Atatürk’ün esgeri’ne sahip çıkmayan milletin hazin hikayesi! 

Atatürk’ün esgeri’ne sahip çıkmayan milletin hazin hikayesi! 

Güzide Filiz TUZCU

SEVGİLİ ATATÜRKÇÜ, CUMHURİYETÇİ, VATANSEVER DOSTLAR,

BİZLER NE KADAR İYİ NİYETLİ VE SAMİMİ OLURSAK OLALIM, SADECE “BİZ ATATÜRKÇÜYÜZ, BİZ ONUN YOLUNDAYIZ, BİZ MUSTAFA KEMAL’İN ASKERLERİYİZ” DEMEKLE KURTULUŞ MÜMKÜN DEĞİL!

GERÇEK TARİHİMİZİ BİLMEK VE ONA GÖRE HAREKET ETMEK ZORUNDAYIZ. (BİZLER, ZATEN TARİHİMİZİ, KAİDM MİLLİ KİMLİĞİMİZİ, DİNİMİZİN TEK KAYNAĞI KURAN’IN UYARI VE MESAJLARINI ÇOK ÇOK GEÇ ÖĞRENMİŞ, HATTA HALÂ ÖĞRENEMEMİŞ BİR MİLLETİZ!)

1938 SONRASI SÜREÇLE İKTİDARA GELENLER,  BÜYÜK ATATÜRK’ÜN ÖNGÖRDÜĞÜ “TARAFSIZ, FAYDALI VE MİLLİ TARİH ANLAYIŞINDAN” TAMAMEN SAPARAK,  TÜRK MİLLETİNE KISIR, DONUK VE FAYDASIZ BİR TARİH DAYATMIŞLARDIR;

SÖZDE BU TARİH,  “GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE KÖPRÜ KURMA İŞLEVİNİ YERİNE GETİRMEYEN; ÇAĞIMIZIN KİŞİ VE OLAYLARINI AYDINLATMAYAN, NEDEN – NİÇİN – NASIL GİBİ HAYATİ SORULARI CEVAPLANDIRAMAYAN”   BATININ VE ONLARIN YERLİ İŞBİRLİKÇİLERİNİN, “TÜRK MİLLETİNİN HAFIZASINI SİLMEK ÜZERE”
DÜZENLENDİKLERİ , TÜMÜYLE İŞLEVSİZ, ANLAMSIZ VE BOŞ BİR TARİHTİR!

GERÇEK TÜRK TARİHİNİ BİLMEDEN; TARİHTEKİ TÜRK DÜŞMANLARINI VE ONLARIN İKİ YÜZLÜ – SİNSİ POLİTİKALARINA – ENTRİKALARINA VAKIF OLMADAN;

  • KADİM TÜRK ATALARIMIZI TANIMADAN,
  • İSLÂM DİNİNİ KURAN’DAN ÖĞRENMEDEN VE DE

EN ÖNEMLİSİ  BÜYÜK ATATÜRK’ÜN İLKELERİNİ, GERÇEK DÜŞÜNCELERİNİ, HEDEFLERİNİ VE MİLLETİNE YAPTIĞI HAYATİ UYARILARI BİLMEDEN VE BUNLARA GÖRE PLANLAR YAPIP, HAREKET ETMEDEN” BİZLER,  ATATÜRK’ÜN YOLUNDA GİTTİĞİMİZİ  İDDİA EDEMEYİZ!

NİTEKİM YIL 1938 – YIL 2017, TAM 79 YIL GEÇMİŞ, TÜRKİYE’NİN DURUMU APAÇIK ORTADIR. BÜYÜK ATATÜRK‘ÜN HER TÜRLÜ YOKLUKLAR VE ZORLUKLAR İÇİNDE SIFIRDAN BAŞLAYIP, 15 YIL İÇİNDE BAŞARDIKLARI DA ORTADIR. HALÂ ONUN MİRASI YENİLMEKTEDİR…

