Etiket arşivi: Latest Developments in Northern Syria by Onur Oymen

Cumhurbaşkanı adayı aranırken dikkat edilmesi gerekenler hakkında düşünceler

Cumhurbaşkanı adayı aranırken dikkat edilmesi gerekenler
hakkında düşünceler

Portresi_gulumseyen

 

 

 

Onur ÖYMEN

Cumhurbaşkanı adaylarının belirlenmesi çalışmalarında son aşamaya gelindiği anlaşılıyor. AKP’nin adayının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olması konusunda iktidar partisinin görüş birliği içinde olduğu izlenimi yaygın. Muhalefet partilerinin şimdiye dek çeşitli kurum ve kişilerle yaptıkları temaslarda gösterilecek adayın sahip olması gereken nitelikler üzerinde durdukları anlaşılıyor. Ana ögeleri esasen Cumhurbaşkanlığı andında da belirtilmiş bulunan bu nitelikler konusunda toplumun geniş bir kesiminin görüşlerini yansıtan çevrelerin uzlaşma içinde oldukları görülüyor. 

Şimdi sorun  her partinin ayrı bir aday mı göstereceği yoksa mümkün olduğu ölçüde
çok sayıda partinin başından başlayarak aynı aday çevresinde mi birleşecekleridir.


Sayın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin muhalefetin bir çatı adayı önermesi görüşüne Sayın CHP Genel Başkanının da olumlu yaklaştığı basında yer alan haberlerden anlaşılıyor. Gerçekten böyle bir. çatı adayının üzerinde görüş birliğine varılması Cumhurbaşkanlığı seçimini partiler arası bir çekişme görüntüsünden çıkartıp muhalefetin ülkenin çıkarlarını her şeyin üzerine tutan bir kişilik üzerinde anlaştığı şeklinde yorumlanacak ve toplumdan geniş destek bulacaktır. 

Bu aşamada siyasal partilerin yönetiminde görev alanların böyle bir mutabakatı kolaylaştıracak bir yaklaşım içinde olmaları beklenir. Oysa basında yer alan haberlere göre CHP’nin bir Genel Başkan Yardımcısı ilk turda bütün partilerin kendi adayını koyacağını, ikinci turdaysa çatı adayının üzerinde uzlaşma sağlanabileceğini söylemiş. Bence böyle bir yaklaşımın daha ilk turdan başlayarak seçimlerin partiler arası bir çekişmeye dönüşmesi ve ikinci turda da bu çekişmenin olumsuz etkilerinin görülmesi riskini yaratması olasılığı güçlüdür 

Aynı Genel Başkan Yardımcısının, adı kamuoyunda Cumhurbaşkanı adayı olarak
ön plana çıkan ve destek bulan kimi kişiliklere karşı tavır alıp onlara Partide tepki olduğunu ileri sürmesi de yakışık almamıştır. Parti tabanının eğilimini kim ve nasıl ölçmüştür? Partinin yetkili kurulları bu konuda görüş oluşturmuşlar mıdır? Herhangi bir ad üzerinde olumsuz görüş bildirilmesi konusunda Partide alınmış bir karar var mıdır?


Iki. mıhalefet liderinin ortak bir aday üzerinde temas ve çalışmalarını sürdürdükleri bu aşamada kamuoyunda adları ön plana çıkan kimi kişiler hakkında açıkça olumsuz tavır sergilemek belki de seçimlerde muhalefetin başarı şansını gölgeleyebilir ve iktidar adayının şansını artıracak sonuçlar verebilir. Bunun ülkemize ödeteceği bedel yüksek olacaktır. Siyasal partilerde sorumluluk konumunda olmayanların, basın mensuplarının ve akademisyenlerin farklı görüşler sergilemeleri demokrasilerde yadırganacak bir durum değildir. Yadırganacak olan partinin ortak görüşünü yansıttığı varsayılanlarn toplumu ve Parti tabanını yanıltacak bir tutum sergilemeleridir.

