Etiket arşivi: kök neden

AKP = RTE’nin Boğaziçi Çıkmazı

AKP = RTE’nin Boğaziçi Çıkmaz

Kayyım rektör Bulu “intihalci” (aşırmacı) dolaşan savlara göre..
YÖK derhal soruşturup Doktorasını iptal edebilir, Bulu’nun..
O zaman rektör olma koşullarını da yitirir 2547 sayılı yasaya göre.
Profesör sanı (unvanı) da düşer, sorun biter.
Ama bu YÖK değil ne yazık ki!
Muhalefet yarın topluca Boğaziçi Üniversitesi önüne gidip basın açıklaması yapmalı.
Bulu’yu istifaya, iktidarı atamayı geri çekmeye, YÖK’ü intihal soruşturmasına çağırmalı!

  • Çünkü bu ülkede artık a’dan z’ye herrrrrrrrrrrrrrrrrr bir şeye, ama herrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr her bir şeye artık, 2017 Anayasa değişikliklerinden bu yana, 9 Temmuz 2018’de Erdoğan’ın tahta çıkmasından bu yana “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” adı verilen ve hepimizin alık yerine konduğu bu ucube düzende TEK BİR ADAM karar veriyor; Padişahlardan daha yetkili..
  • O seçiyor, o atıyor, o hükmediyor, o terörist diyor, o millete zillet – illet diyor, bölüyor..
  • O, Atatürk ve İsmet İNÖNÜ’ye “2 ayyaş” demeye yeltenebiliyor hiç sıkılmadan !!!???

Kök neden budur ve öbür tüm sorunlar buna ikincildir, bu sorunun türevleridir:

Herkesin yüzleşmesi gereken YAKICI – ÇARPICI – TUTSAK ALICI.. gerçek bu – dur!

Gündem değiştirmeye de çoook yaramaktadır son manevralar..

Feci ekonomik çöküntü, boğucu işsizlik – yoksulluk, intiharlar, iflaslar, borçlar, zamlar..

Her gün 100’ü çok aşkın insanımızın SALGINA vahşetle kurban verilmesi ve bunun olağanlaştırılması, 2-4 hafta kapanmaya bir türlü yanaşmayan sermaye yanlısı anlayış..
O anlayış ki, kezlerce Türkiye’yi bir ANONİM ŞİRKET gibi yönetme niyetini açıklayan ve öyle de yapagelen bir siyaset dayatmakta..

  • “Türkiye A.Ş.” iflas ettirildi “Ben ekonomistim” diyen RTE tarafından!

Ancak korku da dağları bekliyor hatta sarmış durumda Beştepe kaçak sarayını..

Acaba bir GEZİ daha olur mu?

İşler saman alevi gibi büyür ve denetimden çıkar mı??

Bunca polis baskısı bu yüzden..

İstanbul’da ışık yakıp söndüren, tencere – tava çalan evlerin kapılarını Anayasal KONUT DOKUNULMAZLIĞI hakkını apaçık çiğneyerek taciz ve tehdit etmeye dek vardıracak ölçüsüz ürkü (panik) tepkisi!

Boğaziçi Üniversitesinin atanmış rektörü Yönetim Kurulunu veya senatosunu toplasa ve hocalar hiiiç konuşmayıp “yukarı baksa”.. ne olur? Herhangi bir karar alınıp Üniversite yönetilebilir mi?
Hayalleri olduğu için istifa etmeyi düşünmediğini açıklayan atama rektör Bulu felç olur. En etkili araç budur belki de.. Salt öğrenciler değil, hocalar da çoook etkin, hatta belirleyici olabilir.

Artık sular çoook ısındı.. AKP inişi durdurulamıyor.. Eteklerde tüm taşlar tükendi.
“Terörist” sakızı artık ağzımızda çürüdü, öğürtü uyandırıyor, halkta da karşılığı kalmadı.

Muhalefeti kandırıp, “GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER REJİM” tuzakları, havucu ile gündem değiştirilip zaman kazanılamaz ise Abbas yolcu..

Bu koşullarda 2023 Haziran’ını bekleme olanağı yok iktidar için. Beklemek zorunda kalırsa 2 sonucu var :

1. Seçimi hezimetle kapatıp AKP’nin partiler mezarlığına – çöplüğüne atılması.
2. RTE’nin 3. kez CB adayı olamaması! (Anayasa md. 101/2)

Tek çare muhalefeti kandırıp, muğlak anayasa değişiklikleri ile durumu kurtarmaya çabalamak..

