Etiket arşivi: Çöken IŞİD politikasının

Erol Manisalı : Suriye’de Büyük Paket

Suriye’de Büyük Paket

Dostlar,

Deneyimli ve birikimli yazar Sayın Prof. Dr. Erol Manisalı,
çok bilinmeyenli Suriye deklemini irdeliyor aşağıdaki makalesinde..
Okuyalım ve düşünelim.. Erdoğan’a ne oldu? 

Bunca değişken bir rota izlenebilir mi?

Sevgi ve saygıyla.
08.12.2014, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net

===============================================

Suriye’de Büyük Paket

portresi

Erol Manisalı
Cumhuriyet
, 8.12.14

 

– Ankara neden Suriye ve Irak konusunda “bütünleştirilmiş bir planın” peşinde?
– “Esad’ın gitmesine” neden bu kadar endekslenmiş bir politika izleniyor?
İncirlik’in ABD’ye kullandırılmasını bile buna bağlamış.

Çöken IŞİD politikasının yerine neyi ikame etmek istiyor? Güneyde (Suriye, Irak) ve Doğu’daki (İran) Şii kuşatması(!) karşısında, “ne pahasına olursa olsun”,
yeni bir Sünni açılımı mı yaratmak istiyor?

Büyük paket ve Kürdistan

-Suriye’de Esad’ın varlığı, Suriye Kürdistanı’na karşı en önemli güvencedir.
IŞİD ise 3’e bölmenin aracıdır.

-Ankara’nın önerdiği büyük paket, “Kürt koridoru”nun altyapısına yöneliktir. Peşmergenin (Barzani’nin) Kuzey Suriye’deki etkinliği koridorun altyapısını oluşturur.
-Yoksa hesaplar “al koridoru ver Esad’ı” pazarlığına kadar mı dayandı?
-Amerika Kuzey Suriye’de ne Türk ne de Amerikan askeri istiyor.
Bunların yerine peşmergeyi (Kürtleri) tercih ediyor. IŞİD de yavaş yavaş gidecek.

AB de Amerika’nın arkasında duruyor. NATO koalisyonu bunu gösterdi.
Amaçları, inisiyatifin Ankara’nın ve Esad’ın elinden alınması ve
peşmergenin yönetiminde kendi denetimlerine geçmesi.

-Sahnede esas çatışanlar Kürt koridoru ve Sünni mezhepçiliğidir.

Putin’den sonra

Putin’in ziyaretinden sonra Ankara ile Moskova arasındaki farklı görüşler de netleşti.
-Ankara ile Rusya, Suriye konusunda çok farklı duruş sergilediler.
-Rusya, Suriye ve Doğu Akdeniz’de varlığını, ödün vermeden sürdürmek istiyor. Suriye’de yerleşik bir deniz üssü var, devam edecek.
-ABD ve Rusya, Ukrayna’dan sonra bir de Suriye yüzünden birbirlerinin kuyruğuna
fazla basmak istemiyorlar.

Rusya Kürt koridoruna karşı çıkıyor, çıkarları ile örtüşmüyor; malum enerji konusu.
-Ankara’nın Barzani politikası Moskova’yı rahatsız ediyor.
-Ankara bir yandan NATO bağımlılığı, öte yandan Rusya’ya doğalgaz bağımlılığı arasında sıkışmış kalmış. Erdoğan iki tarafı da idare etmek durumunda.
Doğalgaz konusu Türkiye için yaşamsal. Üstelik artırılması için Putin’in gelişinde
yeni anlaşmalar yapıldı.

Putin de Türkiye’ye doğalgaz satışının önümüzdeki dönemlerde artırılacağı
taahhüdü altına girdi.

Öte yandan AKP üst yönetimi iktidarda kalabilmek için ABD’nin desteğine muhtaç.
Ankara bölgedeki konumunu ABD ve Rusya arasında dengelemeye “mahkûm”.

Erdoğan ve Kılınç

Tayyip Erdoğan’ın, Putin’in gelişinde söylediği
“Türkiye, Rusya ve İran bir araya gelmeli, dayanışmayı artırmalı” yolundaki konuşması ilginçtir.

Tuncer Kılınç MGK Genel Sekreteri olarak 7 Mart 2002’de Harp Akademileri’nde seminerde aynı sözcükleri kullandığında herkesin başına gelmedik kalmadı,
kendisinin ve benim de… Hatta bir bakıma farkında olmadan Ergenekon ve Balyoz hareketlerinin ön hazırlıklarının kimileri tarafından başlatılmasına yol açmıştı.
Fincancı katırlarını ürkütmüştü.

Kılınç bu açıklamayı “benim sunduğum tebliğ sonrasında yapmıştı”.
Konu Türkiye Batı ilişkileri idi. (*)

(*) Manisalı, Hayatım Avrupa, “Avrupa’nın Askerle Kavgası” 4. kitap, sayfa 276-331, Cumhuriyet Yayınları, 2009