Etiket arşivi: Batı Emperyalizminin taşeron bölücü terör örgütü PKK

PKK’nın 30. Yılı ve İlk ŞEHİT JANDARMA ER SÜLEYMAN AYDIN…

PKK’nın 30. Yılı ve İlk ŞEHİT JANDARMA ER SÜLEYMAN AYDIN…

Şehit Jandarma Er Süleyman Aydın

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dostlar,

Batı Emperyalizminin taşeron bölücü terör örgütü PKK, 30 yıl önce bu gün Eruh ve Şemdinli’de kendince “baskın” girişiminde bulunarak, diplomatik deyimi ile “prémier” ini (intifada’sını) yaparak politik arenada “ben de varım” demişti.

Türkiye 30 yıldır bu yakıcı ve yıkıcı sorunu çözemedi.

AKP iktidarı ile birlikte “terör yaratarak ülkemizi bölme” aracı emperyalist maşası PKK ile “savaşım” (mücadele) yerine “görüşme” (müzakere, pazarlık) başlatıldı.

Batı’nın istediği de tam da buydu..

PKK aracılığıyla Türkiye’yi istikrarsızlaştırma (de-stabilize etme) politikalarını zaman zaman düşük hatta orta yoğunluklu sıcak çatışma düzeyine de tırmandırmışlardı.
TBMM Bakanı Cemil Çiçek, PKK’nın ardında 28 Avrupa ülkesinin var olduğunu belirterek çok çarpıcı bir gerçeğe vurgu yapmıştı.

Trajik (stratejik?!)müttefik ABD, Çekiç Güç eliyle PKK’ya doğrudan lojistik destek atarken helikopterleri Cudi dağlarında suç üstü yakalandı. Dönemin Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş, TV’lerde bu çıplak gerçeği itiraf etmek zorunda kaldı. Olaya tanık olan Ordu ve Kolordu komutanları da.. ABD ise “basit bir koordinat hatası” olarak kendini savundu! Yani apaçık Türkiye ile dalga geçti..

Ama Türkiye bu ihaneti masaya koyarak ABD ve AB ile yüzleşmeye cesaret edemedi.

ABD, 2002 sonundan bu yana, programını bile kendilerinin yazdığı, kurdurduğu ve türlü yollarla iktidara getirerek orada 12 yıldır tuttuğu siyasal kadrolar eliyle Türkiye’yi yönlendiriyor ve özlediği sonuca erişilmek üzere. Öyle ki, RTE 12. CB / Yarı Başkan seçilerek kritik bir köşeyi dönmesine karşın, Başbakan Yrd. alelacele “açılımın aksamadan yürütüleceğini ve Eylül’de istenen bir sonuca ulaşacağını” açıklamak durumunda kalıyor.. ABD ve AB’yi karşısına almamak, dahası sürgit desteğini almak ve asıl olarak da kendisine yüklediklerimisyonu yerine getirmek üzere bağlılığını doğrulamakiçin.. Ki; iktidarda kalabilsinler, tüm nimetlerinden ölçüsüz yararlanmayı sürdürsünler ve de “HEDEF 2023” bağlamında örtük gündemi gerçekleştirmek üzere güç ellerinde olsun, Türkiye bir ANADOLU FEDERE İSLAM DEVLETİ‘ne dönüştürülebilsin..

Obama’nın nezaket telefonuna can simidi gibi sarılıyorlar.. Konuşmanın süresini bile özellikle öne çıkarıyorlar.. 40 dakikayı önce 2’ye bölersek taraflar 10’ar dk. kullanmış oluyor. Sonra bu 10’ar dakikayı da 2’ye bölmek gerek, RTE Türkçe söyleyecek, çevirmen İngilizce’ye aktaracak.. Bunun tersi de Obama için geçerli.. (Bu görüşmelerde eş zamanlı – simültane çeviri olmuyor..) Dolayısıyla RTE ve Obama gerçekte 5’er dakika konuşmuş oluyorlar ki, bu sürede hal hatır sorma ve diplomatik nezaket içinde kutlama tümceleri kurma ötesinde bir şey sığdırılamaz.. Az eğitimli halka dönük PR – algı yönetimi çırpınışıdır.

****

  • Türkiye bu 30 yılda 50 bin dolayında insanını ve yüzlerce milyar dolar servetini yitirdi.

Halkın morali bozuldu..
Onulmaz yaralar açıldı.
Gerçekte PKK üzerinden emperyalizm amaçlarına fazlasıyla ulaştı.
Çok şükür iç savaş çıkarılamadı; Türk – Kürt boğazlaşması tüm çabalara karşın olmadı.
Şimdi sıra BOP kapsamında Yeni Sevr’i fiilen coğrafya düzleminde uygulamaya geçmek.. RTE de BOP’un = Türkiye’yi bölmenin EŞBAŞKANI olduğunu “bu görevi yaptığını” TV’lerde kezlerce söylemedi mi?

*****

Türkiye’de yurtsever – ulusalcı güçlerin politikalarını bu bağlamda belirlemeleri gerekiyor.

Kürt yurttaşlarımız kardeşlerimizdir.

Anadolu’da çooooook uzun yüzyıllardır birlikte yaşıyoruz.
2 milyonu aşkın Türk – Kürt evliliği söz konusudur ve bizim ailemizde de olmuştur..
Kürt yurttaşlarımız Ülkemizin 1. sınıf yurttaşlarıdır..
Hepimiz, etnik köken – inanç vb. ayrımlar gözetmeden T.C.’nin eşit ve 1. sınıf yurttaşlarıyız.
ULUS DEVLET ilkeleri dışında bir etnisiteye ya da inanç kümesine ayrıcalık tanımak, azınlık yaratmak… demokratik değildir; insan hakları kuramına da aykırı düşer, hatta ayrımcılıktır ve de BÖLÜNME getirir. Bu da yalnızca emperyalizmin işine yarar.

Bu bakımdan, ÜLKE VE ULUS BÜTÜNLÜĞÜNÜ koruyacak biçimde
demokratik standartlarımızı, ekonomik gönencimizi artırmak ortak hedefimiz olmalıdır.

Emperyalizmin bildik alçakça oyunlarına gelmeyelim..

Bunların başında DIVIDA ET IMPERA (BÖL VE YÖNET!) geliyor..

Kürt kardeşlerimizin PKK’nın yüz kızartan emperyalist taşeronu kanlı eylemlerini dışlamasını ve yalıtmasını beklemek hakkımızdır.

Hep sorduğumuz 2 soru var :

1. Emperyalizmin tarihte hangi halka özgürlük getirdiği görülmüştür??
Bu beklenti (ham hayal!) gerçekçi olmadığına göre, trihte örneği olmadığına ve
emperyalimin özüne ters olduğu halde PKK’ya destek niyedir ki?

2. Emperyalizm ile işbirliği yaparak anavatan Türkiye’ye karşı özgürlük savaşımı vermek
gibi korkunç bir çelişki – açmaz, hatta İHANET Kürt kardeşlerimize yakışır mı??

Sonuç olarak; büyük ATATÜRK‘ün ünlü söylemini anımsamak ve anahtar olarak kullanmak yetecektir :

* “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına / Türkiye ahalisine TÜRK MİLLETİ denir…”

Dışarıda kalan var mı?
Bu tanım ırkçı – biyolojik değil; ama tarihsel – sosyolojik – gerçekçi ve biricik!

Her şeye karşın, yine de, tüm insancıllığımızla, bu kanlı kardeş kavgasında yitirdiğimiz
tüm insanlarımızı anmak ve tarafların acılarını paylaşmak istiyoruz.

Sevgi ve saygıyla.
15.8.2014, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net