Etiket arşivi: kıdem ve liyakat

ÇOK YAKINILAN BÜROKRASİDEN ESER KALDI MI? AFAD ÖRNEĞİ

Mahmut ESENmahmut esen (@mahmutesen19) / Twitter

Em. Mülkiye Başmüfettişi

06.02.2023 tarihinde meydana gelen ve 11 ilimizi etkileyen büyük deprem afeti sırasında Devlet birimlerinin afet bölgesine ulaşma, ilkyardım/kurtarma faaliyetleri başta olmak üzere depremzedelere verilmesi gereken hizmetlerde geç ve yetersiz kalındığı bilinmektedir.

Bu yüzden özellikle afet ve acil durumlarda verilecek hizmetlerin, yurt düzeyinde gerçekleştirmesinde ilk sırada görevli Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı-AFAD yöneticileri hakkında ağır eleştiriler yapılmış, yapılmaya devam edildiği görülmektedir. Bu eleştirilerde büyük ölçüde haklılık payı vardır.

Bununla birlikte   yazımızda, bu tür eleştiriler yerine, eleştiriye yol açan durumların kaynakları/nedenleri, yığınakta yapılmış hatalar ve bunların giderilmeleri üzerinde durulmaktadır. Bu bağlamda AFAD örneğinden hareketle ülkemizde bürokrasinin içinde bulunduğu, ulaştığı durum açıklanmaya çalışılacaktır.

Bilindiği üzere ülkemizde siyasetçilerin; yıllardır bürokrasi ile mücadele ettiklerini, bürokrasiyi kaldırmak için çaba gösterdiklerini dile getirdikleri, bürokrasiyi hizmetlerin önünde engel/ayak bağı olarak değerlendirdikleri görülmektedir. Mevcut (varolan) siyasal iktidar bu amacını büyük ölçüde gerçekleştirmiş bulunmaktadır.

Bu yüzden gelinmiş son aşamada ne yazık ki ülkemizde bürokrasi kalmamış veya yok denecek ölçüde azalmıştır. Çünkü bir ülkede bürokrasinin varlığından söz edilebilmesi için öncelikle bürokratların mesleksel bilgisine göre işe alınması; yapacağı görevin kurallarının açık/seçik belli olması, bürokratın işinin gereklerine/kurallara göre hareket edebilmesi, mesleğinde kıdem ve liyakate dayalı olarak yükselebilmesi, bilgi ve deneyimleriyle siyasetçiye yol gösterebilmesi gerekmektedir. Bürokrasinin sözü edilen bu tür temel görevlerini zamanında ve noksansız (eksiksiz) yerine getirebilmesi için kurumsal hafızası (belleği) olan köklü bir idari (yönetsel) yapı, uygulayacağı (sıklıkla değişmeyen) belirli kuralların bulunması gerekmektedir.

Oysa ülkemizde son yıllarda sıklıkla görüldüğü üzere; organizasyon ve metot araştırmaları, kadro analizleri vb. bilimsel araştırma yapmadan yeni kamu idareleri ve birimleri kurulmakta, mevcutları sıklıkla yenilenmekte, kamu idarelerinin yönetsel yapılarında deneme ve yanılma yöntemiyle büyük değişikliklere gidilmekte, personelin görev tanımlarında da ilgililerin dahi takipte zorlandığı hızlılıkta baş döndürücü tarzda düzenlemelere gidilmektedir. Böylesi bir ortamda, uygulanacak kurallar konusunda dahi bilgi/deneyim sahibi bürokrat/bürokrasiden söz edilebilmesi çok zordur.

Nitekim bunun yakıcı bir örneği deprem sırasında AFAD hizmetlerinin uygulanması sırasında da görülmüştür. Deprem ülkesi olan/sıklıkla deprem olayları ile karşılaşılan ülkemizde afetlerle ilgili kamu idaresi olan AFAD’ın teşkilat (donanım) yapısı ve görevlerini düzenleyen mevzuat çok fazla değiştirilmiştir. AFAD’ın idari (yönetsel) yapısı ve görevlerine ilişkin geniş kapsamlı/köklü son değişiklik sadece (yalnızca) 9 ay önce gerçekleştirilmiştir.

Bu yüzden teşkilatta (örgütte) yeni yapılanma ve görev değişiklikleri nedeniyle AFAD’ın; 9 ay sonra meydana gelen asrın felaketi (yüzyılın yıkımı) bir deprem için hazır olması/hazırlık yapması bir yana, kendi iç yapılanmasını, örgütlenme sorunlarını dahi (bile) çözümleyebilmiş olması kolay değildir. Gerçekten de yeni kurulmuş başkan yardımcılığı ve 4 genel müdür kadrolarına bile depremden 25 gün önce atamaları yapılmıştır. AFAD genel müdürlerinin deprem bölgesindeki iş ve işlemlerini değerlendirirken henüz 25 günlük kıdeme sahip oldukları gerçeği göz ardı edilmemelidir.

Deprem sırasında AFAD’ın hizmetlerinin arzu edilen seviyede (düzeyde), hızlı ve verimli bir şekilde (biçimde) verilmesini engellediği (dolayısıyla bürokrasiyi ortadan kaldırdığı)  düşünülen AFAD’ın teşkilat (örgüt) yapısı ve görevleri konularında son 14 yıl içinde yapılmış çok sayıda ek/ değişiklikler tarihsel süreç içinde özetle aşağıya çıkarılmıştır.

129.05.2009 gün ve 5902 sayılı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunu kabul edilmiştir.

Kabul edilen Yasayla; afetlerle ilgili olarak görev yapan İçişleri Bakanlığına bağlı Sivil Savunma Genel Müdürlüğü, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’na bağlı Afet İşleri Genel Müdürlüğü ve Başbakanlık’a bağlı Türkiye Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü kapatılmıştır.

