Etiket arşivi: AMAZON

Türkiye’deki dolar milyarderleri

Türkiye’deki dolar milyarderlerinin sayıları azaldı, servetleri arttı

(AS: Bizim kapsamlı katkımız yazının altındadır..)

Türkiye’deki dolar milyarderi sayısı 2016’da bir önceki yıla göre 1 kişi azalırken, bu milyarderlerin toplam serveti 3.1 milyar dolar arttı.
İsviçreli finans devi UBS’nin yıllık milyarderler raporuyla ilgili olarak Sözcü‘ye verdiği bilgiye göre, Türkiye’deki milyarder sayısı 2015’te 30 iken, 2016’da 29‘a düştü. Böylece Türk milyarderlerin kişi başına servet ortalaması 1 milyar 513 milyon dolardan, 1 milyar 672 milyon dolara çıktı.

YAŞ ORTALAMASI 65

2015’te 64.5 olan Türkiye’deki milyarderlerin yaş ortalaması ise 65.5’e yükseldi. Uzmanlar, dünya genelinde 2.4 trilyon dolarlık servetin önümüzdeki 20 yıl içinde sonraki kuşaklara miras kalacağını veya yardım kuruluşlarına bağışlanacağını tahmin ediyor.

Rapora göre, dünya genelindeki dolar milyarderi sayısı %10 artışla 1542‘ye ulaşırken, bu milyarderlerin toplam serveti %17 artışla 6 trilyon dolar seviyesine çıktı. UBS Amerika Özel Varlık Yönetimi Başkanı John Mathews, dolar milyarderi sayısının 2015’te düşüş gösterdikten sonra tekrar yükselişe geçtiğine dikkat çekerek, “Daha etkileyici olan ise milyarderlerin ilgi alanları doğrultusunda yarattığı miraslar. Özellikle sanat ve spora olan kültürel tutkuları dünya genelinde ve içinde yaşadıkları toplumlarda belirgin bir etkiye sahip.” dedi.
Dünyaki milyarderlerin servetinin 1 trilyon 271 milyon dolarının perakendecilik, 903 milyar dolarının teknoloji, 832 milyar dolarının finans 789 milyar dolarının malzeme ve ekipman, 553 milyar dolarının gayrimenkul, 467 milyar dolarının sanayi sektörlerinden kaynaklandığı kaydedildi.

BEZOS, GATES’İN TAHTINI SARIYOR

ABD borsalarında teknoloji hisseleri ‘süper perşembe’ gününde hızla yükselirken, internetten satış devi Amazon kurucusu Jeff Bezos, servetini bir günde 6.6 milyar dolar artırarak dünyanın en zengin kişisi olmaya yaklaştı. Amazon’un üçüncü çeyrek geliri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 33.6 artışla 43.7 milyar dolara çıktı. Amazon hisse değeri yaklaşık yüzde 8.5 değerlenerek 1055 doları aşarken, Jeff Bezos’un serveti 83.5 milyar dolara ulaştı. Bezos 2013’ten bu yana Bloomberg Milyarderler Endeksi‘nde lider olan Microsoft kurucusu Bill Gates‘in 87.9 milyar dolarlık servetine yaklaştı. Gates’in bağışlarla birlikte kasasında 150 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor.
============================
Evet dostlar…

Türkiye’deki dolar milyarderlerinin bedeli

AKP döneminde de küresel kapitalizm sermaye birikimi sürecini ülkemizde sürdürmekte. Oysa AKP, 3 Kasım 2002 seçimini 3 temel vaade dayandırmıştı :

  • Yoksulluk – Yolsuzluk – Yasaklar ile savaşım..

3 temel vaad de yerlere çakıldı.. OHAL’deyiz 15+ aydır, Ülkemizdeki dev yolsuzluklar uluslararası düzeyde soruşturuluyor.. Salt SGK primi bile ödeyemeyen aylık geliri 592,5 TL’nin altında 9 (dokuz!) milyon yoksulumuz var. Geçen yıl Rusya’dan 3,5 milyon ton buğday satın aldık, karnımızı doyuramıyoruz; ülkeye gelen turist sayısı yarılandı..

