AMERİKAN YALANLARI ve ERMENİ SORUNU


Dostlar
,

24 Nisan (1915’in yıldönümü) geliyor gene..

Her yıl Türkiye’ye deyimi yerinde ise (güzelim Türkçesi varken “tabiri caizse” diye yaygın olarak kullanılıyor ne yazık ki!) Çin işkencesi yapılıyor uluslararası diplomasinin kuytularında.. Batı Emperyalizminin mide bulandıran ikiyüzlülüğüne
tipik örneklerden “sözde Ermen soykırımı“!

Bu bağlamda elde sayısız belge var oysa..
Özellikle kendisini bu işe adayan genç araştırmacı Mehmet Perinçek..
Birkaç yıldır babası Doğu Perinçek ile birlikte hapiste..
Baba Perinçek 24 Mart 2008’de tutuklandı, hüküm almadan 6. yılında.
Oğul Perinçek ise 23 Ağustos 2011’den beri 2 yıldır “içeride” !

ERMENİ SOYKIRIMI EMPERYALİS BİR YALANDIR diye haykırdılar Lozan’da Türkiye’nin kahramanarı.. Bunların önemli bir bölümü yıllardır “içeride”!

“İçeriye” alınmalarında acaba bu yurtsever eylemlerinin belirleyici payı var mı?

Bu birikimli ve uzman yurtseverleri yıllarca “içeride” tutan bir yönetim,
son derece kapsamlı uluslararası saldırıları nasıl göğüsleyecek??

Çook kaygılıyız.. Bu sorular endişelerimizi daha da büyütüyor..

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden değerli meslektaşımız Sayın Prof. Dr. Mehmet Ali Körpınar, pek haklı olarak 3 hafta öncesinden uyarıda bulunuyor. Yazısı aşağıda..

Ayrıca, E. Amiral Türker Ertürk de benzer konuyu işledi ve sitemizde yer verdik :

ABD BÜYÜKELÇİLERİNİN MANTIK DIŞI ÇELİŞKİLERİ.. 

http://ahmetsaltik.net/abd-buyukelcilerinin-mantik-disi-celiskileri/ (2.4.13)

“Sözde Ermeni soykırımı” hakkında sitemize ilerleyen günlerde
epey bilgi belge koyacağız..

Bu arada, sıkı kanıtlar ortaya koyan Türk Tarih Kurumu önceki başkanı
Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu da görevden alndı..

Tüm bunlar rastlantı mı? Değilse bu siyasal kadro Türkiye’yi nasıl savunacak?
Yoksa niyet başka başka mı ??

  • 100. yılda (24 Nisan 1915 – 24 Nisan 2015) kalıcı darbe yemeyelim!?

Sevgi ve saygı ile.
Ankara, 3.4.13

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net

===================================

AMERİKAN YALANLARI ve ERMENİ SORUNU

“Hiç kimse; duymak istemeyen biri kadar sağır olamaz…”W. Shakespeare

 2013 doğrular ve 1918 yalanları..

Morgenthau'nun_Ermeni_soykirimi_sacmaliklari

Değerli arkadaşlar,

30 Mart 2013 Cumartesi günü, Hasköydeki Rahmi Koç Müzesinde,
değerli
Şükrü Server Aya’nın yazmış olduğu PREPOSTEROUS PARADOXES
of AMBASSADOR MORGENTHAU
 adlı kitabın tanıtım toplantısına katıldım.

Yukarıda kapağı bulunan bu kitap, yanında Osmanlıda Amerikan Elçisi olarak görev yapan Henry Morgenthau tarafından 1918 yılında, Ermeni sorunu için yazılan AMBASSADOR MORGENTHAU’S STORY adlı kitabın yalan ve yanlışlarını
sayfa sayfa irdeleyerek ortaya koyuyor.

Dönemin ABD Başkanı W. Wilson tarafından da yazımı onaylanan ve Osmanlıyı, ERMENİ sorununda suçlamak için yalan ve yanlışlarla dolu kitap, ne yazık ki
bugüne dek geçerliliğini korumuştur.

Neyse ki, 1930 doğumlu ve Ermeni sorunu hakkında 5 kitabı olan saygıdeğer
Şükrü Server Aya tarafından yapılan araştırmalar sonucunda belgelerle desteklenen yalanların ortaya çıkarılması ile söz konusu kitabın geçerliliği bence kalmamıştır.
1918’den beri birçok kişiyi ve kurumları kandıran bu kitap hakkında yapılan bu çalışma keşke daha önce yapılabilseydi.

Saygıdeğer Şükrü Server Aya‘nın kitabının basımı için destek veren ve organize eden İrlandalı AtholBooks yayınevine ve direktörü Dr. Pat Walsh’a da çok teşekkürler.

Gönül arzu ederdi ki, bu basımı ve desteği Türk Tarih Kurumu yapsaydı.
Ne yazık ki
Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu‘nun 2008’de görevden alınmasından sonra artık Türk Tarih Kurumu’nun, Ermeni sorununda adı ve sanı duyulmuyor.
Söz konusu kitabın tanıtım toplantısında da Türk Tarih Kurumu’ndan kimse yoktu.

Umarım öbür devlet kurumlarımız, STK’lar, Vakıflar ve Dışişleri Bakanlığımız da
bu uyarımı dikkate alırlar. Önümüzdeki dönemde bu kitabın özellikle
“sözde Ermeni Soykırımı” nı tanıyan Yunanistan, Belçika, Lübnan, İtalya, Fransa, İsviçre, Kanada, Slovakya, Hollanda, Polonya, Arjantin, Rusya, Uruguay, Almanya, Venezuela, Litvanya, İsveç devletleri ile ABD’nin 42 eyaletindeki yetkili elçiliklerimize
ve medya kuruluşlarına gönderilmesini ve de orada dağıtılmasını organize ederler.