AYRICA SÖZ KONUSU “GERÇEK TARİHİ BİLGİLERE” SAHİP OLMADAN, GEÇMİŞİMİZLE – GÜNÜMÜZÜ KIYASLAYAMAYIZ, NEREDEN NEREYE GETİRİLDİK BİLEMEYİZ, KISACASI HİÇ BİR SİYASİ OLUŞUMU, PARTİYİ, PARTİ BAŞKANINI, GERÇEK POLİTİKASINI,  SİYASETÇİLERİN ÜLKEYE NE ZARARLAR VERDİKLERİNİ ANLAYAMAYIZ!  “TARİH BİR MİLLETİN HAFIZASIDIR“. TARİH TARİH TARİH TARİH TARİH TARİH TARİH …

TARİHTE BÜYÜK ATATÜRK, SADECE TÜRK MİLLETİ İÇİN DEĞİL, TÜM MAZLUM VE BARIŞÇI ULUSLARA DA UMUT IŞIĞI OLMUŞ VE BÖYLECE TÜRKİYE’NİN BULUNDUĞU COĞRAFYA’DA, TÜM KOMŞULARINA VE İYİ NİYETLİ, BARIŞ YANLISI  DEVLET LİDERLERİNE DE BİR GÜVENCE  VE DAYANAK OLMUŞTUR.

BÜYÜK ATATÜRK SADECE MİLLETİNİN DEĞİL, TÜM KOMŞULARININ VE MAZLUM MİLLETLERİN DE, “EMPERYALİST DEVLETLERİN BASKI VE SÖMÜRÜSÜNDEN KURTULARAK”,  HUZUR VE BARIŞ İÇİNDE, ÖZGÜRCE YAŞAMALARINI ARZU ETMİŞTİR.

ANCAK ONUN ARAMIZDAN AYRILMASIYLA HEM VATANIMIZDA, HEM DE KOMŞULARIMIZDA HER ŞEY AMA HER ŞEY ALTÜST OLMUŞTUR;
ÇÜNKÜ “BÜYÜK ATATÜRK‘E, ONUN MİLLİ POLİTİKALARI VE HEDEFLERİNE VE HER AÇIDAN TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE CUMHURİYETİMİZE“, BAĞLI KALACAKLARINA DAİR YEMİNLER EDEREK TBMM’NE GİRENLER, BU YEMİNLERİNİ TUTMAMIŞLARDIR; DİLLERİYLE “BİZ ATATÜRKÇÜYÜZ, BİZ ONUN İZİNDEYİZ” DİYEREK, YILLARCA TÜRK MİLLETİNİN GÖZÜNÜ BOYAMIŞLAR, MİLLETİN DEĞERLİ ZAMANINI, HUZURUNU, YAŞAM SEVİNCİNİ – MUTLULUĞUNU, UMUTLARINI VE GELECEĞİNİ ÇALMIŞLARDIR…

BU BAĞLAMDA TÜM KOMŞULARIMIZIN VE DÜNYANIN SAYGI VE GÜVENLE BAKTIĞI T.C. DEVLETİ – YANİ ATATÜRK’ÜN KURDUĞU TÜRK DEVLETİ –  1938 SONRASINDA TAM BAĞIMSIZ SAĞLAM DURUŞUNU, GÜCÜNÜ,  DÜNYADA KENDİSİNE DUYULAN GÜVEN, SEVGİ VE SAYGINLIĞINI MAALESEF YİTİRMİŞTİR.

ONUN İÇİNDİR “GERÇEK ATATÜRKÇÜ – DEĞERLİ TÜRK DEVLET ADAMI SAYIN EBULFEZ ELÇİ BEYİN” MÜCADELESİ  ÇOK DİKKATLE OKUNMALI, ONUN SÖZLERİ  VE BAŞINA GELEN FELÂKETLER AKILLARDAN ÇIKARILMAMALDIR. TARİHİNİ BİLMEYEN, BÖYLECE TARİHİNDEN DERS ÇIKARMAYAN MİLLETLER, TEKRAR VE TEKRAR AYNI UÇURUMLARA YUVARLANMAYA VE TELÂFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN BELÂ VE FELÂKETLERE MARUZ KALMAYA MAHKUMDURLAR.
=====================================

Sn.Yılmaz ÖZDİL’in 6 ay önce “Azerbaycan ve Ebülfeyz ELÇİBEY”i konu alan yazısını “Atatürkçü düşünce”nin büyük kaybı; çağımızın büyük Atatürkçüsü ve Atatürk sevgisinin simgesi Elçibey’e sevgi özlem ve saygılarımı sunarak paylaşıyoruz.