RTE’nin 3. kez aday olabilmesinin tek yolu TBMM’nin erken seçim kararı alması. (Anayasa md. 116/3)
Bunun için de en az 360 oy gerekli. (Anayasa md. 116/1)
Cumhur ittifakı denen AKP + MHP 337’de kalıyor. Çıkış yok..

Muhalefet oyuna gelmemeli…
Bırak kendi ikileminde boğulsun.. Çözülsün, istifalar olsun.. dize gelsin..
Sen eleştirmeyi ve politik seçenekler üretmeyi, sürdür.
Koalisyona yönelmek de bir seçenek olur belki, ceberrut dayatma zayıflar, ekonomik talan hafifletilebilir..

Sevgi ve saygı ile. 04 Şubat 2021, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı Anabilim Dalı (E)
Sağlık Hukuku Uzmanı, Siyaset Bilimi – Kamu Yönetimi (Mülkiye)
www.ahmetsaltik.net         profsaltik@gmail.com
facebook.com/profsaltik     twitter  @profsaltik 

 

Ankara Tabip Odası’ndan Şarbon Paneli

Ankara Tabip Odası’ndan Şarbon Paneli


Bizim de üyesi olduğumuz Ankara Tabip Odası / Halk Sağlığı Komisyonu‘nun etkinliği önemli.. Ağırbaşlılıkla, bilimsel sorumlulukla ve yetkin uzmanlarınca tartışılacak.

  • Ne yazık ki siyasal iktidar Anayasa ve yasalardan kaynaklanan halkın sağlığını koruma görevini yerine getirmiyor / getiremiyor.. Anayasa md. 56 ile 5. madde ve İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi md. 25 en başta olmak üzere..

Birçok nedeni var ama sonuç ciddi ve ağır..

  • Türkiye’de gıda güvencesi ve güvenliği de ne yazık ki kalmadı.

16 yıllık tek parti iktidarı, Türkiye’yi her bakımdan perişan etti..

Kamu kurumları görevlerini yap(a)madıkları gibi, halkın doğru bilgi alma hakkını bile engelliyor hatta yanıltıyor!

Basın özgürlüğü de ciddi ve sıkı sansür altında; haber alamıyoruz!

Bunlar suçtur.. İnsan haklarına aykırıdır.. Giderek örtük faşizmin açık faşizme dönüşmesidir ki, bu da ayrıca Anayasayı ihlal suçudur. (TCK md. 309)

Geriye, nefes alabileceğimiz namuslu – bilimsel meslek örgütleri kalıyor. İyi kötü Anayasa md. 135 üzerinden ayrı ayrı yasaları sayesinde..

Bu kurumları kollamak boynumuzun borcu..

Ankara dışında olmasa idik mutlaka katılırdık bu önemli toplantıya.

Emek veren ve vereceklere teşekkür ederiz..

Şarbon ile ilgili güvenilir tıbbi bilgiler başlıca 2 kaynakta :

1. WHO / DSÖ, Dünya Sağlık Örgütü
2. CDC, ABD

Bağımsız – özerk bilimsel kurumların vazgeçilmez önemi bir kez daha görülüyor sanırız..

AKP = Erdoğan hepsini bilerek ve isteyerek sistematik olarak yok etti, parlamentolu – anayasalı bir HÜKÜMDARLIK kurdu.. Hatta Hanedan.. Devletin Hazine ve Maliyesi damada emanet.. Oğul Bilal, hiçbir yasal konumu olmadan uluslararası resmi toplantılarda babasıyla aynı masada.. Hem suç hem çok utandırıcı.. Türkiye dünyaya rezil oluyor..

21. yy’da sürdürülebilir mi; kuramsal olarak HAYIR!
Ama pratikte, gittiği yere dek kâr sayılıyor..
16 yıl az mı?? Her köşe başında imam eğitimi almış kamu görevlileri..
Liyakat tu kaka, mutlak sadakat temel koşul..

  • Ülke talan edildi ve ekonomik – demokratik – hukuksal – ahlaki… çöküntüye sürüklendi.. 

Yaşanan somut sorunların, örtülmeye çalışılan ŞARBON salgını da elbette dahil, temel / kök nedeni bu olgudur.

  • Neo-liberal vahşi piyasa kapitalizmi; serbest piyasa dini!

Salt bilimsel – teknik savaşım yetmez, örgütlü politik savaşım zorunludur ve belirleyici olan da budur!

Halkı, yaşadıkları somut gerçekler üzerinden, olguları ilişkilendirerek aydınlatmak koşuldur.

Sevgi ve saygı ile. 11 Eylül 2018, Datça

Dr. Ahmet SALTIK
Ankara Üniv. Tıp Fak. – Mülkiyeliler Birliği Üyesi
www.ahmetsaltik.net     profsaltik@gmail.com