Etiket arşivi: Prof. Dr. Ahmet SALTIK Halk Sağlığı – Toplum Hekimliği Uzmanı

Halkın Sağlığı Ciddiye Alınmalı; Yönetimi Ehil Ellere – Halk Sağlığı Uzmanlarına Bırakılmalıdır!

Halkın Sağlığı Ciddiye Alınmalı;
Yönetimi Ehil Ellere – Halk Sağlığı Uzmanlarına Bırakılmalıdır!

İstanbul Halk Sağlığı Müdürlüğüne Halk Sağlığı Müdürü olarak, 04.01.2017 tarihli Bakanlık oluru ile, 2012 yılında tıp fakültesinden mezun olan ve kısa meslek yaşantısının neredeyse tamamında çeşitli düzeylerde yöneticilik yaptığı halde, hekimlik yapmamış olan ve
saha deneyimi olmayan bir pratisyen hekim atandı. İstanbul Halk Sağlığı Müdürü’nün
ilk icraatlarından biri de İstanbul’da halk sağlığı müdür yardımcısı olarak çalışan tek Halk Sağlığı Uzmanının görevine son vermek oldu.

İstanbul ili Halk Sağlığı Müdürlüğü’ne yapılan atamalar/görevlendirmeler ne yazık ki bu konuda tek örnek değildir. Mimarlık Fakültesi mezunu olup Bulaşıcı Hastalıklar Şube Müdürlüğü, Açık Öğretim Fakültesi önlisans mezunu olup Çalışan Sağlığı Şube Müdürlüğü
görevini yürüten sağlık yöneticilerinin bile olduğu bir ülkede yaşıyoruz.

Sağlık Bakanlığına bağlı gerek merkez gerekse taşra örgütünde yönetici kadrolarına yapılan atamalarda halk sağlığı uzmanları ve mesleksel /alan / saha birikimi ve deneyimi olan
sağlık çalışanlarının varlığı çoğu kez gözardı edilerek, siyasal tercihlerin ürünü olan yaraşırlığa (liyakata) aykırı atamalar / görevlendirmeler gerçekleştirilmektedir.

Bu tür atama ve görevlendirmelerin sağlık hizmetlerinin yönetimi, üretimi ve sağlık göstergeleri üzerindeki etkilerine ilişkin endişe duymamak olanaklı değildir.

Halk Sağlığı Uzmanları toplumun sağlık sorunlarını ve gereksinimlerini bilen, bu sorunların nedenlerini bilimsel yöntemler kullanarak saptayabilen, Halk Sağlığı politikaları geliştirerek çözümler üretebilen, Halk Sağlığı programlarının denetim ve değerlendirmelerini yaparak
bu programların yürütülmesinde ve her türlü sağlık hizmeti aşamasında yöneticilik yapan profesyonellerdir, uzman hekimlerdir.

Halk Sağlığı Uzmanları, sağlık yönetimi konusunda gerekli ve yeterli bilgi ve donanıma
sahip olup, her kademede sağlık yönetimine hazırdır!
Tıp Fakültesini bitirip hekim olduktan sonra 4 yıl Tıpta Uzmanlık Eğitimi = İhtisas yaparak uzman hekimlerdir.
Halkın sağlığı ciddiye alınmalı,
sağlık yönetimi kadroları bu işin eğitimini almış, ehil ellere bırakılmalıdır !

Halk Sağlığı Uzmanları Derneği
09 Ocak 2017, Ankara
===================================
Dostlar,

Ülkemiz AKP – RTE eliyle felaketten felakete sürüklenmekte.
Dün TBMM’de yaşananlar, insanlık tarihinin utandırıcı sayfaları olarak kayda geçmiştir.
AKP’nin fedai Sağlık Bakanı Anayasa değişikliği oylamasında kabine girmeden açık oy kullanmakta ve kendisini Anayasaya aykırı davranışı nedeniyle uyaran anamuhalefet vekillerine de efelenerek,
– Sana mı soracağım, evet suç işliyorum…

diyebilmektedir. Başbakan yardımcısı Canikli işaret fişeğini daha önce atmış ve
gizli oy kullanmak istemeyen vekile Anayasal engel olmadığını buyurmuştu.
Birkaç öncü iyi olurdu 315 kişilik boş kağıda anayasa değişikliğine imza atan “blok” için..  Başıboş bırakmaya gelmez ne de olsa. İpleri salmamak gerek..