Bildergebnis für atatürk'ün esgeri elçibey yılmaz özdil   Bildergebnis für atatürk'ün esgeri elçibey yılmaz özdil 

http://www.yenicaggazetesi.com.tr/ataturkun-esgerine-sahip-cikmayan-milletin-hazin-hikayesi-157633h.htm

Atatürk’ün esgeri’ne sahip çıkmayan milletin hazin hikayesi!.http://www.yenicaggazetesi.com.tr/s/i/1x1.gif
SÖZCÜ, 23.02.2017

Atatürk'ün esgeri'ne sahip çıkmayan milletin hazin hikayesi!

Yılmaz Özdil, bugünkü (23.2.17) köşe yazısında Azerbaycan Türkleri’nin efsanevi lideri Ebülfeyz Elçibey’den övgü ile bahsederken; onun vefatından ardından gelen isimleri ve yönetim anlayışlarını eleştirdi.

Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, bugünkü köşesinde “Men Atatürk’ün esgeriyem” diyen Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Ebülfeyz Elçibey’den övgüyle bahsetti. Elçibey’in vefatının ardından bugüne kadar yönetimde bulunanları ise sert bir dille eleştirdi.
İşte Özdil’in  
“Al sana Türk tipi başkanlık” yazısı: 

http://www.sozcu.com.tr/2017/yazarlar/yilmaz-ozdil/al-sana-turk-tipi-baskanlik-1695201/

Al sana Türk tipi başkanlık..

