Etiket arşivi: Balyoz-Ergenekon gibi kumpas davalar

AMİRAL BATMADI, PEKİ KATİL KİM?

Naci BEŞTEPE
E. Tümgeneral

Açılmaması gereken bir dava idi. Çünkü suç yoktu ortada.

104 emekli amiral whatsapp yazışması ile ülke gündemindeki iki konuda fikirlerini açıklayan bir metin hazırlıyorlar. Metin medyada yayımlanıyor.

Yapılan yalnızca ve yalnızca anayasal bir hak ve özgürlük olan “düşünce açıklama

Darbe paranoyakları fırlıyor hemen. Vaay siz nasıl açıklama yaparsınız!
Siz vatandaş değilsiniz ki, askersiniz.
Asker darbecidir. Konuşması bile darbedir.
Hele 104 kişi bir araya gelmişse, hükümeti devirmek için yeterli cebir ve şiddet oluşmuş demektir.

Cumhurbaşkanı avukatının dediği gibi;

  • Amiraller emekli de olsa darbe yapacak güçleri vardır. Devletin sırlarını bilirler.
  • Seferberlik ilan edilse göreve çağırılırlar (Hep beraber gülüştük, sağ olsun).
  • Açıklama darbe muhtırasıdır.
  • Hükümete parmak sallamışlardır.

KÖTÜ ÖRNEKLER

Sanık avukatları çok güçlü idiler. Çünkü tam haklıyı temsil ediyorlardı.
Ancak bunun ötesinde çok birikimli ve cesurdular.
Mahkeme heyetine, Balyoz-Ergenekon gibi kumpas davalarının hakim-savcılarının sonlarını anımsatarak kötü örneklere benzememeleri konusunda ciddi uyarıda bulundular.

Sarıklı amiral konusunda da, Montrö konusunda da söylenenlerin son derece yerinde ve doğru olduğunu, suç ögesi olmadığını her türlü yasal yönüyle açıkladılar.

Amirallerin iktidara parmak sallamadığını, aksine iktidarın vatandaşa konuşmaması, kendini eleştirmemesi için parmak salladığını söylediler.

Savcılık mütalaasına karşı savunmaların bitmesiyle kısa bir aradan sonra mahkeme heyeti başkanı kararı açıkladı.

Oybirliği ile; iddianamede belirtilen (darbeye teşebbüs) suçun oluşmadığına ve sanıkların hepsinin beraatine (aklanmasına) karar verildi.

Açılmaması gereken davanın önemli bir aşaması sonuçlandı.

İTİRAZ TAMAM YA SÜRGÜN ?

Bundan sonra ne olur? Savcılığın karara itiraz ederek istinafa gideceği haberleri hemen yayıldı.
Bu, davayı açan ve ceza isteyenlerden beklenen bir tepkidir.
Hukukun gereği midir, görevin gereği midir? Kendileri bilir.
Mahkeme heyetine ve özellikle heyet başkanı yargıca gelince, sanırım sürgünü göze almıştır.

Yargının bağımsız olmadığını, güçlünün hukukunun daha işlevsel olduğunu bilmemesi olanaksızdır. Demek ki “Ankara’da yargıçlar var” diyebilmemizi isteyen yargıçlar hala var. Nereye gönderilseler, vatan toprağında fikri hür, vicdanı hür, başı dik olarak onuruyla yaşarlar.

Ulusun bağrında yaşarlar.

SİLAH ARKADAŞLIĞI

Duruşmaları izlerken öğrendim ki, yazışma grubundaki 30 kadar amiral bildiriyi imzalamamış veya imzalarını geri çekmişler. Kararı duyduktan sonra “keşke” diyeceklerini sanıyorum.
Silah arkadaşlığına uygun davranıp davranmadıklarının değerlendirmesini kendilerine bırakıyorum.
Bir “keşke” de benden.
Keşke bildiri öbür Kuvvetlere de açılsaydı, ben de imzalamış olsaydım.
***

KORGENERAL VURAL AVAR’IN KATİLİ KİM?

28 Şubat FETÖ Kumpası ve İntikam Davası’nda mahkum edilen E. Hv. Plt. Korgeneral Vural Avar bu gün cezaevinde yaşamını yitirdi (20 Aralık 2022).

85 yaşında ve demans hastası idi.
Bir süre önce düşüp kaburga kemiklerini kırmıştı.
Bütün bu olumsuzluklara karşın cezaevinde kalması uygun görülmüştü.

  • Bu doğal bir ölüm değildir.
  • Bu bir katil olayıdır.

Rahmetli komutanımız maktuldür. Dolaysıyla bir katili vardır.
O katil kimdir:

  • Davayı açan FETÖ’cü savcı ve yargıçlar mıdır?
  • Onları davayı açmaya zorlayan veya birlikte hareket eden siyasiler midir?
  • Davayı açanlar tutuklandıktan veya kaçtıktan sonra, yerlerine gelip FETÖ’cülerin kaldığı yerden devam edenler midir?
  • Yerlerine gelenleri özellikle seçip getiren ve kararlarını etkileyenler midir?
  • Yaşları 70-90 arasında olan bu insanların sağlık sorunlarını görmezden gelen, meslek yemini yerine biat ettikleri gücün emrini esas alan, ya da siyasal görüşlerini meslek etiğinin önüne koyan, E. Org. Çetin Doğan için ” Yaşam riski var ama aynı risk evinde olsa da var” diyebilen tabipler midir?

Hepsi midir?

O katil veya katiller mutlak bulunmalı ve yasaların belirlediği cezaları çekmelidir.

Yoksa bu ülkede ne hukuk, ne yargı, ne vicdan ne de insanlık yoktur.