Başbakanlık’a bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) kurularak; afet/acil durumlar ve sivil savunmaya ilişkin hizmetlerin ülke düzeyinde etkin bir biçimde gerçekleştirilmesi için gerekli önlemlerin alınması, olaylar öncesi hazırlık, olay sırasında müdahale (girişim) ve iyileştirme çalışmalarını yürüten kuruluşlar arasında eşgüdüm sağlanması ve bu konulara ilişkin politika üretilmesi ve uygulanması amaçlanmıştır. Bu bağlamda;

– AFAD merkez örgütünde plan/programları onaylamak, afet acil durumlarında bilgileri değerlendirmek ve önlemleri belirlemek, deprem zararlarını azaltmak depremle ilgili araştırmalar yapmak vb. iş/işlemler için bakanlıkların ve kimi kamu kurumlarının üst yetkililerinin katılımı ile (3) ayrı daimi (sürekli) kurul oluşturulmuştur.

Ayrıca  5 ana hizmet birimi oluşturulmuştur.

-AFAD’ın taşra örgütü olarak her ilde il özel idaresi bünyesinde valiye bağlı il afet ve acil durum müdürlükleri kurulmuştur. (Mevcut/varolan birimler korunmuştur.)

Belirli illerde daha önceden kurulmuş bulunan ve doğrudan merkez örgütüne bağlı sivil savunma arama ve kurtarma birlik müdürlüklerinin ise  görev yerleri değiştirilene dek merkeze, görev yeri değiştikten sonra bulundukları il özel idaresine bağlanması kabul edilmiştir. Genel idare kuruluşu olan AFAD’ın taşra örgütü, mahalli idare (yerel yönetim) birimi olan il özel idaresine bağlanmıştır. Oysa bu durum bakanlıkların kuruluş görev esaslarını (temellerini) belirleyen temel mevzuata/ yönetim ilkelerine aykırıdır. Zira AFAD ile taşra teşkilatının (merkezi yönetim/il özel idaresi) bütçeleri bile farklıdır.

Başlangıçta, kuruluşta yapılmış hatalar nedeniyle kabul edilişinden iki yıl geçmeden geçici olanlar hariç (dışında) toplam 26 madde olan AFAD kuruluş yasasında çok yönlü köklü değişiklikler yapılmaya başlanmıştır. Nitekim 29.05.2009- 27.07.2018 tarihlerini kapsayan toplam (9) yılı kapsayan dönem içinde 5 ayrı yasayla (kimi maddeleri mükerrer/yinelenen olmak üzere) toplam 21 maddesinde ek/değişiklikler yapılmıştır.  Bu bağlamda merkez ve taşra örgütü yeniden yapılandırılmış; merkezde 3 yeni başkanlık kurulmuş, taşra örgütü doğrudan valiye bağlanmış, arama – kurtarma birlik müdürlükleri de il afet ve acil yardım müdürlüğü bünyesine alınmış; birimlerin görev tanımlarında köklü değişikliklere gidilmiştir.

2- Başkanlık/Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişin altyapısının hazırlayan, kamu idarelerinin örgütlenme yasalarında köklü değişiklikler, bu bağlamda bir tür “mıntıka temizliği” yapan 2.07.2018 gün ve 703 sayılı KHK ile, 5902 sayılı 9 yıl önce yürürlüğe girmiş olan AFAD Teşkilat Yasasının 3 maddesi dışında tüm hükümleri yürürlükten kaldırılmıştır.

3- Yeni dönemde AFAD kuruluş, görev yetkileri; 15.07.2018 gün ve 4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile (CBK) 27 madde olarak yeniden düzenlenmiştir.

AFAD merkez/taşra örgütü tümüyle İçişleri Bakanlığına bağlanmış, merkez ve taşra örgütlerinin bağlı oldukları makamlar bakımından farklılık giderilmiştir. Merkez örgütü (1) başkan;  (3) başkan yardımcısı, (12)  daire başkanlığı, hukuk müşaviri ve özel kalem müdürlüğünden oluşturulmuştur. Kurul sayısı 3’ten 1’e düşmüştür. Taşra örgütünde varolan yapılanma korunmuştur.

Ancak AFAD’ın kuruluş görevlerini düzenleyen bu maddelerde  (4 yıldan az bir süre içinde) 18.9.2020 günlü 67 sayılı ve özellikle 9.06.2022 gün ve 103 sayılı CBK ile köklü/geniş kapsamlı ek ve değişikliklere gidilmiştir. Bu bağlamda;

-Afet ve acil durum danışma kurulu kaldırılmıştır.
-Başkan yardımcılarının sayısı 2’ye indirilmiştir. 4 daire başkanlığı genel müdürlük düzeyine getirilmiş, (6) daire başkanlığı kaldırılmış, 2 daire başkanlığına ise dokunulmamış, basın halkla ilişkiler müdürlüğü ile afet araştırmalar merkezi kurulmuştur.

AFAD Başkanı da içinde olmak üzere tüm birim başkanlıklarının görevleri yeniden düzenlenmiştir.

Sonuç itibarıyla (olarak); idari (yönetsel) yapılanma ve personelin (çalışanların) görev tanımlamalarında yönetim biliminin gereklerine göre davranılması, dolayısıyla kısa aralıklarla deneme-yanılma yöntemine göre değişikliklere gidilmemesi, kurum/kuralların sıklıkla değiştiği durumlarda bunları uygulayacak deneyim ve bilgi sahibi bürokrat kalmayacağı..
gerçeği göz ardı edilmemelidir.

Depremden bu yönden de ders alınmasında yarar vardır.