Bu konuda oluşması gereken tepkiler ve araştırmalar, hep bireysel kalmış, hükümetlerimiz ve kurumlarımız tarafından yeterince lobi faaliyeti yapılamamıştır.
Ancak;

– rahmetli Kamuran Gürün,
– Bilal Şimşir,
– Prof. Dr. Türkkaya Ataöv,
– Uluç Gürkan ve
– Şükrü Server Aya..

gibi değerli aydınlarımızın bu konudaki emeklerini kutlamak ve yapıtlarını bir kez daha anmak gerekiyor.

Tüm yöneticilerimiz ve danışmanları, Osmanlı döneminde yapıldığı iddia edilen Sözde Ermeni soykırımı sorunumuzun Dünyaya anlatılması için yapılması gereken mücadeleyi kişilere bırakmaz. Dış İşleri Bakanlığı, Türk Tarih Kurumu ve Üniversitelerde kurulması gereken Enstitüler kanalıyla sürdürürler.

Sevgi ve saygılarımla.
(1.04.2013).

Prof. Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR

Not              :  Yine 24 Nisan geliyor. AB-D emperyalizmi bugünü,
ülkemize karşı “
Sözde Ermeni soykırımı” için yine kullanacak.
Bu kez bu kitabı, biz de onların yalanlarına karşı kullanabiliriz.

AMERİKAN YALANLARI ve ERMENİ SORUNU” hakkında bir yorum

  1. Rıza GÜNER

    BİR YALANIN, YALAN OLDUĞUNUN KANITLANMASI ASLA BU KADAR ZOR DEĞİLDİR!..

    “Kürt Aleviler, Ermenidir; 20 Kürt Aşireti Ermendidir!..” diyerek yalan söylemekte dünya rekoru kıran Yusuf Halaçoğlu’nun bu yalanlarını çürütmek hiç de zor değildir.

    Bir iddia ne kadar büyük bir yalansa o kadar da kolay çürütülür.

    Yusuf Halaçoğlu, “Kürt Aleviler, tehçirden kurtulmak için din değiştiren Ermenilerdir!..” derken de; “20 Aşiret Ermenidir,” derken de tamamen desteksiz atmakta ve yalan söylemeye mecburiyetinden dolayı ağzına geleni söylemektedir.

    Yusuf Halaçoğlu, ayrıca Alevilerin Osmanlı döneminde 1514 Tarihli İbni Kemal Soykırım Fetvası’nın hükmü ve tehdidi altında olduklarını, Sünni Kürtlerden Kurulan Hamidiye Alaylarıının, Ermenilere olduğu kadar Alevileri de karşı da kullanıldığını inkar etmekte ve Ermenilerin Alevi Numarası yaparak Tehçir’den kurtulmalarının mümkün olduğunu söylemektedir. Tabii… Halaçoğlu’nun yalan söylemekte bir sınırı yok.

    Perinçekler’e gelince Doğu Perinçek ve arkadaşları kırk yıldır bir Ermeni Vatandaştan elegeçirdikleri Deva Çıkmaz’ındaki Tarihi binada Parti, Gazete, Dergi, Kitap ve Tv faaliyeti gösteriyorlar. Bu nedenle de sözde Ermeni Tehçirine gerekçe uydurup, bunu doğrulamaya çalışıyorlar.

    Doğu Perinçek’in Siyasal faaliyeti, tamamen gereksiz bir siyasal faaliyet olduğu için, gelişme şansı yok… Bu nedenle, her şeye ve herkese saldırarak, her şey herkes için bir şeyler uydurarak, her yolu, her yöntemi kullanarak kendinden söz ettirmek istiyor… Ama, ne yaparsa yapsın yüzde bir oy alabielecek seviyede bir parti genel başkanı olamıyor. Gazetesi, Dergiisi, Kitabı, Tvsi de bu siyasetine bağlı olduğu için tamamen gereksiz ve anlamsız kalmaya mahkum.

    Bu nedenle, Doğu Perinçek, son yıllarda “BENDEN SONRA TUFAN” diyen bir anlayışa yönelmiş; Hitlerin Gestapo’dan(SS) önceki SA anlayışını benimsemiş ve kendisini Ergenekon Davalarına dahil ettirmiş ve hatta yaptığı savunmalarla kendini kafadan yirmi yıla mahkum ettirmiştir… Ve böylece, dünyada kendini savunma yoluyla mahkum ettiren ilk kişi olma şerefine erdirmiştir.

    Bir Ermeni vatandaşa ait tarihi binayı işgal ettiği için, Doğu Perinçek’in Ermeni Meselesinde ve Sözde Ermeni Tehçiri hakkında söz söylemeye hakkı yoktur.

    “Anadolu’ki Ermeniler nereye gittiler, buhar olup uçmadılar ya?” sorusuna Yusuf Halaçoğlu cevap verememiş ve “Kürt Aleviler Ermenidir!..” yalanına başvurmuştu. Bu soruya yalansız cevap veremeyenlerin de; Sözde Ermeni Tehçiri hakkında söz söylemeye hakları yoktur.

    Amerikalıların ve Amerikan Elçilerinin yalan söylemesi, Yusuf Halaçoğlu’nun ya da başkalarının söyledikleri yalanları doğrulamaz.

    Halaçoğlu gibi daha büyük yalanlar söylemeden cevap verin… Vaktiyle Anadolu’nun birçok yerinde onlarca Kiliseyi dolduran Ermeni Halkına ne oldu, buhar olup uçtular mı?

    Cevapla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir