CHP’ye TARİHSEL GÜÇBİRLİĞİ ÇAĞRISI

CHP’nin başta Vatan Partisi, DSP ve toplumun önde gelen vatansever isimleriyle seçim ittifakı yapması gerektiğini seslendirenler giderek artıyor. Bu “birleşik güç”, büyük ölçüde, oy kullanmayan % 16 gibi, yani her 7 kişiden 1'ni bir seçenek sunarak umutlandırır ve oy kullanmaya teşvik eder. Bu kitle, 7 Haziran'da %16 ile 9,1 milyon gibi muazzam bir rakama erişmektedir ve seçimin yazgısını belirleyecek büyüklüktedir. Kuşku yok ki, çok büyük çoğunluğu da AKP seçmeni değildir. MHP ve HDP seçmenleri, AKP çok gibi yüksek oranda oy kullanmışlardır. Atıl kalan bu kitle yüksek oranda coşkusunu yitiren (de-motive olan), CHP'den umudunu kesmiş - küskün kitledir ve "küçük" partilerin oy kullanmayı anlamlı bulmayan seçmenleridir. Unutulmasın, AKP oyları 7 Haziran’da toplam kayıtlı seçmenin yalnızca 1/3’üdür; seçmen kitlesinin 2/3’ü AKP’ni karşısındadır ve bu çok önemli bir veridir.

Söz konusu Güçbirliğini bu kez CHP, "Kapımız açık, isteyen gelsin.." gibisinden örtük bir red anlayışı ile yürütemez. İlgili tüm kesim ve kişilerle sonuç alma kararlılığıyla hızla görüşülmeli ve "makul olmayan" istekler kamuoyuna açıklanmalıdır. Bu saydamlık tarafları sorumlu davranmaya itecektir. Nitekim Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Kııçdaroğlu ile görüşmesinde CHP ile "seçim ittifakı için pazarlığa girmeyeceklerini"CHP'nin Kemalist  - Atatürkçü insanları Milletvekili adayı yapmasını çok önemsediklerini belirtmiştir.

Seçime katılım arttıkça, AKP'nin sayısal olarak (nominal) sabit kalması hatta düşmesi beklenen 7 Haziran’daki 18,8 milyon dolayındaki oyunun toplam içinde oranı düşecektir. %84 yerine, oy kullanmayan %16'lık kitlenin yarısının daha seçime katılması sağlanabilirse, bu %92'lik katılım 4,55 milyon oy demektir ve en az 3/4'ü CHP oyudr. CHP'nin %25 olan oyunu yarı yarıya dek artırabilecek bir büyüklüktür ve % 35'i aşarak 1. parti olma, iktidarı yakalama olanağı sağlayabilir! %92'lik katılım çok güç değildir; 12 Eylülcülerin Anayasa oylamasına katılma 7 Kasım 1982'de %91,3 olmuştu. Ayrıca 1,3 milyonu bulan anormal sayıdaki “geçeriz” oy ornının da düşmesi, CHP’ye yönelmesi beklenebilir.

CHP'yi ve bu bağlamda muhataplarını ağır ve ciddi bir tarihsel siyasal sorumluluk beklemektedir. Ülkenin, AKP - RTE tarafından içine sürüklendiği iç savaş eşiğinden mutlaka alınması gerekmektedir. Bu kaçınılmaz zorunluk ivedidir ve ötelenemez. Gereğini yapmayanları tarih ve bu toplum bağışlamayacaktır. Zaten AKP bu seçimi de alırsa, artık Türkiye'de çok partili demokratik yaşam göstermelik olacak, izleyen sözde seçimleri hep muktedirin partisi % 80'lerle alacaktır; tipik totaliter rejimlerdeki gibi. Bir kez daha yazmış olalım: Hesap matematik netlik ve kesinliktedir. Dostumuz, arkadaşımız, hemşehrimiz, Büyük ATATÜRK'ün çooook onurlu o ökçüde de sorumluluğu ağır koltuğunda oturan sevgili Kemal Kılıçdaroğlu'ndan kamuoyu önünde bizim de tarihsel ricamızdır.. Kendi adımıza hiçbir beklentimizin olmadığını belirtmemize bile gerek yoktur, kamu görevimizi halen sürdürmekteyiz..

Sevgi ve saygı ile. 13.09.2015, Datça

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net, profsaltik@gmail.com