Sağlık Bakanı Akdağ da terfi eder ve Cumhurbaşkanı yardımcısı olur belki de..
Yüksel eyy Prof. Akdağ.. senin için yükselmenin hududu yol.. Dünyada örneği görülmedik biçimde Anayasa değişikliği içine konan (= AKP – MHP’li vekillere o tarihe dek vekillik garantisi, rüşveti ve şantajı!) 3 Kasım 2019 seçim tarihine dek de Türkiye’nin en uzun süre Sağlık Bakanlığı yapan “zat-ı muhterem” olarak bir kez daha tarihe geçer..

*****
Sağlık Bakanı TBMM’de anayasayı çiğneyerek şov yaparkan, sağlık sistemi çatırdamakta,
SGK muazzam açıklarla boğuşarak prim = ek vergi karşısında bile sağlık güvencesini giderek daraltmakta ve yönetimde zerrece YARAŞIRLIK = liyakat (meritokrasi) ayaklar altına alınmaktadır.

HSUDER, TTB ile işbirliği yaparak bu atamalar için İdari Yargıda iptal davası açmalıdır.
Böylesine ve bu düzeyde saçmalık ve keyfilik olamaz, dayatılamaz..
İdare, işlem ve eylemlerinde bilimsel veriler – kurallarla da bağlıdır; bu bağlamda epey yüksek yargı kararı vardır. TMMOB’nin açtığı benzer bir davada şantiye şefi atanan teknikerin ataması, mühendis varlığında hukuka aykırı bulunarak iptal edilmiştir..

Prof. Dr. Ahmet SALTIK
Halk Sağlığı – Toplum Hekimliği Uzmanı
AÜTF Halk Sağlığı AbD – Mülkiyeliler Birliği Üyesi
www.ahmetsaltik.net   profsaltik@gmail.com

Yerel tohum ve köylü haklarına yeni darbeler

Yerel tohum ve
köylü haklarına yeni darbeler

portresiProf. Dr. Tayfun ÖZKAYA
Ege Üniv. Ziraat Fak.
YURT Gazetesi, 25.11.16

(AS: Bizim katkımız yazının altındadır..)