Türkiye’de uzunca bir süreden beri yaşanan olumsuzlukları, sıkıntıları ve kaygıları gidererek taze ve umutlu bir yenilenme şansının yakalandığı bu günlerde iktidarın kendi adayını Cumhurbaşkanı seçtirme çabasına destek olmak istemeyenlerin sözlerinde ve davranışlarında çok dikkatli olmaları gerekmektedir.

Saygılar, sevgiler

Onur Öymen : Kuzey Suriye’deki Gelişmeler.. / Latest Developments in Northern Syria by Onur Oymen

Sayın Onur Ömen,

Kuzey Suriye” yerine “Suriye’nin kuzeyi” denilmesinden yanayız.
Ahmet Saltık, 28.7.12

Kuzey Suriye’deki Gelişmeler

Onur Öymen

Barzani, Suriye’deki farklı Kürt gruplarını Kuzey Irak’ta toplayarak onların
“Suriye Kürt Ulusal Konseyinin” (SKUK) çatısı altında Esat’la mücadele konusunda ikna etti. Barzani’nin baskısıyla bu gruba katılanlardan biri de PKK çizgisindeki silahlı PYD terör örgütü oldu.

SKUK üyesi Kava Aziz, “Suriyeli Kürtler bağımsızlık ve özgürlük için mücadele ediyor.” dedi.

ABD Dışişleri Bakanı Bayan Clinton, muhaliflerin kurtarılmış bölgelerini genişletmelerinin yalnızca bir zaman sorunu olduğunu söyledi.
Yani Amerika’nın bu gelişmeyi memnunlukla karşıladığı görülüyor.

Amerikalı 60 eski bürokrat ve dış politika uzmanı Başkan Obama’ya bir mektup göndererek, isyancıların kontrol ettikleri bölgelerin üzerinde direnişçilere
hava koruması sağlanmasını önerdiler.

Bizim kaygı duyduğumuz gelişmeleri Amerika sevinçle karşılarken,
Türkiye’nin Suriye konusunda hala Amerika’nın çizgisinde olduğunu söyleyebilir mi?

Kuzey Irak’ta Türkiye’nin PKK’yı tasfiye etmesine karşı çıkan Amerika, Suriye’de farklı bir politika izler mi? Özellikle Kürtler, Amerika’nın baş düşman saydığı Esad’a karşı mücadele edip kendi özerk bölgelerini oluştururken…

AKP Hükümeti, Kuzey Suriye’deki terör yanlılarının etkisinde bulunan “kurtarılmış bölgelere” gerekirse askeri müdahalede bulunabileceğinin işaretlerini veriyor.
Ancak, siyasi olarak bulduğu ilk çözüm, Dışişleri Bakanını Kuzey Irak’a gönderip Barzani’nin desteğini istemek.

Oysa bu kaygı verici oluşumun arkasında Barzani’nin olduğu açıkça ortada.

Kaldı ki, Türkiye’nin Irak’taki siyasi muhatabı Barzani olabilir mi?
Irak’ın dış politikasından sorumlu olan Bağdat Hükümeti değil mi?
Barzani’yi fiilen bir devlet başkanı konumuna yükseltip meşrulaştırmış olmuyor muyuz?

Üstelik öteden beri Türkiye’ye karşı teröristlerin saldırı üssü haline gelen
Kuzey Irak’ta, Meclisin verdiği yetkiye karşın PKK’yı tasfiye için kapsamlı bir harekât yapamayan Hükümet, Suriye’deki benzeri terör oluşumunu bertaraf edilmesi için
askeri güç kullanmayı halka nasıl izah edebilir? Muhalefet buna ne der?

Kuzey Irak’taki terör tasfiye edilmeden Suriye’deki tehlikeli gelişmeleri önlemek zor.
Hükümet, Esad’ın devrilip yerine kendisinin de destekleyeceği bir Müslüman Kardeşler iktidarının işbaşına geleceği umuduyla çıktığı yolda, şimdi beklemediği tehlikelerle karşı karşıya kaldı.

Dimyat’a pirince gitmenin zamanı değildi…

Saygılar, sevgiler. 28.7.12

Onur Öymen
=======================================
www.ahmetsaltik.net 28.7.12

“Kuzey Suriye” yerine “Suriye’nin kuzeyi” denilmesinden yanayız.
Ahmet Saltık, 28.7.12