Dünya ve Türkiye’de arazi gaspı ne durumda?

Dünya ve Türkiye’de arazi gaspı
ne durumda?

portresi

Prof. Dr. Tayfun Özkaya
YURT Gazetesi, 09.09.2016

(AS : Bizim katkımız yazının altındadır..)

Küresel iklim değişikliği yoğunlaştıkça kimi ülkeler ve şirketlerin dünyanın değişik ülkelerinde arazi gaspı yönündeki çabaları da artıyor.

Devlet veya şirketler geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde çok uzun süreler için toprak kiralıyorlar veya satın alıyorlar.

Tarım ürünleri, petrol, enerji üretiyorlar. Açıkça işgal etmenin yanında, şimdi bir de böylece ülkelerin topraklarına çok şık (!) yöntemlerle el koyuyorlar. Küresel ısınma ve petrolün tükeniyor olması artık görünür bir gerçek.

Ülkemiz de her iki yönüyle bu olayın dışında değil. Büyük devlet olmanın bunu gerektirdiği açıklanmıştı.

Bu aslında düpedüz emperyalizm

Yurt dışında tarım yapan bir şirketin ülkemize faydası yok. Onun yurt dışındaki herhangi bir şirketten farkı yok. Mutlaka ürünleri Türkiye’ye getirmesi gerekmiyor. Getirse bile bunun yerli üreticiyi baltalamaktan başka pek bir yararı olacağını sanmam.

Grain adlı kuruluş bu konuda Haziran 2016’da yeni bir rapor yayınladı. https://www.grain.org/article/entries/5492-the-global-farmland-grab-in-2016-how-big-how-bad

Bir önceki raporu 2008 yılında idi. Grain’in saptamalarına göre 2016’da dünyada 78 ülkede 30 milyon hektar alanda, 491 büyük ölçekli arazi gaspı yapılmıştır. Çin 115 gasp yapmış. ABD 128, İngiltere 124, Singapur 61, Suudi Arabistan 27, Japonya ise 24 gasp olayında yer almış.

Grain dışında Land Matrix adlı bir kuruluş da veri yayınlıyor. www.landmatrix.org  web sayfasında ülkeler, şirketler hakkında geniş bilgi var.

Grain verilerine göre Türkiye’de Al Tijaria adlı bir Kuveyt şirketi 1000 hektarlık bir alanda ürün yetiştirmek üzere arazi gaspı yapmak istemektedir.

Land Matrix verilerine göre ise güncel açıdan hedef ülke olarak Türkiye bulunmamaktadır. Ancak ikinci yatırımcı olarak Türkiye yedi olayda yer almaktadır. Hedef ülkeler arasında Rusya Federasyonu, Tanzanya, Uganda ve Etiyopya (dört olayda) yer almaktadır.

Grain raporunda arazi gaspının suya el koymakla çok yakından ilgili olduğu açıklanmıştır.

Gaspa karşı direnç de artmaktadır. Değişik guruplar arasında (köylüler, göçebe hayvan yetiştiricileri, kentliler) dayanışma gelişmektedir.

Arazi gaspı ülkemizde henüz güncel bir konu değil. Ancak her bakımdan hazırlıklı olmakta yarar var.

==================================

Dostlar,

Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesinden değerli bilim insanı Prof. Dr. Tayfun Özkaya,
YURT
Gaztesinde çok önemli haftalık yazılar yazmakta. Sık olmasa da yazılarını paylaşıyoruz web sitemizde.. Geçen haftaki yazısını “Bayram” (!?) telaşında atlamışız. Görüldüğü gibi nüfus anormal hızla ve son derece gereksiz – tehlikeli – riskli biçimde artarken; tersine, giderek azalan Dünya kaynakları, -başta toprak olmak üzere- şiddetlenen bir küresel kapışma konusu. Türkiye ise tarımsal üretimde giderek geriliyor. Buna bir de finans-kapitalin toprak talanı boyutu eklenirse vay halimize. 80 milyon nüfusumuzu tarımsal – hayvansal üretimle besleyemiyoruz. Pek çok temel gıdayı ithal ediyoruz. Ciddi bir Tarım Reformuna ve stratejik sektör kabulüyle yoğun kamusal desteğe gereksinim var.

1. sınıf tarımsal alanlarını bile yapılaşmaya, sanayiye açan, yabancılara önemli düzeye varan toprak satışı yapan bir ülkedeyiz. Yabancı, alıp götürmüyor ama ülke topraklarının makro bir master plan çerçevesinde yönetimi (tasarrufu) elden çıkıyor. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünden emekli Sayın Orhan Özkaya bu ciddi sorunu kitaplaştırdı..

Orhan Özkaya Yabancıya Toprak Satışı ile ilgili görsel sonucu

Sorun ciddi ve Türkiye 1 karış toprağını bile yabancılara satmamalı!..
Sınırlı koşullarda kullanım (intifa) hakkı olabilir karşılıklılık ilkesine dayalı olarak.
TOPRAK REFORMU yapmayarak topraksız köylüsünü üretken kıl(a)mayan bir ülkenin topraklarını yabancılara satması anlaşılır şey değildir. Bu, Türkiye’yi yöneten sağcı – yerel / uluslararası sermaye güdümlü siyasal iktidarların utanç verici ihanetidir!
Ayrıca tarımsal üretimi nitelik ve nicelik açısından iyileştirmek stratejik bir sorundur.

Unutulmasın; İsrail, Filistinlilerden parayla satın alınan toprakların birleştirilmesi ve etrafının çevrilerek “Burası İsrail Devleti topraklarıdır” diye bayrak çekilerek kuruldu!

Sevgi ve saygı ile.
18 Eylül 2016, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir