Etiket arşivi: Gizli Belgelerin Sızdırılması ve Basın Özgürlüğü

Onur ÖYMEN : Gizli Belgelerin Sızdırılması ve Basın Özgürlüğü


Gizli Belgelerin Sızdırılması ve Basın Özgürlüğü

Portresi_ATA_ile Onur ÖYMEN

Sayın Başbakan kimi gizli belgelerin bir gazetede yayınlanması üzerine o gazete ve haberi yazan gazeteci aleyhinde
çok ağır suçlamalarda bulundu ve yargıyı göreve davet etti.
Gizli belgelerin basına sızdırılması bütün ülkelerde yasaktır ve suç oluşturur.

Ancak bu gibi durumlarda demokratik ülkelerde yasal sorumluluk esas olarak belgeleri sızdıranlardadır. Bunları yayınlayan gazetelerin mahkûm edildiğini işitmedik.

Bunun en ilginç örneklerinden biri Amerika’nın 1945-1967 arasında Vietnam’da izlediği politikaların gerçek yüzünü belgeleyen ve Amerikan Savunma Bakanlığı Pentagon tarafından hazırlanan çok gizli belgelerin gazeteci Daniel Ellsberg tarafından elde edilerek basına verilmesi olayıdır. “Pentagon Belgeleri” denilen bu belgelerin bir bölümünü yayınlayan New York Times gazetesi belgelerden Başkan Johnson’un halka ve Kongre’ye sistemli olarak gerçek dışı bilgiler verdiğinin anlaşıldığını yazdı.

Belgelerde Güney Vietnam’ın ayrı bir devlet olarak ortaya çıkartılmasının Amerika’nın eseri olduğu ve Başkan Eisenhower’in Ngo Dinh Diem’in Devlet Başkanlığına seçilmesini sağladığı, daha sonra yönetiminden memnun kalmadığı Diem’e karşı 1963 yılında yapılan askeri darbenin de arkasında olduğu bildirilmekteydi. Amerika’nın darbeyi yapan generallerle önceden işbirliğinde bulunduğu ve darbeden sonra da onları desteklediği ifade edilmekteydi. New York Times bu gizli belgeleri yayınlarken Amerikan Anayasasına uygun hareket ederek hükümetin faaliyetleri hakkında halkı bilgilendirme görevi yaptığını yazdı.

Gazeteci Ellsberg de belgelerin, Başkanların Anayasayı ve içtikleri andı ihlal ettiklerini gösterdiğini belirtti. Hükümet yargı yoluna başvurarak New York Times’taki yayınları bir süre için engelledi. Ellsberg aleyhinde de casusluk suçlamasıyla dava açıldı. Buna karşılık New York Times da Yüksek Mahkemede Amerikan Hükümeti aleyhine dava açtı.

18 Haziran 1971’de Washington Post da Pentagon belgelerini yayınlamaya başladı. Savcının bu yayınları durdurma istemi mahkeme tarafından reddedildi. 15 gazete daha belgeleri yayınlamaya başladı. Federal Mahkeme, belgelerin yayınlanmasının engellenemeyeceği yolunda karar aldı.

Ellsberg ve arkadaşı Russo yargılandı, ancak Federal Mahkeme, ilk yargı sürecindeki hatalar nedeniyle bu iki gazetecinin serbest bırakılmasını kararlaştırdı.

4 Mayıs 2011’de belgeler üzerindeki gizlilik kaldırıldı ve 7,000 sayfalık Pentagon Belgelerinin tümü devletin kütüphanelerinde halkın bilgisine sunuldu.

Basının devletin kimi gizli işlerini ortaya çıkartmasının ilginç bir örneği de
Watergate skandalı oldu. Washington Post’un iki başarılı gazetecisi Bob Woodward ve Carl Bernstein, Cumhuriyetçi Başkan Nixon’un Demokrat Parti’nin binasına gizlice ajanlar soktuğunu kanıtladı. Beyaz Saray’da kurulan gizli dinleme aygıtlarıyla Başkanın içlerinde Jane Fonda, Barbra Streisand ve Paul Newman gibi sinema sanatçılarının da bulunduğu siyasal rakiplerini gizlice dinlettiği ortaya çıktı. Gazetecilerin yayınladıkları
bu bilgilerin sonucunda Başkan Nixon, Kongre tarafından görevinden azledilmek üzereyken istifa etti. Bu gizli işleri belgeleriyle bulup ortaya çıkartan gazetecilere ve onların gazetelerine karşı herhangi bir yasal işlem yapılmadı. Tam tersine,
onların çalışmaları ve elde ettikleri belgeler hakkında övücü sözler söylendi,
kitaplar yayınlandı ve bu çalışmalar bütün dünyada büyük yankılar yaptı.

Başka bir örnek de Wikileaks belgeleri denilen ve 2006’dan bu yana çeşitli ülkelere ilişkin gizli belgelerin Wikileaks örgütü tarafından basına sızdırılması olayıdır. Bu örgütün elinde toplam 1,2 milyon belgenin bulunduğu söylenmektedir. 2010’da Wikileaks’in Amerikan Hükümetinin dış temsilcilikleriyle gizli yazışmalarından oluşan 250,000’den çok belgeyi New York Times, Le Monde, The Guardian, Der Spiegel, El Pais gibi önemli gazeteler aracılığıyla kamuoyuna duyurması bütün dünyada yankı yaptı. ABD Wikileaks ve sorumlusu Julian Assange hakkında adli işlem başlattı. Belgeleri Wikileaks’e sızdıran Amerikan askeri Chelsea Manning 35 yıl hapis cezasına çarptırıldı ve orduyla ilişkisi kesildi. İsveç ve başka kimi ülkeler Wikileaks’in özgün belgelerinin bir bölümüne
el koydular ama bu belgeleri yayınlayan gazeteler hakkında yargı yoluna başvurulduğu duyulmadı.

Aynı biçimde Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı NSA’nın eski görevlisi Edward Snowden, yabancı ülkelerin devlet adamlarının telefon konuşmalarını gizlice dinlendiği yolundaki bilgileri de içeren 200,000 gizli belgeyi basına açıkladı. Bu açıklamaları yapan Edward Snowden aleyhine ABD’nin hukuksal girişimleri oldu. Amerikalılar Rusya’yadan geçici sığınma hakkı elde eden Snowden’in iadesini istediler ama O’nun verdiği bilgileri yayınlayan gazeteler ve de Spiegel gibi dergiler hakkında yargı yoluna başvurulduğu duyulmadı.

Bu örneklerin de gösterdiği gibi, devletler gizli belgelerinin ele geçirilip yayınlanması konusunda çok duyarlıdırlar ve bu belgeleri sızdıranlar hakkında yargı yoluna başvururlar. Ama demokratik ülkelerde bu bilgileri yayınlayan gazetelerin yargılanıp mahkûm edildikleri duyulmadı.

Hükümetin Türkiye’de kimi gazetelerde yayınlanan gizli belgelerle ilgili tavrını belirlerken yalnız yasalardaki hükümleri değil, aynı zamanda dünyadaki bu gelişmeleri de
dikkate alması ve yasa dışı belgeler sızdıranlar hakkında yasal yollara başvururken
basın özgürlüğünü zedelemekten kaçınması ve belgeleri sızdıran devlet görevlileri yerine onları yayınlayan gazeteleri hedef almaktan kaçınması bence daha uygun olur.