Yerli veya yabancı tohum şirketlerinin egemen olduğu Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) yöneticileri altı ay önce Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’i ziyaret etmişti. Geçtiğimiz hafta da Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği benzer bir ziyaret yaptı. Tohum konularını konuşmuşlar. “Şimdi sonuçlarını almaya başlıyoruz. Kendilerine ve tüm Bakanlığımıza, hükümetimize teşekkür ediyoruz” diye gazetelerde açıklama yapıyorlar. Aldıkları sonucu ise “Bakanlar Kurulundan 2018 yılında tüm tohumluklar sertifikalı olacak kararı çıktı, tohumculuk sektörü her zamankinden daha çok hükümetin gündeminde” olarak açıklıyorlar.
Bildiğiniz gibi 2006’da çıkarılan “Tohumculuk Kanunu” büyük tohum tekelleri lehine birçok hüküm içermektedir. Bir kez köy popülasyonları denilen, büyük bir zenginlik gösteren, bir örnek olmayan, gerek lezzet gerekse besleyicilik ve değişen koşullara uyum yeteneği yüksek olan tohumluklar, şirketler bile istese yasa tarafından tohumluk olarak kabul edilmemekte, sertifikalandırılamamaktadır. Öbür yandan bu yasa; çiftçilerin binlerce yıldır köylülerce geliştirilmiş çeşitlere ait tohum veya bunlardan üretilen fideleri satmasını, bugüne dek katı bir şekilde uygulanmamasına karşın yasaklamıştı.  Elbette ki bu yasak giderek Türkiye tohumculuğuna egemen olan yabancı ve onların yanında aynı çıkarları savunan yerli şirketlerden yanadır. Benzer yasaları daha önce uygulamış gelişmiş denilen batılı ülkelerde yerel çeşitlerin %90’lara varan oranlarda yok olduğunu biliyoruz.
Tabii bu topluma böyle anlatılmamaktadır. Kaçak ve sahte tohumların önleneceği, hastalıksız ve verimi yüksek tohumluklara çiftçilerin kavuşacağı söylenmektedir. Şirket tohumları ile birçok hastalık, zararlı ve olumsuz özelliklerin ülke içinde yayıldığı unutulmaktadır. Yerel tohumlar iklim değişikliklerine daha hızlı uyum gösterir, hastalık ve zararlılara daha dayanıklıdır, besleyici değerleri ise daha yüksektir. Çevrelerinde beğenilen tohum ve fide üreten çiftçiler zorla, kuşaklar boyu yaptıkları işten uzaklaştırılmaya çalışılmaktadır. Bu bir zulümdür!
“2018’den sonra bütün tohumluklar sertifikalı olacak” ne demektir? Çiftçilerin ektiği tohumu polisler mi kontrol edecek? Çiftçinin kendi tohumunu ekmesi, takas etmesi yasaklanacak mı? Eğer bu yola girilecekse dünyanın ilk tarım devrimine yakın komşuları ile önderlik etmiş bu coğrafya ve binlerce yıldır geniş biyoçeşitliliği korumaya çalışan köylülere darbe vurulmak istenmektedir. Giderek ağırlaşan küresel iklim değişikliğine karşı en iyi çarenin yerel tohum olduğu bilindiği halde ve biyoçeşitliliği, köylü haklarını koruyan uluslararası anlaşmalara karşı bir yola mı girilecektir? Tohum ve aynı zamanda tarım ilaçları ve hatta aynı anda beşeri ilaçlar alanında tekel olan şirketlere destek mi çıkılacaktır?
Bir avuç şirket tohumuna destek çıkmak yerine Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının yerel tohumları koruması, bunları üreten çiftçilerin haklarına saygı göstermesi, desteklemesi daha doğru değil midir? Yerel tohumlardan yararlanarak köylülerle birlikte katılımcı ıslah yapılarak, herkesin erişebildiği tohumluklar üretmek yerine bir avuç şirketin kısıtlı sayıda çeşidi için araştırma desteği yapmak, bunları üreten şirketleri zenginleştirmekten başka bir işe yaramaz. Şirket tohumları dayanıksız olmaları nedeniyle tarım ilaçları üreten aynı şirketlerin kârlarını artırırken bir yandan da yoğun zehir kullanımını artırması nedeniyle kanser başta, hastalıkları artırmaktadır. Bir kollarıyla da beşeri ilaç üreten bu şirketlerden bazıları için, bu durumun gelirlerini artırmak için, bilinçli olarak istememiş olsalar bile, kârlı olduğunu söylemek zorundayız.
İhtiyacımız olan, özgür tohumlardır.
Yerel tohumların kökünü kazımaya yönelik çabalar durdurulmalıdır.
=====================================
Dostlar,

Sayın Prof. Tayfun Özkaya son derece kritik, stratejik bir sorununa değiniyor bu yazısında. Ne yazık ki Türkiye’nin cadı kazanı yapay gündeminde kaynayacak korkarız. Türkiye toprakları flora (bitki örtüsü) ve flora (hayvan türleri) bakımından olağanüstü varsıldır. Biyoçeşitlilik denilen bu doğal kaynak varsıllığı ülkemiz, insanımız ve küresel toplum için büyük bir güvence ve armağandır :

  • Anadolu coğrafyası Dünya arı ırkının 1/5’ine, ballı bitkilerin ise 3/4’üne sahiptir!!

780 bin km2 Anadolu toprağı, 10 milyon km2’ye varan kıtasal Avrupa topraklarından daha varsıl bir biyoceşitliliğe sahip benzersiz bir coğrafyadır Türkiyemiz! Otlardan ilaç yapımı için yabancılar dağlarımızı taşlarımızı dolaşmakta ve bitki türlerini toplamaktadırlar.

  • Tohumlarımızı uluslararası tekellere kaptırmak, stratejik bir yanılgıdır ve ulusu açlığa mahkum edebileceği gibi dış politikada bağımsızlığın yitirilmesine bile neden olabilir!

