Michael Rubin : Edoğan yolun sonuna geldi

Cem Küçük’ü korkutan Erdoğan mesajı: Yolun sonuna geldi

ABD’li yazar Rubin, sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında paylaşımlar yaptı. Yandaş Cem Küçük, Rubin’e, ‘Bu alçağı ne yazık ki ciddiye almak lazım’ diyerek cevap verdi. ABD’li neo-con yazar Michael Rubin sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında Türkçe paylaşımlar yaptı.
Rubin, “Recep Tayyip Erdoğan, artık yolun sonuna geldi. Erdoğan yolsuzluklar yapmasa
ve cehalet içinde olmasaydı
, insanlar kendisine hakaret etmezlerdi.” dedi.[Haber görseli]Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı yolsuzlukla suçlayan Rubin, O’nun Gülen cemaati lideri Fethullah Gülen ile
2013 yılına kadar müttefik olduğunu
da vurguladı: “Ben Gülen’i destekliyor muyum?
Hayır, O da 2013’e kadar Erdoğan’ı destekledi. Erdoğan herkesi kandırdı. Acaba Erdoğan, Katar parasıyla ödeme yapamadığı zaman gerçekte kaç kişi kendisini izleyecek? Acaba Erdoğan, çaldığı paralarını nerelerde sakladığını bilmediğimizi mi zannediyor?
[Haber görseli]

Yandaş Cem Küçük Michael Rubin’in paylaşımlarından sonra sosyal medya hesabından,
‘Bu alçağı ne yazık ki ciddiye almak lazım’ tweet’ini atmıştı.
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/dunya/706635/Cem_Kucuk_u_korkutan_Erdogan_mesaji__Yolun_sonuna_geldi.html, 24.3.17
===================================
Evet dostlar,

Yolun sonu görünüyor.. 3 Kasım 2002 genel seçimlerinde % 34,42 oyla TBMM’de neredeyse %65 çoğunluk sağlayarak 365 vekil elde eden AKP tek başına iktidar olmuştu. %10 barajının adaletsizliği bütün hışmıyla AKP’ye yaramıştı. Ne var ki Erdoğan hapis cezası nedeniyle yasaklı idi ve milletvekili olamamıştı. 27 Mart 1994’te %24 oyla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Tayyip Erdoğan, 12 Aralık 1997’de davet üzerine gittiği Siirt’te, miting sırasında Minareler süngü, kubbeler miğfer, camiler kışlamız, müminler asker mısralarını koyarak okuduğu bir şiir nedeniyle Diyarbakır DGM’de yargılandı. Yargılama sonucu “Halkı din ve ırk farkı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek” suçunu işlediği gerekçesiyle dört ay hapis cezasına çarptırıldı. Partisinin genel başkanı idi ama TBMM dışındaydı ve Başbakan olamıyordu. Abdullah Gül “vekaleten” Başbakan idi. Bu “tuhaf durum“u CHP Genel Başkanı Baykal düzeltmek istedi ve AKP’ye destek olunarak Anayasa değişikliği ile Erdoğan’ın önü açıldı,

SİİRT SEÇİMİ İPTAL EDİLDİ, ERDOĞAN 9 MART’TA SİİRT’TEN VEKİL SEÇİLDİ

Yüksek Seçim Kurulu, Siirt’in Pervari ilçesi Doğanköyü’nde 706 seçmenin kayıtlı olduğu 17, 18 ve 19 numaralı sandıklarda sandık kurulları usulünce oluşturulmadığı için oy kullanılamadığı gerekçesiyle, Siirt’te Milletvekili Seçiminin yenilenmesine karar verdi ve CHP milletvekili Ekrem Bilek, AKP Milletvekili Mervan Gül ve bağımsız Fadıl Akgündüz’e ait milletvekili tutanaklarını da iptal etti. Bu arada TBMM’de, CHP’nin de desteğiyle yapılan Anayasa değişikliği ile, Tayyip Erdoğan’ın aldığı hapis cezası nedeniyle seçilmesine yönelik yasal engel kaldırıldı. 14 Mart 2003’te Erdoğan Başbakanlık koltuğuna oturtuldu.. 10 gün önce 14 yıl bitti ve Erdoğan 10 Ağustos 2014’e dek Başbakan, o günden bu yana da 2,5 yıldır Cumhurbaşkanı ve
tek adam.. Bir türlü yetinmek bilmiyor.. İhtirasları, hırsları ile baş edemiyor ama bedeli ödeyen Türkiye oluyor. Hatta bölgesel istikrara da zarar veriyor.

12 Eylül döneminde özellikle Kenan Evren için yapılan 1982 Anayasasının 104. maddesinde tanımlanan çooook kapsamlı özel yetkiler de yetmiyor Erdoğan’a.. CB olduktan bu yana 2,5 yıldır Anayasayı açıkça çiğneyerek fiilen TEK ADAM REJİMİ sürdürüyor, Başbakan ve TBMM göstermelik. Kendileri de açıkça itiraf ediyorlar, fiili bir durum var, Anayasayı buna uydurmamız gerekiyor… diye. Bu Türk Cezasına göre ağır cezalık suç (md. 309), Anayasayı ihlal suçu.. Bir darbe, hükümeti görevini yapmaktan alıkoyma suçu.. Şimdi bu da yetmiyor.. Anayasayı Erdoğan’ın hırslarına göre kesip biçmek, doğramak gerekiyor. Öylesine çok suça bulaştılar ki, neredeyse tek kurtuluş, saklaya – gizleye, AF anlamına gelen, yargılanmayı hemen hemen olanaksızlaştıran Anayasa değişikliği dayatması 16 Nisan’da deli gömleği olarak Türkiye’ye dayatılmakta. Batılılar hem Erdoğan’ı iktidar yapıp projelerinde olabildiğince kullandılar; suça ittiler hem de şimdi ellerindeki bu kozları kullanıyorlar.. Erdoğan 2 ateş arasındadır ve olasılıkla yeryüzünün en zordaki adamıdır. Hemen hemen hiçbir manevra alanı kalmamıştır…

  • Emperyalizm kullanır, kullanır ve işi bitince sümüklü mendil gibi çöpe atar, yasası budur ve
  • Erdoğan’ın da tasfiye vakti saati gelmiştir. O vakit, 16/17 Nisan 2017 gece yarısına doğru gelip çatacaktır ve Erdoğan da miadını doldurarak kenara çekilecek, tasfiye edilecektir.
    Yargılanıp yargılanmayacağı ise… pazarlık sürüyor olsa gerek ilgili çevrelerle hala..Sevgi ve saygı ile. 24 Mart 2017, Ankara (Güncelleme 25.3.17)

    Dr. Ahmet SALTIK
    Ankara Üniv. Tıp Fak. – Mülkiyeliler Birliği Üyesi
    www.ahmetsaltik.net     profsaltik@gmail.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir