ABD vatandaşlarının önemli bir bölümünün hükümetlerinin Irak’a saldırması için gerekli neden olduğuna inanmalarına karşın Türkiye, topraklarını bu işgalde kullanmak isteyen ABD güçlerine açmayı reddetmişti. Ve kendi kendime soruyorum:

“O zaman yiyip yutmadığımız yalanlara, bunca yıl sonra, bugün mü kanacağız?”

========================

Teşekkürler Selçuk Erez hocam…

Yaşı 80’lere varan tıp profesörü (Kadın Hastalıkları ve Doğum) Selçuk Erez hoca
hem oldukça etkin koşturmayı gerektiren bir görevi yürütüyor (İstanbul Tabip Odası Başkanı!) hem de Cumhuriyet‘te haftalık olarak yüksek zekasının ürünü düşündürücü, sorgulayıcı… yazılar yazıyor.

İşleyen demir ışıldıyor..
Nice yıllara sağlık, onur ve üretkenlikle değerli hocam Selçuk BErez..

Biz de birkaç şifreli kavramı açalım ::

Körfez Savaş : Irak’ın 1. İşgali
BM Koalisyon güçleri : Irak Haçlı İşgal Kuvvetleri
……

Sevgi ve saygı ile.
7 Ağustos 2015, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com