Dünya genelinde 1542 dolar milyarderi var, Türkiye dünya nüfusunun yaklaşık %1,1’i; buna göre 15-16 dolar milyarderi olması beklenebilir nüfusu ile orantılı olarak ama neredeyse 2 katı!

Ayrıca 80 trilyon doları biraz aşan 2016 yılı toplam küresel geliri içinde Türkiye 2016’da şişirilmiş 856 milyar dolar ulusal gelir ile gene yaklaşık %1,1’lerde. Toplam serveti 6 trilyon dolar tutan 1542 dolar milyarderinin ortalama varlığı 3,9 milyar dolar iken Türkiye’dekilerin ortalama serveti 1,672 milyar dolar. Bu 29 ultra zengin Türk vatandaşı toplam 48,5 milyar dolar servet sahibi ve 2016 ulusal gelirimizin %5,77’sine denk. Bir başka anlatımla ülkemizin 2016’da ürettiği toplam servetin %5,77’sine salt 29 kişi el koydu. Geçen yıl kişi başına ortalama gelirimizin 11 bin dolar olduğu dikkate alınırsa, 1 Türk dolar milyarderi, ortalama gelirli bir yurttaşın 1519 katı gelire sahip. Geçelim 1 Türk’ün dünyaya bedel oluşunu, yoksul Türkler öbürlerinin minik mi minik kesiri ancak..

29 Türk Dolar milyarderinden her birinin ortalama 1,672 milyar dolar olan servetini, aylık geliri brüt asgari ücretin 1/3’ünden = 592.5 TL’den az olan ve bu yüzden SGK’ye zorunlu prim öde(ye)meyen 9 milyon yurttaşa dağıtabilsek ne olurdu acaba?? 1,672 milyar dolar X 3,77 TL = 6 303 444 TL.. 6 303 444 TL/9 milyon yoksul = 700,4 TL.. Görülüyor ki bu 9 milyon yoksula yılda 700,4 TL düşmektedir ve halen ayda 53 TL olan (2017 sonuna dek Anayasa referandumu rüşveti!) SGK’ya zorunlu primlerini ödeyebilirler. SGK açığı, dolayısıyla genel bütçeden aktarım ve genel bütçe açığı azalır; bu yoksullara geçimi için 64 TL yıllık harçlık bile kalırdı! Siz bir de sayısı “resmen” 29 olan bu dolar milyarderlerinin 1’inin değil de birkaçının servetinin bu ellerde toplanmamış olduğunu, halkın olduğunu düşünün.. Ülkemizde yoksulluk = yoksullaşTIRma sorunu kalır mıydı?

Unutulmasın; Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK;

  • “.. bizi mahvetmek isteyen emperyalizm ile bizi yutmak isteyen kapitalizmle savaşımı meslek edinmiş insanlarız…” diye müthiş bir saptama yapmıştı!

Aklımıza bir de İslamda 1/40 fitre-zekat dayanışması üşüşüyor.. 29 süper zenginden salt 1 Türk’e ait 6 303 444 TL servetin %2,5’i bu bağlamda yoksullara dağıtılsa idi?? 6 303 444 TL / 40 = 157 586 TL.. Bunu da SGK yoksulluk sınırı olan 592,5 TL’ye bölsek 266 yoksulumuz kurtuluyor.. Bu jesti ya da İslami yükümü 29 süper zenginimiz yerine getirse, 29 X 266 = 7714 yurttaş yoksulluktan kurtulacak! Ne büyük sevap!

Gelir dağılımı adaletini ölçen Gini katsayısında da AKP döneminde  anlamlı bir iyileşme yok gibi. AKP ekonomi politikaları yoksulluğu azaltma, gönenci (refahı) tabana yayma, gelir dağılımındaki muazzam adaletsizliği giderme sonuçları doğurmadı. Enflasyon ve işsizlik 2 basamaklı. Kayıt dışı istihdam 1/3’lerde. Net hata noksan kalemi denilen kaynağı belirsiz, yurtdışından para girişi yılda 10 milyar dolar gibi muazzam bir büyüklükte.

Şeytan üçgeni 3 açık büyüyerek sürmekte : Cari açık, dış ticaret açığı ve bütçe açığı.. Çare için AKP 2018’de vergiye yüklendi. Yine ağırlıklı olarak dolaylı – tüketimden vergilendirme. Kazanç – harcama temelli vergilendirme hala bir serap. 2018 için 12 milyar TL’yi aşkın “ceza geliri” (!?) bekleniyor. Değişen bir şey yok, Maliye gene tuttuğu kazı yoluyor. üstelik bağırta bağırta.

2017 merkezi yönetim bütçesi yasa ile 587 milyar TL öngörülmüş, ayrıca 57 milyar TL borçlanma tasarlanmıştı. Ekim’de Torba Yasaya 38-39 milyar TL daha ek borçlanma olanağı eklendi. Böylece 2017 bütçesi 587 milyar beklenen gelir + 96 milyar TL borç ile 683 milyar TL’ye erişiyor. Bu bütçede kamu borcu faizi 57,5 milyar TL! Faiz düşüldükten sonra kalan bütçeye “faiz dışı” dersek, ayrıca bu tutardan bir de borç ana parası için pay ayıracağız dişimizi sıkarak, kamu hizmetlerini kısıp vermeyerek – özelleştirerek.. Bu amaçla ayrılacak paya da, “faiz dışı fazla” denmekte ve Ulusal gelirin ne denli yüksek oranını oluşturursa  IMF’den o denli “afferiiiinn!” alacağız.. Örneğin ulusal gelirin %5’ini aşmak ne harika olurdu.. Bu da bütçenin %20’sine denk gelirdi..

İşte kamu maliyesinin AKP ile içine sürüklendiği çöküş tablosu budur.
Erdoğan MB’nda 116 milyar Dolar rezervden söz ediyor. Bir kez bu paranın hepsi likit (nakit) ve kullanılabilir değil.. İkincisi toplam dış borçlar bunun 4 katını buluyor.. Dişimizin kovuğunu doldurmaz bu para..

  • HER-KES ama HER-KES; başta AKP = RTE olmak üzere yersiz hatta zorunlu olmayan
    tüm giderleri kısarak en üst tasarruf konumuna geçmelidir.
  • Üretimi ve dışsatımı artırıcı, nüfusu azaltıcı önlemler ka-çı-nıl-maz-dır!
  • Bölgede çatışmacı politikaları bırakıp savunma giderlerini düşürmek de!

Sürdürülebilir mi, nereye dek? Erdoğan “itibardan tasarruf olmaz” buyuruyor.. “Sizin itibarınız yaşadığımız devasa ve aşırı lüks saraylar, bindiğiniz son model ultra lüks makam araçları ve uçaklarla mı ölçülüyor?” demezler mi adama?? İşlerine bisikletle gidip gelen zengin Batı ülkelerinin Bakanlarından, tarifeli uçaklarla resmi görevlerini yürüten Batı’lı devlet başkanlarından, Renault 21 Manager marka zırhsız ve sade otomobile binen merhum Başbakan Bülent Ecevit‘ten… daha saygın (itibarlı) olduğunuzu mu sanıyorsunuz? Hangi gerekçelerle? Hangi tevazu ve tasarrufla, hangi alçakgönüllükle; hangi saygın politik başarılarınızla?
Hangi, hangi??

Sevgi ve saygı ile. 30 Ekim 2017, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
Ankara Üniv. Tıp Fak. – Mülkiyeliler Birliği Üyesi
www.ahmetsaltik.net     profsaltik@gmail.com

 

Dünyanın Ar-Ge Devleri


Dostlar,

Sn. Prof. Ercan aşağıdaki önemli yazısında dünyanın ilk 10 AR-GE (Araştırma – Geliştirme; Research&Development harcaması yapan devlerini irdeliyor.
Biz de en büyük AR-GE’yi Anayasasında “laik” bir devlet olduğu yazılan bir ülke olarak Diyanet İşleri Başkanlığı’na ayırıyoruz!.

2014 bütçesinde Diyanet’in ödeneği % 18.2 artırılarak yine rekor kırdı.
Bütçeden en çok pay alan kurumların başında olan 
Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB),
5,442 milyar liralık bütçesiyle 13 bakanlığı geride bıraktı! 8 bakanlığın toplam bütçesi ise Diyanet’in ödeneğine yetişemiyor. Böylece, neredeyse tamamı halkın vergilerinden oluşan devlet bütçesinin, küçümsenmeyecek bir bölümü, devletin bir İslam dininin Sünni mezhebine mutlak ayrıcalık tanıyan ‘dinci’ bir kuruma aktarılmış olacak. Bu Bakanlıkların arasında BİLİM ve TEKNOLOJİ BAKANLIĞI’nın da bulunduğunu belirtmeye bile gerek yok sanırız. DİB’in bir de Diyanet Vakfı var ki şirketleriyle, üniversitesiyle… muazzam fonları denetliyorlar.. Bu Vakfın mali portföy büyüklüğü ile ilgili net verilere ulaşılamıyor.

Denebilir ki DİB, Diyanet Vakfı ve uzantılarıyla birlikte Türkiye’de hemen hemen
en büyük KİT’lerden biridir; üstelik DİNSEL alanda.. Bu fonlar da hesaba katıldığında TÜBİTAK bütçesi dahil (1,9 milyar TL; hepsi AR-GE için değil!) Türkiye’nin toplam
AR-GE harcamasının kezlerce katı muazzam bir parasal – insangücü – malvarlığı … kaynağının İlahiyat – Divinity – Teologia alanında harcandığı ortaya çıkar (30+ İlahiyat Fakültesi, 600+ İHL, binlerce Kuran kursu, onbinlerce cami…).. Bu muazzam dinci harcamalara karşılık Türkiye İlahiyat – Divinity – Teologia bilim alanlarına ulusal – küresel ölçekte hangi anlamlı katkıları vermiştir, merak konusudur. (Ayrıca Teoloji’nin özellikle konusu ve yöntemi bakımından Bilim olup olmadığı tartışmaya açık bir konudur..)

Bir de bunca dinci – dinsel harcamaya karşın Dünyanın en ahlaklı toplumuna sahip olabilmiş midir Türkiye?’!

Yoksa, yoksa, ünlü Fransız Aydınlanma öncüsü Denis Diderot
yerden göğe haklı mıdır, tam da tersi mi gözlenmekte Türkiye’de ?

  • Ahlaksızlık ile dini birbirine karıştırmamak gerekir.
    Din olmadan ahlaklılık olabilir ve din ahlaksızlıkla birlikte bulunabilir  
    ve çoğunlukla da böyledir.

Veee, bütün bu “Murphy oluşumları” Türkiye’de nedendir,
kaç vakte dek sürdürülebilecekitr? 