AKP iktidarı gerçekten bu ülkenin – ulusun çıkarlarından yana ise, Tohumculuk Yasası yeniden düzenlenerek, yerel türlerimizin korunması için her tür çabayı göstermelidir.

  • Yurt dışından dışalımı yapılan (ithal edilen) Teminatör tohumlar ülkemizde tarımı bitirebilir! Bu tohumlarla yapılan tarımdan elde edilen tarımsal ürünlerin tohumu kısırdır, adeta yoktur! Türkiye kendi geleceğini tehdit eden ve dönüşümsüz olabilecek çok vahim bir hatadan dönmelidir.

ABD eski Dışişleri Bakanı Dr. H. Kissinger‘in şu sözü kulaklara küpe olmalıdır :

  • “Petrolü kontrol edersen ulusları, yiyeceği kontrol edersen insanları kontrol edersin.” 

Prof. Dr. Ahmet SALTIK
Halk Sağlığı – Toplum Hekimliği Uzmanı
AÜTF Halk Sağlığı AbD
Mülkiyeliler Birliği Üyesi
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com

2016 Yılı İlk 6 Ay Aydınlanma Makalelerimiz

2016 Yılı İlk 6 Ay
Aydınlanma Makalelerimiz
[42 adet] 


Prof. Dr. Ahmet SALTIK

Halk Sağlığı – Toplum Hekimliği Uzmanı
AÜTF Halk Sağlığı AbD, Ankara
www.ahmetsaltik.net, profsaltik@gmail.com
facebook.com/profsaltik,  twitter : http://@profsaltik  

No Makalenin konusu Yayımlandığı yer(ler) Tarihi
1 DTK’nin (Demokratik Toplum Kongresi) 14 Maddelik Açıklaması ve İstanbul Barosu’nun 14 Maddelik Yanıtı Üzerine… 14_Maddelik_DTK’nin_Demokratik_Toplum_Kongresi_Aciklamasi_ve_Dusundurduklari

 

02.01.2016
2 Yeni Anayasa’da Türk Kimliği Olmayacaksa

Bu Anayasa Kimin Anayasası Olacak??

http://ahmetsaltik.net/2016/01/06/anayasada-etnik-kimlik-olmayacakmis/ 06.01.2016
3 AKP’nin Din Devleti Dayatmaları http://ahmetsaltik.net/2016/01/10/diyanet-isleri-baskanligi-kurtaj-fetvasi-yayinladi/ 11.01.2016
4 Anayasa Mahkemesi’nden Sokağa Çıkma Yasağına Tedbir İstemine Red ve Ötesi.. http://ahmetsaltik.net/2016/01/13/anayasa-mahkemesinden-sokaga-cikma-yasagina-tedbir-istemine-red/ 13.01.2016
5 ABD 2. Başkanı J. Biden’in Milletvekilleriyle Toplantısını Şiddetle Kınıyoruz.. Günün yazısı.. 22.01.2016
6 24 Ocak…  Çoook Olumsuz Bir Gün… http://ahmetsaltik.net/2016/01/24/24-ocak-coook-olumsuz-bir-gun/ 24.01.2016
7 2015 Davos Forumunun Ardından.. http://ahmetsaltik.net/2016/01/24/osman-ulagay-nereye-gidiyoruz/ 26.01.2016
8 Erdoğan Apaçık Hukuksuzluk Çağrısı Yaparak
Suç İşliyor.. Mutlaka Durdurulması Gerek..
http://ahmetsaltik.net/2016/01/27/siyaset-silaha-esir-olmamali/ 27.01.2016
(Günün yazısı 28.01. 2016)
9 ABD – AB – İsrail Emperyalizmi PKK Üzerinden Vekaleten Savaşı Tırmandırıyor :
BOP İçin Acele ve Orta Yoğunlukta Çatışma
http://ahmetsaltik.net/2016/02/04/pkknin-elindeki-en-tehlikeli-silah-abdden-hediye/
ile yayımlandı
04.02.2016
10 Ekonomide Olağanüstü’nün Ötesi!? http://ahmetsaltik.net/2016/02/05/bu-israfa-10-enflasyon-az-bile/ (ile yayımlandı) 05.02.16
11 Anayasa Uzlaşma Komisyonunun Dağılması…
(“Anayasa Masasında Ne Oldu?” ekinde)
http://ahmetsaltik.net/2016/02/17/anayasa-masasinda-ne-oldu/ 17.02.2016
12 Kıbrıs’ta Son Tangoya Doğru… http://ahmetsaltik.net/2016/02/15/tbb-paneli-kibrista-son-soz-soylenmedi-ve-cagrisimlarimiz/ 18.02.2016
13 Artvin Cerattepe Direnişinin Düşündürdükleri.. http://ahmetsaltik.net/2016/02/21/artvin-cerattepe-direnisinin-dusundurdukleri/ 21.02.2016
14 Türkiye’nin Balkanlaştırılması http://ahmetsaltik.net/2016/02/28/chpnin-yerine-taklidi-mi-kondu/ (erişkesi kondu, günün yazısı olarak manşete kondu) 27.02.2016
16 Türkiye’nin Balkanlaştırılması http://ahmetsaltik.net/2016/03/03/bayrak/ (bu yazı sonunda erişkesi var) 27.02.2016
15 Anayasa Mahkemesi Kararları Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı da Bağlar! http://ahmetsaltik.net/2016/02/29/anayasa-mahkemesi-kararlari-cumhurbaskani-erdogani-da-baglar/