SÖZCÜ, 23 Şubat 2017

Azerbaycan cumhurbaşkanı Aliyev, eşi Mihriban’ı birinci cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atadı. Kocasına bi şey olursa, Azerbaycan’ı Mihriban yönetecek.
*
Memleket babasının malıydı. Tapusunu eşinin üstüne yaptı. Yönetim tek elde toplanmıştı.
Artık “tek evde” toplanmış oldu!
Çünkü… Ebulfez Elçibey.
Azerbaycan’ın elbet bir gün bağımsız olacağına, halk egemenliğine dayalı demokratik bir cumhuriyet olacağına inanıyordu.
Rol modeli Mustafa Kemal’di.
“Men Atatürk’ün esgeriyem” diyordu.
Tutuklandı. 1.5 yıl hapis cezası verdiler.
KGB zindanlarında, taş ocaklarındaki ağır şartlarda hayatta kaldı.
“Çok işkence gördüm, çok çektirdiler, hiçbirine yanmam da, Atatürk rozeti vardı yakamda, onu aldılar elimden, ona yanarım” diyordu.
Çıkar çıkmaz, bağımsızlık mücadelesine kaldığı yerden devam etti. Azerbaycan Halk Cephesi’ni kurdu. Bir yandan özgürlük, bir yandan Ermenistan’a bırakılan Türk topraklarını geri almak için boğuştu. Sovyetler dağılınca, Azerbaycan cumhurbaşkanı oldu.
İlk resmi seyahatini Türkiye’ye yaptı, Anıtkabir’e gitti, şeref defterine “ey böyük Türk’ün böyük komutanı, seni ziyaret etmekle özüm ve bütün milletim adına şeref duydum” diye yazdı ve aynen şöyle imzaladı, “senin esgerin, Ebulfez Elçibey.”
Anıtkabir’den sonra TBMM’ye gitti, kürsüye çıktı, milletvekillerimize hitaben aynen şunları söyledi: “Biz bu mücadeleye başlarken, bana sordular, ne yapacaksınız, onlara dedim ki, yolumuz Mustafa Kemal’in yoludur, demokrasi devleti kuracağız!”
Böylesine yurtsever… Böylesine demokrasi aşığıydı.
Sözde değil, özde Atatürkçüydü.
Atatürk devrimlerini Azerbaycan’da gerçekleştirmeye başladı, Kiril alfabesinden Latin alfabesine geçti, devletin resmi dilini Türkçe yaptı, milli para bastı, Ruble’den Manat’a geçti, Rus ordusunu Azerbaycan topraklarından çıkardı, petrol ve doğalgazda “milli menfaatler” çerçevesinde anlaşmalar imzalamaya başladı. E haliyle… Düğmeye basıldı.
Elçibey’den acilen kurtulmak gerekiyordu.
İşbirlikçi subaylarla ayaklanma başlatıldı. Memleket kaosa sürüklendi.
Elçibey telefona sarıldı, Ankara’dan yardım istedi. Ancak… Büyük hayal kırıklığına uğradı.
Çünkü, Ankara kılını bile kıpırdatmıyordu, ne silah veriyordu, ne para veriyordu, ne de diplomatik destek veriyordu. Tuhaf bi durumdu.
*
Elçibey henüz bilmiyordu ama… ABD’nin kucağında oturan Ankara siyasetçileri, maalesef, bağımsız Azerbaycan’ı satmıştı! Elçibey’e bizzat Ankara tarafından akıl verildi, “Haydar Aliyev’i göreve davet et, meclis başkanı yap, Rusları yakından tanıyor, çok tecrübelidir, ayaklanmayı bastırsa bastırsa o bastırır” denildi.
Haydar Aliyev, KGB generaliydi, Sovyetler Birliği’nde 20 sene milletvekilliği yapmıştı, Gorbaçov tarafından görevden alınmıştı, Nahçıvan’da Yeni Azerbaycan Partisi’nin başkanıydı.
*
Elçibey çaresizdi, adeta eli mahkumdu, Aliyev meclis başkanı oldu.
“Kumpas” tamamdı…
Aliyev koltuğa oturur oturmaz, ayaklanmayı başlatan subaylarla el sıkıştı, yangına körükle gitti, ülke iç savaşın eşiğine getirildi.
Azerbaycan halkı tarihi bir hata yaptı… Elçibey’in yanında durmak yerine, korkuya boyun eğdi, baskıya, şiddete teslim oldu. Atatürk’ün esgeri yapayalnızdı. Çekilmek zorunda kaldı.
Darbe kumpasıyla, memleket tek adam’a bırakılmıştı.
*
Haydar Aliyev cumhurbaşkanı oldu, darbeci albayı da başbakan yaptı. Bismillah ilk iş… Elçibey döneminde imzası atılan milli petrol-doğalgaz anlaşmalarını iptal etti, Azerbaycan kaynaklarını Amerikan, İngiliz, Rus petrol şirketlerine kapış kapış paylaştırdı. Elçibey tamamen tasfiye edildi, henüz 61 yaşındayken GATA’da şak diye rahmetli oldu. Cenaze törenine bir milyon kişi katıldı ama, iş işten geçmişti. Azerbaycan artık Azerbaycan halkının değildi.

Bundan sonra yapılacak olan seçimler elbette formaliteden ibaretti. Azerbaycan halkı ne oy verirse versin, Haydar Aliyev yüzde 80, yüzde 90 gibi oranlarla kazandı. 11 sene tek başına yönetti. Oğlunu önce milletvekili, sonra başbakan yaptı. Öldüğünde de, memleketi oğluna bıraktı. Oğlu 14 senedir tek başına yönetiyor. Eşi Mihriban’ı önce milletvekili yaptı, dün itibariyle de, birinci başkan yardımcısı yaptı. Muhtemelen Mihriban da, memleketi ya kızına bırakır, ya torununa.
*
Tam referandum arefesinde, Allah’ın lütfudur, ibrettir bu.
“Atatürk’ün esgeri”ne sahip çıkmayan milletin hazin akıbeti, “Mustafa Kemal’in Askerleri”ne kulak vermeyenlere, ibret olmalıdır.
Birey olarak kalın kardeşim… Babasının malı olmayın.
=======================================

Dostlar,

Değerli tarihçi – araştırmacı – yazar Sn. Güzide Filiz TUZCU hanımefendiye teşekkür ederek
bu önemli yazıyı paylaşıyoruz..

Sevgi ve saygı ile. 23 Ağustos 2017, Tekirdağ

Dr. Ahmet SALTIK
Ankara Üniv. Tıp Fak. – Mülkiyeliler Birliği Üyesi
www.ahmetsaltik.net     profsaltik@gmail.com

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir