Etiket arşivi: 26. Genelkurmay Başkanımız Sayın İlker Başbuğ

26. Genelkurmay Başkanımız Sayın İlker Başbuğ’dan Mektup..

Dostlar,

26. Genelkurmay Başkanımız Sayın İlker Başbuğ,
Silivri zulümhanesinde 1. yılını doldurdu.

İçimiz utanç ve acı ile dolu..

Bize e-ileti ile ulaşan bir yazıyı paylaşmak istiyoruz.

Türkiye bu zilleti daha ne denli sürdürebilir ??

Sevgi ve saygı ile.
Ankara, 6.1.13

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net

=========================================

Aşağıdaki haber Hürriyet Internet’ten alınmıştır. İnsanın  dili konuşamıyor.

Genelkurmay Başkanı’nı yargılayan bir yargı ve yargıya gönderen bir hükümet.

Peki hükümetimiz yönetimde Anayasaya bağlı kalacağına ilişkin yemin etmiş mi etmemiş mi?

Anayasamıza göre Genelkurmay Başkanları görevleri ile ilgili suçlardan Yüce Divan’da yargılanmazlar mı?

Peki, bizim Başkanımız nerede yargılanıyor? Özel Görevli Mahkemede.

Bu durumda Hükümet ve TBMM, meşruiyetini Anayasadan almayan bir uygulama içindedir. Gerisi laf-ı güzaftır (boş laftır).

Bu utancı daha ne kadar taşıyacaksınız??

Toygun ATİLLA
İSTANBUL, 6 Ocak 2013

Ilker_Basbug_portresi

 

Ergenekon davası kapsamında ‘Silahlı terör örgütü yöneticiliği ve hükümeti
ortadan kaldırmaya teşebbüs’ten 1 yıldır tutuklu bulunan eski Genelkurmay Başkanı
emekli Orgeneral İlker Başbuğ, bir mektup yazarak şöyle dedi:

  • Mahkeme Genelkurmay Başkanı’nı sanık, terör örgütünün bir liderini ise tanık sandalyesine oturtma başarısını göstermiştir. Türk Ordusu’na komuta etmiş birisinin, arkadaşlarıyla birlikte, ‘Terör örgütü kurmak ve yönetmek’ suçlanmasının utanç verici ağırlığını, Türk milleti adına yargılama yetkisine sahip yargı erki daha ne kadar taşımaya devam edecektir?”

ERGENEKON davasının tutuklu sanığı eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, tutukluluğunun 1’inci yılında Silivri Cezaevi’nden
kaleme aldığı mektupla seslendi: “Türk ordusuna komuta etmiş birisinin, arkadaşlarıyla birlikte, ‘terör örgütü kurmak ve yönetmek’ suçlanmasının utanç verici ağırlığını, Türk milleti adına yargılama yetkisine sahip yargı erki daha ne kadar taşımaya devam edecektir? Yargı erkinin yetkili ve sorumlu makamları
bu ciddi durumu sorgulamayacaklar mıdır?”

İNTERNET ANDICI’NDAN 

6 Ocak 2012. Türkiye Cumhuriyeti’nin 26’ncı Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, İnternet Andıcı soruşturması kapsamında tutuklandı.

Başbuğ hakkındaki suçlama, “Silahlı terör örgütü yöneticiliği ve hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs” oldu.

İnternet Andıcı soruşturması daha sonra Ergenekon davası ile birleştirildi.

Başbuğ, Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından biri oldu.
Aradan tam 1 yıl geçti. Tutukluluğunun 1’inci yılında Başbuğ, 1 yıllık süreci, yargıyı,

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisi hakkındaki net tavrına rağmen
yargının yönelttiği suçlamayı, görev süresinde yaptıklarını,
hakkındaki suçlamaların asılsızlığına ilişkin yazı kaleme aldı. İşte özetle o yazı:

DEVLETE DE AĞIR BİR İTHAM

Dünyanın hiçbir ülkesinde hem ülkenin Silahlı Kuvvetlerinin Komutanı hem de bir silahlı terör örgütünün yöneticisi olan Genelkurmay Başkanı görülmemiştir.
Ancak, bu utanç verici ayıp 6 Ocak 2012 günü Türkiye’de yaşanmıştır.
Türkiye’nin 26’ncı Genelkurmay Başkanı, terör örgütü kurmak ve yönetmek suçlamasıyla tutuklanmıştır.

Türkiye’de yaşanan bu durumu demokrasinin bir zaferi olarak değerlendiren cahiller, aslında bu suçlamanın siyaseten devletimize de yöneltilen son derece ağır ve haksız bir itham olduğunu bile anlayamamışlardır. (Bu kanımızca aynı zamanda Anadolu’daki, Türk Egemenliğine son verme çabalarından biridir.)

YARGI ERKİNİN SORUMLULARI 

  • Türkiye’de neler olmuştur? Maalesef Mahkeme Genelkurmay Başkanı’nı sanık, terör örgütünün bir liderini ise tanık sandalyesine oturtma başarısını da göstermiştir. Türk Ordusu’na komuta etmiş birisinin, arkadaşlarıyla birlikte, “terör örgütü kurmak ve yönetmek” suçlanmasının utanç verici ağırlığını, Türk milleti adına yargılama yetkisine sahip yargı erki daha ne kadar taşımaya devam edecektir? Yargı erkinin yetkili ve sorumlu makamları bu ciddi durumu sorgulamayacaklar mıdır?

SİLİVRİ TÜRKİYE’YE YAKIŞMIYOR

Silivri’de bugüne kadar yaşananlara bakılınca, burada adil yargılamaların yapıldığını ve bu yargılamalardan da adil sonuçlar çıkabileceğini söylemek mümkün değildir. Adil yargılamanın gerçekleştirilmesinden sorumlu olanlar daha neyi beklemektedirler? İnsanların daha fazla eziyet görmelerini mi?
Bu durum, Türkiye’ye yakışmamaktadır.

YANLIŞ ZAMANDA GELDİĞİMİZ AŞİKÂR

Ayrıca bugün, sivil-asker ayrımı yapmadan ve bütün askerleri potansiyel birer suçlu olarak görmeden, gerçekleri açıkça savunabilecek Emile Zola’ların sayıca giderek artması da en büyük dileğimizdir.

Aslında, 26’ncı Genelkurmay Başkanı’nın ‘bir büyük suçu’ vardır :

İki Barış’lar yazdıkları kitapta, bu ‘suçu’ şöyle tanımlamışlardır:

‘İlker Başbuğ hayalleri olan, ancak yanlış zamanda dünyaya geldiği aşikâr olan
bir Genelkurmay Başkanı’dır.’