Etiket arşivi: Milli Şefimiz İsmet İnönü

GEZİ’nin ANLAMI

GEZİ’nin ANLAMI

file:/Users/apple/Desktop/1427%20pazar/indd/28PD05/%2028%20TEMMUZ%202013:CALISMALAR:LOGOLAR%20ICIN:PAZARINPENCERESINDEN-2SATIR.jpg
file:/Users/apple/Desktop/1427%20pazar/indd/28PD05/%2028%20TEMMUZ%202013:KELLE%20FOTOLAR:DSELCUK.jpg

Prof. Dr. SELÇUK EREZ
www.selcukerez.com

Yaşamımın önemli bir bölümü Taksim Gezi Parkı’nın yakınlarında geçti.

Neler gördüm?

1943’te, İnönü Cumhurbaşkanıyken, buraya büyük bir heykel kaidesi yerleştirildi.

Anıtın kaidesinin bir yanına, Atatürk’ün, İsmet Paşa’nın “Milletin kötü talihini” yendiğini belirten sözleri yazılmıştı. Öbür yanına ise “Milli Şefimiz İsmet İnönü’ye İstanbul şehrinin sevgi, saygı ve minnet duygularıyla” diye biten bir cümlenin sarı pirinç harfleri kakılmıştı.

Bu kaide, herhalde halk arasında desteğini yitirmekte olan iktidar başına “sevgi ve minnet duyguları” hissedilmesi, gerçeklerle pek bağdaşmamaya başladığından orada, uzun süre tek başına, heykelsiz bekledi. İktidar değişince, kaidenin etrafı tahta perdelerle kapatıldı. Yeni iktidar, muhalefet partisi başkanının başarılarını anımsatan satırların okunmasını istemedi. 1960 darbesinden sonra tahta perdeler yıkıldı ama İsmet Paşa’nın heykeli buraya getirilmedi. Bir süre sonra kaide de, heykel de
Maçka Park’ında -gelen geçenin görmemesini istediklerinden olmalı-
ağaçlar arasında kalan kuytu bir yere yerleştirildi.

Darbeden sonra Taksim Meydanı’nın ortasına yirmi metrelik bir süngü dikmişlerdi.
Biz o tarihten 1981’e gelinceye dek bu antidemokratik simgeyi görür, bu zevksizliğin bir an önce ortadan kaldırılmasını dilerdik.

1 Mayıs 1977 İşçi Bayramı’nda kalabalıklar Taksim Meydanı’nı doldurmuştu.

DİSK Başkanı Kemal Türkler
konuşurken etraftan silahlar patladı:
Sular İdaresi binasının üstünden ve meydandaki otelden hâlâ gizlenenlerce açılan ateş sonucu ve sıkışıp ezilme nedeniyle 34 insan yaşamını yitirdi.

Taksim Meydanı ve gezisi, demokrasi tarihimizin her devrini bir köşesiyle yansıtan bir alandır. Bu yaz, bu niteliği daha da önem kazandı: Gezi‘nin yok edilip yerine sözde bir Topçu Kışlası kondurulmaya kalkıldığında, çok sayıda genç vatandaşımızın demokrasi tarihimizin nirengi noktalarından birinin ve önemli bir yeşil alanın yokedilmesine karşı çıkması, gaza, plastik kurşuna vb. direnmesi, burasını tarihimiz açısından daha da önemli bir konuma getirmiştir. Bu nedenle de olduğu gibi korunmalıdır!

Neyi anımsatıyor?

Paris’te, despotluğun simgesi haline gelmiş olan Bastille Hapishanesi’nin
1789 Devrimi’nde halk tarafından basılmasından sonra olanları:

Devrim’den on beş yıl sonra Fransa’nın başına geçen Napoleon, yıkılan hapisanenin yerine devrimi değil kendi başarılarını anımsatan 24 metre yüksekliğinde bir fil heykeli kondurmaya kalkmıştı. Heykelin ancak alçıdan yapılmışı alana yerleştirilebilmiş, Napoleon devrildikten sonra 1840’ta bir despotu ve zevksizliğini anımsatan
bu fil kaldırılmış, 1840’ta alana, Devrim’in kimliğini yansıtacak bir abide dikilmişti.

Gezi direnişini anlamak için hem çağımızın gençleri gibi düşünebilmek
hem de tarih bilmek gerekir.

(Cumhuriyet PAZAR Eki, 28.7.13)