 

29.02.2016
17 Erdoğan Nereye Koşuyor? Quo Vadis Mr. Erdogan? http://ahmetsaltik.net/2016/03/01/bekir-coskun-bu-savaslar-seni-almadan-gitmez/
(yazısı ekinde)
01.02.2016
18 R.T. Eerdoğan’ın Bilim Dışı Nüfus Artışı Takıntısı http://ahmetsaltik.net/2016/03/08/8-mart-dunya-kadinlar-gunu-2016-ve-dusundurdukleri/ 08.03.2016
19 Emine Erdoğan : “HAREM Bir okuldur..” buyurdular http://ahmetsaltik.net/2016/03/10/muazzez-ilmiye-cigdan-emine-erdogana-tarih-dersi-ve-katkilarimiz/  (yazısı ekinde) 10.03.2016
20 R.T. Erdoğan : “Siz sadece doğurun, yeter!” http://ahmetsaltik.net/2016/03/11/rt-erdogan-siz-sadece-dogurun-yeter/ 11.03.2016
21 Ankara Barosu’ndan Erdoğan’a ‘AYM’ tepkisi:
“Hiç şaşırmadık” Ve Derinlerde Ne Var???
http://ahmetsaltik.net/2016/03/13/ankara-barosunun-erdogana-tepkisi-hic-sasirmadik-ve-derinlerde-ne-var/ 13.03.2016
22 AKP -RTE İçin Denız Bitti : Yol Ayrımına Gelindi Manşette verildi, arşivlendi 14.03.2016
23 Acil Ulusal Koalisyon Gereksinimi http://ahmetsaltik.net/2016/03/21/acil-ulusal-koalisyon-gereksinimi/ 21.03.201
24 Ülke – Vatan – Ulusun Hukukunu Pervasızca Çiğneyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Hukuk Hala Koruyabilir mi? http://ahmetsaltik.net/2016/03/22/erdigandan-itiraflar-valilere-uzerlerine-gitmeyin-talimati-verdik-silahlar-o-zaman-geldi/ 22.03.2016
25 Karaman’da Irzına Geçilen Çocuklarımız,
AKP’nin Ülkeyi İçine Sürükelediği Derin Utançve AKP’ye Oy Veren Yurttaşların Suç Ortaklığı
http://ahmetsaltik.net/2016/03/31/yilmaz-ozdil-cocuk/ 31.03.2016
26 Karaman Faciası Üzerinde Bir Hekim Olarak

Önemli Ekleyeceklerimiz Var :

http://ahmetsaltik.net/2016/04/02/kimi-dinci-memleketin-kimi-dinci-cocuklarin-irzina-geciyor/  02.04.2016
27 Erdoğan’ın Uluslararası Hukuk Suçları ve

Obama mı – Erdoğan mı Yalan Söylüyor??

