Etiket arşivi: Merkel-SPD ortaklığı

Büyük koalisyon mu? Büyük entrika mı?

Büyük koalisyon mu? Büyük entrika mı?

Nilgün Cerrahoğlu

Cumhuriyet, 13 Haziran 2015


B
aykalErdoğan görüşmesinden sonra kendimizi birden AKP-CHP büyük koalisyon senaryosunda bulduk. “Büyük koalisyon” dendiğinde ilk referans olarak akla tabii… Almanya’daki itibarlı, disiplinli Merkel-SPD ortaklığı geliyor.

Geçen gece Şirin Payzın’da izlediğim HDP’nin Almanya deneyimli milletvekili Turgut Öker; “grosse koalition”un Berlin’de maksimum şeffaflıkla oluşturulduğunu, koalisyon partilerinin ilkelerini açıkça betimlemesinin yanında, oluşturulan hükümet programı ve yol haritasını da ayrıntılandıran yüzlerce sayfalık protokoller yapıldığını anlattı.
Böyle bir protokolü oluşturmak için, tarafların günler süren sistemli, uzun görüşmeler gerçekleştirdiklerini belirtti.
Disiplin”, “şeffaflık” ve “sistemlilik”ten başlamak üzere…
Türk siyasal kültürü ile benzeşen en ufak yan var mı? Yok…

O halde gelin “grosse koalition”u bir yana bırakalım ve İtalyanların “büyük entrika” diye çevirebileceğim; “grande inciucio”sundan bahsedelim…

‘Şeytanla inçuço’

İtalya’da da haliyle “büyük koalisyon” dendiğinde adres olarak hemen Almanya gösteriliyor…
Ama Çizme’de oluşturulan şey seçmenleri tümden devre dışı bırakan bir büyük plan (okunuşuyla ‘inçuço’) “inciucio”ya dönüşüyor.
İnçuço” Napoliten dilinde “fısır fısır gizli saklı konuşmak” demek.
Şeffaflığın tam tersi” olan bu kavram zamanla… seçmenlerin sırtından iş kotararak
kurulan hükümet koalisyonlarını tanımlamak için kullanılan bir siyaset jargonuna dönüşmüş.

Büyük Bizans oyunlarını” içeren İtalya’nın “büyük koalisyonlarına” şeffaflıktan uzak olması nedeniyle “büyük entrika” bağlamında “büyük inçuço” deniyor.
Çizme’nin son dönemde en çok konuşulan “inçuço”su, 2013-2014 arasındaki
Letta hükümeti oldu.

Merkez soldaki Demokratik Parti’yle Berlusconi’nin Özgürlük Partisi’ni bir araya getiren İtalya’nın bu ilk büyük koalisyonu, bir Almanya modeli olarak lanse edilmiş ama
hızla İtalyan usulü bir “inçuço” ya dönüşmüştü.


2013 seçimlerinde kıl payı farkla kazanan sosyal demokratlar tek başlarına hükümet kuramamış; sandıkta sürpriz deprem yaratan Grillo’nun yükselen yeni muhalefet hareketi 5 Yıldız ile
iktidar kuramamış; yeniden seçime gitmektense “inçuço”yu yeğlemişlerdi.


Berlusconi’nin yolsuzluk davalarından yırtmaması için “demokratik sola” oy veren seçmenler
bu oldu bitti karşısında şoke oldular.

Ne ki… AB ve Avrupa Merkez Bankası’nın ağır pres ve koşullamaları; kriz İtalyası’nın
hızla hükümet çıkarmasını gerektiriyor; seçmeni “şeytanla yapılan inçuço”ya zorluyordu…

Sultan parça parça gitti

Öykünün gerisi şöyle geldi: Uluslararası düzenin Merkel ve Sarkozy gibi aktörlerince
üstü çizilen Berlusconi, “Letta’nın inçuço hükümeti”nde doğrudan yer almadı…

Ama “Berlusconi’nin en yakın prensiAngelino Alfano, patronun davalarını takip etmek ve koruma zırhını özellikle deldirmemek için “inçuço hükümeti”nin en kilit konumundaki
adalet bakanı” oldu.

Medya patronu politikacının bir sonraki hedefi,
olabilecek en uygun zamanda Letta hükümetinin ipini çekerek erken seçim istemekti.

Ama Berlusconi tam bu “cinliği” devreye sokup Letta’yı al aşağı edeceği sırada
evdeki hesap çarşıya uymadı ve -şok… şok… şok!- büyük medya patronunun “partisi” bölündü.


İnçuço”nun iplerini dışardan yönetmeye kalkan İtalya’nın Sultanı’nın en yakın adamlarından Alfano bu sırada isyan bayrağını çekti ve merkez sağda yeni partinin başına geçerek Berlusconi’yi etkisizleştirdi.


İtalya’nın sultanı parça parça gidiyor” diye bu parmak ısırttıran “Brütüs hamlesini
vaktiyle burada anlatmıştım…

Berlusconi’nin sonra senatörlüğünün düşürülmesi ve düşkünler evinde
yaşlılara sosyal hizmet cezası almasıyla süren uzun düşüşünü eminim hatırlarsınız.

Bugün yeniden “Forza Italia” adını alan Berlusconi’nin partisi artık %10’u bulmuyor
İnçuço” son kertede Berlusconi’yi İtalyan usulü taksitle tasfiye etti…
Ama merkez solda da bu meyanda Bersani’den Renzi’ye “değişim” yaşatan iri sarsıntılar ve depremler de oldu. Onlar da yarına.

======================================

Dostlar,

Ne diyelim??

Cumhuriyet‘in ve Türkiye’nin yüzakı aydın ve yazarlarından çok değerli Nilgün Cerrahoğlu
çok düşündürücü ve çözümleyici (analitik) bir makale yazmış..

Birkaç adı yerli yerine koyun, alın size olayın Türkiye sürümü (versiyonu).

Darısı ülkemizin başına diyelim…

Sevgi ve saygı ile.
13 Haziran 2015, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com