Sevgi ve saygı ile.
15.7.2014, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net

=================================================

Dünyanın Ar-Ge Devleri

portresi

 

 

Prof. Dr. D. Ali ERCAN

 


Değerli arkadaşlar,

Dünyanın Araştırma-Geliştirme (Research&Development) alanında en çok yatırım yapan Uluslararası (AS: Çok uluslu – multi-national) 10 dev şirketin faaliyet alanı yoğunlukla, son 50 yılda küresel paradigmanın simgesi olan elektronik ve iletişim teknolojisidir. 1950 sonrası Elektronik Çağ, 2000 sonrası Robotik Çağ olarak adlandırılıyor. (Tabii bu çağları gerçek anlamıyla yaşayan toplumlar için;
hala orta çağ kafasını taşıyan büyük bir kesim var) 

Aşağıdaki listeye toplam 1 trilyon Doların (AS: Dünyanın küresel geliri   ̴70 Tr $!) üzerinde yıllık Ar-Ge harcaması yapan 10 ülkeyi aldım. (AS: 10 ilk ülkenin toplam
AR-GE gideri 1,120 Tr $)

Ülke Yıllık Ar-Ge Harcaması (Milyar $)

  1.  ABD 400
  2.  Çin 300
  3.  Japonya 160
  4.  Almanya 70
  5.  Güney Kore 56
  6.  Fransa 42
  7.  İngiltere 38
  8.  Hindistan 36
  9.  Kanada 24
  10.  Rusya 24

Bu 1 trilyon Doların kabaca % 1’i Türkiye’nin cebinden çıkıyor. Dünyada düşünen, keşfeden, teknoloji üreten beyinlere Türkiye’nin ödediği yıllık para ~10 milyar $. Dışalım (İthal) ürünler üzerinden dışarıya ödediğimiz Ar-Ge giderimiz, ülke içindeki
Ar-Ge harcamaları toplamının iki katıdır.

Koskoca 77 milyonluk Türkiye’nin (üretim, ulaşım, iletişim, bilişim, eğitim, sağlık vs.vs..) tüm alanlardaki yıllık Ar-Ge harcaması (yaklaşık 5 Milyar $) tek başına Google şirketinin bir yıllık Ar-Ge bütçesi kadar oluşu dikkat çekicidir. æ (15.7.2014)

++++++++++

  1. Microsoft: Ar-Ge Bütçesi 9 milyar $

 

 

 

 

Microsoft, ABD’de Washington Redmond merkezli çok uluslu bir yazılım şirketidir.
1975’te Bill Gates ve Paul Allen tarafından kurulan Microsoft, kurulduğu günden başlayarak dünyanın en büyük yazılım üreticisi ve en değerli şirketlerden biri durumuna gelmiştir. Microsoft, işletim sistemleri, ofis suit alanlarında egemen olmuş, arama motorları, video oyunları, cep telefonları ve dijital hizmetlerde büyük yatırımlar gerçekleştirmektedir.

2. Samsung: Ar-Ge Bütçesi 9 milyar $

Güney Kore Seul merkezli çok uluslu bir şirketler topluluğu olan Samsung, giyim, kimyasallar, tıbbi malzemeler, reklam, inşaat, finansal hizmetler ve sağlık hizmetleri de dahil olmak üzere birçok ürün ve hizmet sunmaktadır. 1938’de kurulan şirket, o günden bu güne tüketici elektroniği, yarı iletkenler, bilgi ve iletişim teknolojisi donanımları ile teknoloji ürünleri geliştirmekte ve sunmaktadır.

3. Intel: Ar-Ge Bütçesi 8,4 milyar $

Intel, California Santa Clara merkezli çok uluslu bir şirkettir. 1968’de Gordon Moore ve Robert Novce tarafından kurulmuştur. Elde ettiği gelire göre dünyanın en büyük ve en değerli yarı iletken üreticisidir. Çoğu kişisel bilgisayarlarda olmak üzere mikro işlemci üretmektedir. Bunun yanı sıra ana kart yonga setleri, ağ arabirimi kontrolleri, entegre devreler, flash bellek, grafik yongalar da üretmektedir.

  1.  Nokia: Ar-Ge Bütçesi 7,8 milyar $

 

 

 

 

Nokia, Finlandiya Espoo merkezli çok uluslu iletişim ve bilgi teknolojileri şirketidir. Kökleri 1861′e dek giden bu şirket, 1998 – 2012 arasında cep telefonlarının en büyük satıcı firmalarından olmuştur. 2013’te 7,2 milyar $ bedelle Microsoft tarafından
satın alınmıştır.