http://ahmetsaltik.net/2016/04/03/rusya-turkiye-isid-iliskileri-raporunu-bmye-sundu-ve-cagrisimlarimiz/ 03.04.2016
28 Türkiye Ekonomisi Büyüdü Ama
Kişi Başına Gelirimiz Azaldı!?
http://ahmetsaltik.net/2016/04/03/artik-19uncu-buyuk-ekonomiyiz/ 03.04.2016
29 Türkiye, Dönüşü Olmayan Yolda;
Devlet Aklı ve Beka Refleksi Sürükleyici Artık..
http://ahmetsaltik.net/2016/04/07/biz-bosuna-mi-vurusuyoruz/

 

07.04.2016
30 Karaman’da Yargılanan Salt Din Öğretmeni Muharrem B. mi; AKP’nin Sefil Din – Dünya Anlayışı
ve Dayatması mı??
http://ahmetsaltik.net/2016/04/19/37469/  

 

19.04.2016
31 Diyanet Kaldırılmalıdır http://ahmetsaltik.net/2016/04/21/son-10-yilda-diyanetten-5-bin-kisi-yan-gecisle-baska-kurumlara-kaydirildi/ 22.04.2016
32 Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Günü 28 Nisan 2016 Teması : “İŞYERİNDE STRES.. Ortak bir zorluk..” http://ahmetsaltik.net/2016/05/05/dunya-is-sagligi-ve-guvenligi-gunu-28-nisan-2016-temasi-isyerinde-stres-ve-cagrisimlarimiz/ 05.05.2016
33 Perinçek’in “Bölücü Teröre Karşı 14 Maddelik Çözüm” Önerisi ve Düşündürdükleri http://ahmetsaltik.net/2016/05/06/perincekten-bolucu-terore-karsi-14-maddelik-cozum/ 06.05.2016
34 24 Vatan Evladının Öldüğü Gün

RTE’nin Kızı Sümeyye’nin Kutlu (!) Nikahı

Manşette yer aldı.. 16.05.2016
Ekleme; 18.5.16
35 Emeğin Hukuku Kurultayı ve Düşündürdükleri.. http://ahmetsaltik.net/2016/05/23/emegin-hukuku-kurutayi/ 23.05.2016
36 Atatürk Cumhuriyeti’nin Sonu Gelmez Elbette! http://ahmetsaltik.net/2016/05/26/prof-ilber-ortayli-ataturk-cumhuriyetinin-sonu-gelmez/ 26.05.2016
37 Van’da 6 Şehit ve Çağrışımları… http://ahmetsaltik.net/2016/05/26/diyarbakirda-gorevli-hemsire-askere-polise-mudahale-edilmedi-olduler/ 26.05.2016
38 27 Mayıs Devrimi’nin 56. Yıldönümü..
Hürriyet ve Anayasa Bayramı’na Özlem..
http://ahmetsaltik.net/2016/05/28/27-mayis-1960in-56-yildonumu/ 29.05.2016
39 Üreyelim Arkadaşlar … http://ahmetsaltik.net/2016/06/01/ozgur-mumcu-ureyelim-arkadaslar/ 03.06.2016
40 Almanya’nın Sözde Soykırım Kararı Hakkında T.C. Hükümetine İvedi Çağrı www.ahmetsaltik.net
manşetinde 3 hafta tutuldu
05 – 28 Haziran 2016
41 CHP Adına Deniz Baykal’ın TBMM’de Yaptığı Kritik Konuşma www.ahmetsaltik.net manşetinde yayımlandı 28.06.2016
42 Bir Narsisistin Tükürdüğünü Yalamak
Zorunda Kalması Ne Demektir?
http://ahmetsaltik.net/2016/06/28/turker-erturk-kim-kimden-ozur-diledi/ 28.06.2016

Ülkemizin Tapusu ve de Tabusu olan Lozan Antlaşması’nın 93. yılında
değerli site okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunarız..

Erişkeler (linkler) tıklanarak ilgili makale çağrılabilir ve okunabilir.

AYDIN SORUMLULUĞU ve
Cumhuriyet’e can ve kan veren başta Yüce ATATÜRK olmak üzere
Lozan Kahramanı Saygın İsmet İNÖNÜ ve tüm emek sahiplerine yaraşır olma çabasıyla..

Sevgi ve saygı ile.
24 Temmuz 2016, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com