Etiket arşivi: 2008 krizi

CHP Raporu : TEK ADAM REJİMİNİN KAZANANLARI “TEFECİLER” Raporu

TEK ADAM REJİMİNİN KAZANANLARI “TEFECİLER” Raporu

Değerli Yol arkadaşım, 

Hazırlamış olduğum TEK ADAM REJİMİNİN KAZANANLARI “TEFECİLER” Raporu  ekte bilgilerinize sunulmuştur.

Saygılarımla.

Gamze Akkuş İlgezdi
CHP Genel Başkan Yardımcısı

EK EK 1 : Rapor
Tefecilik-raporu 2009-2021
***
TEK ADAM REJİMİNİN KAZANANLARI : “TEFECİLER” Raporu

“En büyük mücadelem” diyerek faize savaş açtığını ilan eden AKP Genel Başkanı ve
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu iddiasının aksine Adalet Bakanlığı verileri faiz vurguncularının mücadeleyi kazandığına işaret ediyor. Zira Türkiye’yi sözde “teğet geçen” 2008 krizinden, yurttaşı enflasyon canavarı karşısında diz çöktüren 2021 buhranına kadar olan sürede ülkede fahiş faiz oranlarıyla tefecilik yaptığı iddiasıyla hakkında suç duyurusunda bulunulan şüpheli sayısı % 79, mahkemeye sevk edilen sanık sayısı %1044, yargılama sonucunda mahkûm olan kişi sayısı % 1396 arttı. Bu da yoksulluk sınırının 23 bin 600 liraya yükseldiği Türkiye’de, geçinemeyen, borçlarını ödeyemeyen ve çocuğunu okula aç göndermek zorunda kalan yüzbinlerce kişinin tefecilerin insafına terk edildiği anlamına geliyor.

CEZALAR ÖNLEMİYOR

Türk Ceza Kanunu’nda tefecilere verilen cezaların artırılması da suçun yaygınlaşmasını
önleyemedi. Adalet Bakanlığı verilerine göre savcılık koridorları vatandaşın cebine göz
diken sahtekarlara ev sahipliği yaptı. Türkiye’de 2009-2021 yılları arasında toplam
117.939 kişi hakkında tefecilik suçlamasıyla Cumhuriyet savcılıklarınca şüpheli sıfatıyla
işlem yapıldı.

SOSYAL DEVLET BİTTİ TEFECİLİK GERİ GELDİ

Adalet Bakanlığı’na göre 2009’da 6.529 olan şüpheli sayısı 2021’de yaklaşık 2 kat artışla
11.707’ye ulaştı. Diğer bir ifadeyle 2009-2021 yılları arasında Hazineyi beşli çetenin
çıkarları doğrultusunda eriten AKP iktidarları gözetiminde her hafta en az 174 tefeci
sosyal devletten aradığı desteği bulamayan yüzbinlerce kişinin helal lokmasına ortak
oldu.

FAİZE SAVAŞ AÇAN TEK ADAMA DUACILAR

2017 Referandumuyla birlikte, her alanda tüm yetkinin Recep Tayyip Erdoğan’ın elinde
toplandığı Şahsım Hükümetinin yanlış ekonomi politikası tefecilere adeta can suyu
oldu. Ekonomik sıkıntıya düşen ve ağır borç yükü altında ezilen yüzbinlerce kişi çareyi
savcılıklarda hakkında şüpheli sıfatıyla işlem yapılan 42.689 tefeciden yüksek faizle borç
para almakta buldu. Adalet Bakanlığı verilerine göre krizin etkisini artırdığı 2018-2021
yılları arasında tefecilik yapanların sayısında %77 artış yaşandı.

MAHKEME SALONLARI DOLDU TAŞTI

Tefecilik artık gizli saklı değil alenen yapılıyor. Haliyle ana paraya işlettikleri yüksek faizle vatandaşın adeta “kanını emen” tefecilerin yolu mahkeme salonlarından da geçiyor. 2006-2021  arasında mahkemelerde yargılanan sanık sayısı 55.135, mahkûm olan kişi sayısı ise 34.460 olarak kayıtlara geçti.

KAT KAT ARTTI

2008 yılında tefecilik suçlamasıyla sanık olan 1340 kişi varken bu sayı 2021’de 5 kat artarak 7037’ye ulaştı. Aynı şekilde yargılama sonucu mahkûm olanların sayısında da 4 kat artış yaşandı. Bu suçtan ceza alan kişi sayısı 2008’de 853 iken, 2021’de 3740’a yükseldi.

ÇOCUK TEFECİLER

Adalet Bakanlığı verilerinde dikkat çeken bir diğer konu ise tefecilik yapanlarının yaşının 12’ye kadar düşmüş olması. Buna göre 2008-2021 yılları arasında 12-14 yaş arasında 13 çocuk tefecilik yaptığı gerekçesiyle mahkemelerde sanık oldu. Sanık olan çocuklardan 8’i hakkında ise suçu sabit görüldüğü için mahkûmiyet kararı verildi.

DEĞERLENDİRME : YENİK LİDER

İktisadi düşünceler tarihine “Gözlerdeki Işıltı Teorisi”ni kazandıran şahsım hükümeti liderinin “en büyük savaşım faizle” söyleminin aksine krizden krize savrulan ve devletten umudunu kesen vatandaş tefecilerin eline düştü. Devletin resmi kayıtlarına göre ekonomik krizin günbegün derinleştiği Türkiye’de, darda kalan milyonlarca yurttaşın kanını emerek tefecilik yapanların sayısı her geçen yıl katlanarak artıyor.
Çaresiz insanların sırtından milyarlarca lira haksız kazanç elde edenlerin, Türkiye’nin dört bir yanına yayıldığını görüyoruz.
Şahsım hükümeti ise yoksullaşma cenderesi içinde boğulan ve evine ekmek götüremeyen, faturalarını ödeyemeyen, çocuklarının beslenme çantasını dolduramayan milyonların yarasına merhem olmak yerine sosyal devletin güvencesi olan refah payını, “beşli çete” başta olmak üzere yandaşlarına akıtıyor.
Yaşanan krizin faturasını ise işçisi, çiftçisi, memuru, esnafı ödüyor.
Yasadışı yöntemleri ya da yasal boşlukları kullanan tek kuruş vergi ödemeyen tefeciler,
bankaların 1 yılda aldığı faizi 1 ayda alıyorlar. Başvurdukları hukuk dışı ve çirkince yöntemlerle tahsilat yapan tefeciler aynı zamanda başka suçların da oluşması için uygun bir ortam yaratmaktadırlar. Artık neredeyse her mahallede, her kahvede bir tefeci bulunuyor. Tıpkı okul köşelerinde uyuşturucu satıcıları gibi tefeciler de köşe başlarında para satıyorlar.
Kriz nedeniyle ekonomik suçlar artıyor, ahlaki çöküşle birlikte kısa yoldan zenginleşmenin yolları aranıyor. İktidar odaklarıyla iç içe geçmiş yolsuzluk ve soygun düzeni yaygınlaşıyor.

Devletin içine çöreklenen ve belli çevrelerden güç alan rant odaklarının mafyalaştıklarını hep birlikte görüyoruz. Şurası bir gerçek ki; 1. Dünya Savaşının hüküm sürdüğü yıllarda bile tefecilik bu kadar yaygın ve örgütlü yapılmamıştı. AKP İktidarı döneminde ortaya çıkan yeni tip tefeciler,
geleneksel yöntemlerin yanı sıra yeni ve modem yöntemler kullanıyorlar.
Üstelik, bu yöntemler devlet eliyle destekleniyor.