5. Panasonic: Ar-Ge Bütçesi 6,6 milyar $

Japonya Osaka merkezli çok uluslu bir elektronik şirketidir. İlk olarak Matsushita Elektric Industrial Co. Ltd’nin kurucusu Konosuke Matsushita tarafından 1918’de kurulmuştur. Japonya’nın en büyük elektronik üreticilerinden biri olan Panasonic, 2012’de televizyon üretiminde dünyanın en büyük 4. şirketi olmuştur.

  1.  IBM: Ar-Ge Bütçesi 6,3 milyar $

ABD, New York merkezli olarak 1911’de kurulan şirketin tam adı International Business Machines Corp. olup, kısaca herkesin bildiği IBM olarak adlandırılmıştır. Şirket, hosting ve server teknolojisi, nano teknoloji ögeleriyle ilgili çeşitli danışmanlık hizmetleri, donanım ve yazılım aynı zamanda alt yapı hizmetleri sunmaktadır. Dünya genelinde
12 araştırma laboratuvarı bulunan IBM’in 20 yıl boyunca en çok patent alan şirket olma özelliği bulunmaktadır.

7. Cisco: Ar-Ge Bütçesi 5,8 milyar $

Cisco, California San Jose merkezli çok uluslu bir şirkettir. 1984’te Leonard Bozack ve Sandy Lerner tarafından kurulan şirket, ağ donanımları satmakta, ağ yönetimi için gereken ögeleri, optik ağ, depolama alan ağları, VOIP (AS: Voice over IP; Internet Protokolü – IP üzerinden ses iletişimi, telefon görüşmesi) ve veri merkezi uygulamaları da bulunmaktadır.

  1.  Google: Ar-Ge Bütçesi 5,2 milyar $

California merkezli çok uluslu bir şirket olan Google, arama motoru, yazılım, bulut bilgi işlemleri, on line reklam, teknoloji ürünleri ve internet ile ilgili hizmetlerde uzmanlaşmış bir şirkettir. 1998’de Karry Page ve Sergey Brin tarafından kurulmuştur. G-mail, Google Drive, Google Plus, Chrome OS ve Chromebook gibi uygulamalarıyla hızla büyümekte olan bir şirkettir.

  1.  Amazon: Ar-Ge Bütçesi 2,9 milyar $

Washington Seattle merkezli bir elektronik ticaret şirketidir. 1994’te Jeff Bezos tarafından kurulan şirket, ertesi yıl on line ticaret işlemlerine başlamıştır. On line kitapçı olarak başlayan Amazon, sonrasında DVD, CD, VHS kaset, yazılım, giyim, mobilya, video oyunları, oyuncaklar, takı ve hatta gıda gibi ürünleri çevrimiçi satmaya başlamıştır. En son olarak da Kindle e-kitap okuyucu ve Kindle Fire tablet bilgisayar ürünlerini geliştirerek kendi tüketicilerine sunmuştur. Ayrıca, bulut bilişim hizmetlerinin önemli bir sağlayıcısı konumundadır.

10. Apple: Ar-Ge Bütçesi 2,4 $

California Cupertino merkezli çok uluslu bir şirkettir. Şirket kişisel bilgisayarlar,
yazılım ve öbür tüketici elektroniği ile ilgili tasarım, üretim, pazarlama ve satış yapmaktadır. 1976’da Steve Jobs, Steve Wozniak ve Ronald Wayne tarafından kurulmuştur. Ar-Ge için ayrılan bütçenin en yararlı kullanıldığı şirketlerin başında geliyor denilebilir. Buna örnek olarak devrim yaratan iPod, iPad, tablet bilgisayarlar ve
cep telefonları konusundaki çalışmaları ve ürünleri gösterilebilir.